Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Aydınpost'a abone olun

Aydınpost'a Google News'te abone olun

Türkiye’de ilk vakanın bildirildiği 2020 Mart’tan beri koronavirüse karşı ciddi bir mücadele veriliyor. Bu mücadele, aşıların ortaya çıkmasıyla dünya genelinde insanların lehine dönse de delta mutasyonu etkisi ile hala vaka sayıları azalmayan ülkeler var. Bu ülkelerden biri de Türkiye. Bir süredir 25 binin üzerinde seyreden yeni vaka sayısı 34 binlere yaklaşmış durumda.

Ülkemizde aşılama Ocak ayında Sinovac ile başladı ve Nisan ayında BioNTech aşısının da gelmesiyle ciddi bir hız kazandı. Günde 1 milyon dozdan fazla aşının yapıldığı günler yaşadık. Öte yandan ilk yapılan aşıların koruyuculuğu sona erdi. Bu nedenle Haziran sonunda ise 3. doz aşılamaya başlanıldı.  

Şimdilerde aşısı tamamlananların toplam nüfusa oranı yüzde 55’e ulaştı. Hiç aşı olmamış 18 yaş üstü kişi sayısı 7.5 milyon kişi civarında seyrediyor. Öte yandan üçüncü dozunu olmayanların sayısı ise 6 milyon olarak belirlendi. Aşının korumadığı insan sayısı çoğaldıkça salgınla mücadele daha zor hale geliyor.

Grafik: Harun Elibol

Bu tabloda hiç aşı olmayanlar en büyük kesim olarak görülürken daha önce 2 doz aşı olmuş Sinovac’lıların ağırlığı da dikkat çekiyor.  

Eldeki verilere göre, her gün 200-300 bin iki doz aşılı kişi (Sinovac olduktan sonra 6 ay geçtiği için) bağışıklığını kaybediyor. Uzmanlar bu sayının, 2 doz Biontech olanların 6 ayını doldurmaya başlaması ile daha çok artacağını söylüyor. Ancak 3. doz aşısını yaptıran kişi sayısı günde sadece 30 bin civarında seyrediyor.

Peki tüm bu rakamlar ne anlama geliyor? Konuyla ilgili merak edilen her şeyi Enfeksiyon Hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Bülent Ertuğrul ve Prof. Dr. Sıla Akhan’a sorduk, hurriyet.com.tr’ye özel cevaplar aldık

'İLERİ YAŞTAKİLER YA SINOVAC OLUYOR YA DA ÜÇÜNCÜ DOZU YAPTIRMIYOR'

1- Daha önce aşıya güvenerek 2 doz aşı Sinovac yaptırmış kişiler 3. doz aşı olma konusunda neden ağır ve isteksiz davranıyor olabilir?

Bülent Ertuğrul: Aşı tedirginliği yaşıyor olabilirler. İki doz inaktive virüs aşısı yapılanlara üçüncü dozda bilimsel olarak önerilen BioNTech aşısı. Ancak Sağlık Bakanlığı o kişilere hem BioNTech seçeneğini hem de inaktive virüs aşısı seçeneğini açıyor. Benim gözlemlediğim özellikle ileri yaştaki grupta olanlar BioNTech yerine inaktive virüs aşısı tercih ediyor veya hiç yaptırmıyorlar. Bence bunun temel nedeni de aşıya olan tedirginlik. 'Üst üste bu kadar aşı olmak zarar verir mi?' tarzı bir yaklaşım sergiliyorlar. Ancak bu doğru bir yaklaşım değil.

'KORUYUCULUK ÇOK DÜŞSE DE AŞISIZLARLA AYNI DEMEK DOĞRU OLMAZ'

2- İki doz Sinovac’ı 6 ay önce olmuş kişi Covid’e karşı korunma açısından ‘aşısız’ biriyle benzer bir durumda mıdır?

Sıla Akhan: Kesinlikle benzer bir durumda değildir. Ama herhangi bir kronik hastalığı olan kronik böbrek, kronik karaciğer, kronik akciğer, kronik kalp gibi ya da immün sistemini etkileyecek bir ilaç kullanan kanser hastaları, romatizmal hastalıklar veya organ nakli olmuş kişilerde ya da yaşı ileri kişilerde bağışıklık cevabı yavaş veya az olabilir. Özellikle vaka sayılarının böyle yüksek seyrettiği bu dönem, virüse maruz kalma ihtimalini daha da artıracağı için temkinli davranmak önemlidir. Hem aşıları tamamlamak hem de kalabalık ortamlarda maske mesafe kuralını uygulamak gerekiyor.

Bülent Ertuğrul: Sinovac aşısının koruyuculuğu her ne kadar azalmış desek de aşısızlarla aynıdır demek doğru olmaz. Bir miktar olsa da koruyuculuk oranı var. Son yapılan çalışmalar koruyuculuğun yüzde 40-50'ler civarında olduğunu söylüyor. Ama bu tabii yaş grubu ve bağışıklık yanıtıyla da ilgili bir durum. Özellikle ileri yaştaki insanlarda bu koruyuculuğun yüzde 20'ye düştüğü söylenebilir.

'HASTA OLANLARIN ÇOĞU 2 DOZ SINOVACLI'

3- İki doz Sinovac olmuş bir kişiyi Covid açısından nasıl riskler bekler? Yoğun bakımlardaki veriler neyi işaret ediyor?

Bülent Ertuğrul: İki doz Sinovac aşısının yeterli olmadığını ve şu an hasta olan kişilerin çoğunun da bu gruptan olduğunu biliyoruz. Özellikle ileri yaşta hasta olmuş kişilerin sadece iki doz Sinovac aşılı olduğunu görüyoruz. İnaktive virüs aşılarının alfa varyantına karşı bir koruyuculuğu vardı. Ancak şu anda dolaşımda olan delta varyantına karşı koruyuculuğu oldukça düşmüş durumda. Bu nedenle biz üçüncü doz olarak BioNTech'i öneriyoruz. Fakat insanlarda mRNA aşılarına karşı bir tedirginlik olduğundan dolayı da bu aşıları yaptırmayı reddediyorlar.

'KASIM AYINDA BİZİ BEKLEYEN BİR TEHLİKE VAR'

4- Ülkede ilk Biontech ikinci dozlar da Mayıs ayında yapılmıştı. Koruyuculuğun 6 ay sonra azaldığını varsayarsak Kasım ayında ülkede bağışıklığı azalan ya da yok olan kişi sayısı çok artabilir mi?

Sıla Akhan: BioNTech aşısı ile ilgili çok sayıda çalışma yapılıyor. Sinovac aşısına göre çok hızlı ve yüksek bir antikor bir cevabı oluşturuyor. Ancak bazı çalışmalarda çok daha hızlı olarak antikor cevabında azalma da söz konusu olabildiği bildirildi. Sonuçta hangi aşı 2 doz olunduysa 3. hatırlatma dozu, 6 aydan sonra özellikle de kontrol edilmesi ya da tedavi edilmesi gereken bir hastalığı olan kişilerde geciktirilmemeli diyebiliriz.

Bülent Ertuğrul: Kasım ayında bizi bekleyen bir tehlike olasılığı var. Daha önce mRNA aşısı olmuş İsrail, ABD gibi ülkelerden yola çıkalım. Bu ülkelerde 3. doza dönüşler yaşandı. Şu anda İsrail 3. doz mRNA aşısını herkese yapmaya başladı. Bunun temel nedeni de mRNA aşılarının 6. aydan sonra koruyuculuk oranlarının düşmeye başlaması ve hastalığın yavaş yavaş kendini gösteriyor olması. Bu yüzden bizde de Kasım ve Aralık aylarından sonra 2 doz BioNTech aşılarının etkinliğinin azalacağını varsayıyoruz ve buna bağlı olarak belki tek doz daha hatırlatma dozunun olabileceğini öngörüyoruz.

'12-35 YAŞ ARASI AŞILANMA ORANI ÇOK DÜŞÜK'

5- Hatırlatma dozunu olan kişilerin sayısının azalmasını ve bağışıklığını kaybeden kişilerin artış hızını göz önüne alırsak bizi nasıl riskler bekliyor?

Sıla Akhan: Toplumda ana problemlerden en önemlisi aşıların 2 dozunun tamamlanmaması, geciktirilmesi ya da aşı olunmaması diyebiliriz. Pandemi ile baş edebilmek için toplumun %80-85’i aşılanmalı ama bu oranın 18 yaş üstü değil bütün toplum olarak ele alınması gerekiyor. 12 yaş üstünün aşısı onaylanmış durumda ama özellikle 12-35 yaş arası aşılanma oranı çok düşük. Bu grup hem bulaştırıcılık açısından topluma çok önemli bir risk oluşturuyor ve hem de kendi için aslında.

Yanıltıcı olan, bu grubun hastalığı büyük olasılıkla hafif geçireceğini düşünüyor olması. Ancak bunun bir garantisi olmadığı gibi virüsün bu kadar hızlı çoğalabilme ve hücrelere hızlı bir şekilde tutunabilme özelliği kazandığı delta varyantının hakim olduğu bir dönemde hayatlarını riske atmak potansiyeli içeriyor.

'BİLİM KURULU 2 DOZ BIONTECH OLANLARA BİR DOZ DAHA ÖNEREBİLİR'

Bülent Ertuğrul: Sinovac için bakanlık bir çalışma yaptı ve üçüncü doz aşılamayı başlattı. Ancak henüz çift doz BioNTech aşısı olanlar için bir kural oluşturmadı. Büyük olasılıkla Kasım ya da Aralık ayında Bilim Kurulu, iki doz BioNTech olanlara bir doz daha aşıyı önerecek. Eğer böyle bir durum oluşmazsa o zaman da verilere yeniden bakmak gerekecek.

İki doz BioNTech aşılı olup hasta olanların kaç kişi olduğuna bakmamız gerekiyor. Eğer bu oran yükselme dönemine girerse biz şunu anlayacağız; iki doz BioNTech olanların da koruyuculukları azalmaya başlamış ve buna çalışma yapmak gerekecek. Asıl sıkıntıda burada ancak biz bunu ancak önümüzdeki günlerde görebiliriz. Bulaş oranının artacağını söylemek yanlış olmaz.