Kadir Has Üniversitesi Yeni Medya Bölümü öğretim görevlisi de olan  Polat, AA muhabirine, 11. Kalkınma Planı'nda (2019-2023) yer alan "blok zincir  tabanlı dijital Merkez Bankası parasının hayata geçirilmesi" hedefine ilişkin  değerlendirmede bulundu.   Bu planın finans çevrelerinde heyecan ve gündem yarattığını belirten  Polat, böylece Rusya, İsviçre ve Kanada gibi ülkelerin düşündüğü, Venezuela ve  İran gibi ülkelerin hayata geçirmeye çalıştığı "devlet destekli dijital para"  piyasasına, Türkiye'nin de dahil olacağını söyledi.   Polat, "dijital merkez bankası parası" teriminin, IMF raporlarında da  kullanıldığına işaret ederek, "Bu tanımdan hareketle Türkiye'nin dijital Merkez  Bankası parasına ilişkin olası senaryoları düşünürsek TCMB'nin çıkarmayı  planladığı dijital paranın kağıt Türk lirasına entegre olarak tasarlanacağı ve bu  kurum tarafından basılacağı kanaatindeyim. Sadece ülkemiz sınırları içinde  geçerli olması muhtemel dijital parayı kullanmak isteyenler için TCMB, dijital  cüzdan veya dijital hesap oluşturabilir." diye konuştu.   "Dijital para işlemleri, blok zincirle izlenebilir"   Dijital merkez bankası parası için tasarlanması muhtemel dijital  cüzdan veya hesaba, dijital Türk lirası yükleyen birey ya da kuruluşların,  fiziksel Türk lirasına benzer biçimde alım-satım, transfer, vergi ya da ceza  ödemesi gibi parasal işlemleri yapabileceklerini ifade eden Polat, tüm işlemlerin  açık veya kapalı blok zincir işleyişi üzerinden izlenebileceğini bildirdi. Polat,  TCMB'nin, ülke içinde yapılan tüm parasal işlemleri anlık takip edebileceğini,  böylece genel parasal işleyiş ve dijital harcamalara ilişkin verilerin  toplanabileceğini ve buna bağlı olarak da para politikalarına yönelik kısa veya  uzun vadeli planlar yapılabileceğini anlattı.   Birey ve kuruluşların, parasal işlemlerini TCMB gözetiminde yapmasının  güvenli, hızlı ve daha ekonomik olacağını vurgulayan Polat, şöyle konuştu:    "Olumlu görünen yönlerinin yanında dijital merkez bankası parası için  en kritik husus, birey ve kurumlar için açılacak cüzdan ya da hesapların  mahremiyetinin nasıl sağlanacağı konusu. Bu bağlamda TCMB'nin, dijital para  işlemlerinde bir yandan bireyin mahremiyetini gözeten, diğer yandan da yasal  olmayan parasal işlemleri izleyebileceği bir işleyiş kurması gerekiyor. IMF  raporunda da yer alan 'pseudonym' yani mahremiyetin sadece istisnai durumlarda  kaldırılabildiği kısmi anonim işleyiş çözüm olabilir. Çünkü bu noktada denetim  koşullarının denetlenebilirliği hukuksal zemine oturmazsa birey ve kuruluşlara  bitcoin ve türevi kripto paraların sağladığı mahremiyet daha cazip gelebilir."   Polat, Türkiye'nin dijital Merkez Bankası parası kurgulanırken, mevcut  kripto paraların, 2020'de çıkarılması planlanan Facebook'un kripto parası  "libra"nın ve ardından büyük şirketlerin çıkarması muhtemel kurumsal dijital veya  kripto paraların, sınırları aşabilen hızlı ve ucuz uluslararası para transferi ve  alışveriş gibi avantajların da hesap edilmesi gerektiğini dile getirdi.   "Yasaklayıcı değil tamamlayıcı yaklaşım gelebilir"   Dijital veya kripto paraların, ABD Başkanı Donald Trump ve ABD Merkez  Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ın gündeminde de yer aldığına işaret eden  Polat, "Trump, cuma günü yaptığı Twitter paylaşımlarında, bitcoin ve Facebook  libranın para birimi olmadığını, ABD'de de dünyanın en güçlü para birimi doların  kullanıldığını, Facebook eğer bankacılıkla uğraşmak istiyorsa gidip bankacılık  lisansı alması gerektiğini yazdı. Bu paylaşımlardan bir gün önce FED Başkanı  Powell da bitcoinin aslında altının değer saklama işlevi gibi bir karakteristikte  olduğunu ve para birimi olamayacağını belirtti. 10 yıl önce var olmayan finansal  bir işleyiş, eğer bugün ABD Başkanı ile FED Başkanının gündemlerinde yer işgal  edecek seviyeye gelmişse başta maliye, finans ve bankacılık sektörleri olmak  üzere herkesin dikkatle incelemesi ve ona karşı veya onunla birlikte çözüm  üretmesi gerekli." değerlendirmesinde bulundu.   Polat, Trump ve Powell'in açıklamalarının ardından bitcoin sözcüğünün  Google aramalarındaki anormal artışına dikkati çekerek, ülkelerin bu tarz  yaklaşımlarının bitcoin ve libraya zarardan çok yarar sağlayacağını ve onlara  karşı ilgiyi artıracağını düşündüğünü söyledi.   Dijital merkez bankası parası hususunda irdelenecek daha çok konu  bulunmakla birlikte, küresel ticaretin gidişatında bakıldığında Türkiye'nin de bu  alana dahil olmasının kaçınılmaz hale geldiğini vurgulayan Polat, yeniliklerin  yıkıcı biçimde peş peşe geldiği dijital dünyada, bitcoin ve türevi kripto  paralara veya Facebook libra ve türevi kurumsal dijital paralara karşı,  yasaklayıcı değil tamamlayıcı bir yaklaşımın er ya da geç geleceğini  kaydetti.