Selçuk Bayraktar'ın açıklamalarından satır başları şöyle;

Ahmet Hakan: Selçuk bey nerede okudunuz, kaç yaşındasınız? Onları çok merak ediyorum.

Selçuk Bayraktar: Ben 40 yaşındayım. İstanbul Sarıyer'de doğdum. Robert Koleji'nde okudum. İTÜ'de elektronik bölümünde devam ettim. Sonrasında University of Pennsylvania'da burslu olacak şekilde insansız hava araçları üzerine master yaptım. Sonra MIT'e ikinci yüksek lisansımı havacılık ve uzay bölümünde yaptım. Yine insansız hava araçları üzerine burslu olacak şekilde. Sonrasında da 1,5 sene kadar George'da araştırma görevliliği yaptım Amerika'da. O ara bizim insansız hava araçları faaliyetleri başlamıştı 2000'li yıllarda. 2007 yılında da Türkiye'ye döndüm.

Ahmet Hakan: Sizin eğitim olarak bu alanı seçmenizle iş olarak bu işi yapmanız arasında nasıl bir paralellik var?

Selçuk Bayraktar: Aslında bu çok güzel bir soru. Benim genç yaşlarımdan, çocukluğumdan itibaren havacılığa merakım var. Biraz da babamdan kaynaklanıyor. Biz Karadenizliyiz, babam mühendis aynı zamanda. Ufak yaşlardan itibaren, çok ufakken hatta beni uçurmaya götürüyor, kendisi pilotluk kursuna yazılıyor.

THK'nın açtığı kurslar var o dönemde, hatta uçuyorum da. Bir defa ayağınız yerden kesildi mi bir aşı gibi, bir girdi mi bir daha çıkmıyor. Hep hayalimdi, uçak yapmak pilot olmak. Robotiğe merakım vardı.

Ahmet Hakan: Eğitim bilinçi seçildi yani.

Selçuk Bayraktar: Evet. Aslında BAYKAR eski bir müessese. Özdemir Bayraktar'ın babamın 1985'te kurduğu bir müessese. Biz ufak yaştan itibaren iş yerinde de çalışıyorduk, çıraklık yapıyorduk bir anlamda.

Ahmet Hakan: BAYKAR 1985'te ne üretmek üzere kurulmuş?

Selçuk Bayraktar: Hassas makina parçaları üretmek üzere. O dönemin sanayisi biraz daha farklı. Ağır sanayi hamlesi var, dünyada biraz daha Türkiye'de özellikle imalat sanayiinde bir atılım var.

İHA ve SİHA'ya girmesi, benim yüksek lisansımla... Çok eskiden beri mühendislerde olur bu; uçak yapma tutkusu var. Bir kere bunun mümkün olabilmesi için bazen gerekli sermayeniz, bazen bilgi birikiminiz olmayabilir.

İHA'lar dünyada da yeni doğuyor 2000'li yıllarda. Bir bilen de yok. İnsanlar o dönemde 'insansız uçak mı olur ne demek o' İnsanlar uzay teknolojisi olarak görüyorlardı. Şimdi drone'lar yaygın ama o dönemde yoktu.

BAYKAR'ın sanayi, imalat birikimi var. Babamın da mühendis olması bir anlamda hep ilham kaynağı. Babamın bir lafı var. 'Kaz uçar da laz uçmaz mı' Bu işe girerken de böyle nükdeli şeyleri vardır.