Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Aydınpost'a abone olun

Aydınpost'a Google News'te abone olun

Kasım ayında kanser tedavisi nedeniyle 2 kez ameliyat geçiren ve dün İstanbul'daki evinde yaşamını yitiren Prof. Dr. Duralı için Fatih Camisi'nde ikindi vaktinde cenaze namazı kılındı.

Cenaze namazına Duralı'nın kızı Elif Duralı Çağlayan, oğlu Deniz Duralı, ailesi, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, İbn Haldun Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanvekili Bilal Erdoğan, Vali Yardımcısı Mehmet Fatih Çiçekli, AK Parti İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz, belediye başkanları, İstanbul Medeniyet Üniversitesi Rektörü Gülfettin Çelik, İbn Haldun Üniversitesi Rektörü Atilla Arkan, sanatçı Ömer Karaoğlu, karikatür sanatçısı Hasan Aycın, yazar Selahattin Eş Çakırgül, Duralı'nın öğrencileri ve akademisyenler katıldı.

Eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in kıldırdığı cenaze namazının ardından Duralı'nın Türk Bayrağı'na sarılı tabutuna TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer ve AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş omuz verdi.

Duralı'nın naaşı Aşiyan Mezarlığı'ndaki aile kabristanına defnedildi.

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, cenaze namazının ardından yaptığı konuşmasına, baş sağlığı dileyerek başladı. Şentop, "Burada ifade etmek lazım ki çok müstesna bir alimi, fikir dünyamızın zirve ismini ve büyük bir hocamızı dar-ül bekaya uğurluyoruz. Cenabıhak rahmet eylesin, mekanı cennet olsun." ifadelerini kullandı.

Şentop, şöyle devam etti:

"Öyle hoca deyince aramızda büyük hocalar var. Hocalık yaptık, hocalar gördük. Ama hocalığı bir iş, meslek olarak yapanlar var, bir de hocalığı bu meşhur yeni tabiriyle, yaşam tarzı olarak yapanlar, kabul edenler var. Hocamız bunu bir hayat tarzı olarak hocalığı kabul eden, yapan bir insandı. Mesai yoktu, tatil yoktu, gecesi gündüzü yoktu, daima hocaydı. Düşünce hayatımızın da müstesna, özgün, orijinal isimlerinden birisiydi. Bunun kıymetini içimizdeki, hepimiz, arkadaşlarımız biliyorlar. Çok nadir rastlanan bir kabiliyet, bir imkan, Cenabıhak'kın bir lütfuydu bu. Tabii alimin ölümü, o alemin ölümü diyoruz. Her alim bir alem inşa ediyor. Bir alem var ediyor. Vefatıyla beraber bu alem de onunla gidiyor. Ama şükür ki Teoman Duralı hocamız bu inşa ettiği, var ettiği alemi kendi münasip gördüğü tarzda kayda geçirdi. Eserleri var, talebeleri var, konuşmaları var. Yani bir alem onunla beraber gidiyor ama, geride de bir alemi miras olarak bırakıyor."

Mustafa Şentop, Teoman Duralı'nın talebeleri, sevenleri, takipçilerinin onun bıraktığı mirası büyük bir itinayla ve dikkatle takip edeceklerini de sözlerine ekledi.

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş da Teoman Duralı'nın Türkiye'nin yetiştirdiği ender büyük felsefecilerden, büyük entelektüellerden birisi olduğunu dile getirdi.

Duralı'nın özellikle genç nesillere büyük bir öz güven duygusunu da aşılayarak öğretmeye çabaladığını anlatan Kurtulmuş, "Batı medeniyeti ile bizim medeniyetimizin mukayesesini yaparak, ayakları yere son derece sağlam basan, ufku geniş, öz eleştirisini de içinde barındıran fikirleriyle çok sayıda hocamızın yetişmesine vesile oldu. Çok sayıda öğrencinin farklı yerlerde tabiri caizse tohumlarını ekerek onların büyük birer fidelik haline gelmesine vesile oldu. Allah rahmet eylesin. Eserleriyle, fikirleriyle unutulmayacak bir iz bırakmıştır. Başımız sağ olsun, makamı cennet olsun." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanlığı Bilim, Teknoloji ve Yenilik Politikaları Kurulu, TBMM Başkanlığı, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun çelenkleri de avluda yer aldı.

Prof. Dr. Şaban Teoman Duralı, 1947'de Zonguldak’ın Kozluk ilçesinde dünyaya geldi. İlköğrenimini Zonguldak'ta, orta öğrenimini ise TED Ankara Koleji'nde tamamladı.

İstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümü’nden 1973'te mezun olan Duralı, 1975'te mezun olduğu bölümde asistan olarak göreve başladı. Teoman Duralı, 1978'de NATO bursuyla Paris'te biyoteknoloji seminerlerine katıldı ve biyoloji felsefesi üzerine yazdığı çeşitli tezlerle 1988'de profesör oldu.

Kuala Lumpur Malezya Uluslararası İslam Üniversitesi ve Viyana Üniversitesinde misafir öğretim üyesi sıfatıyla dersler veren Duralı, 1996'da İstanbul Üniversitesi Araştırma Fonu'nun mali desteğiyle Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan ve Türkmenistan'a araştırma gezisinde bulundu. Duralı, Kazakistan'da hizmet veren Ahmet Yesevi Üniversitesinde de bir süre görev yaptı.

Duralı, 1999 yılında İstanbul Üniversitesi Felsefe Tarihi Anabilim Dalı Başkanı oldu.

Felsefe bölümünü kurduğu Kırklareli Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi'nde 2009-2015 arasında dekanlık yapan Teoman Duralı, Kutadgu Bilig dergisinin genel yönetmenliğini üstlendi.

Teoman Duralı, son olarak TRT 2 ekranlarında seyirciyle buluşan "Felsefe Söyleşileri" programını yapıyordu.

Türkçe, İngilizce ve çeviri makaleleri, Felsefe Arşivi, Yazı, Bilim Dergisi, Türk Kültürü, Forum, 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, İlim ve Sanat, Felsefe Konuşmaları, Milli Kültür, Bilim-Felsefe-Tarih, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü Yıllığı, Yeni Toplum, Turkish Daily News, Hayat Sağlık ve Sosyal Hizmetler Vakfı Bülteni, Dergah, Diplomatik, Yeni Şafak, Zaman, İlahiyat Fakültesi Dergisi, NQP Türkiye, Gerçek Hayat, İstanbul'daki Anadolu, Eğitimbilim, Altınoluk, Umran, Kutadgubilig dergi, gazete ve yıllıklarında yayımladı.

Prof. Dr. Teoman Duralı, 2000 yılında Çağdaş Küresel Medeniyet adlı çalışmasıyla Türkiye Yazarlar Birliği İnceleme Ödülüne de değer görüldü.