Camii, Kanuni Sultan Süleyman’ın damadı ve devrin sadrazamı Rüstem Paşa adına yaptırılmıştır. Külliye olarak yapılan caminin alt kısmı depo ve dükkanlardan oluşuyor. Cami, Mimar Sinan’ın sekiz destekli kubbeli cami planının ilk örneğini teşkil ediyor.

Rüstem Paşa Camii Hakkında Bilgi

Rüstem Paşa Camii, külliye olarak İstanbul’un günümüzde en hareketli yerlerinden biri olan Tahtakale’de bulunuyor. O dönemde de bu bölge ticaret alanı olarak hareketliymiş. Caminin bulunduğu alan çukurda kaldığı için alt kısma dükkanlar ve depolar yapılmış. Bunların üzerine cami inşa edilmiş.

Camii, depo, dükkân, çeşme ve iki handan meydana geliyor. Çini süslemeleriyle çok ünlüdür. Caminin içi dönemin en güzel İznik çinileriyle döşenmiş.

Rüstem Paşa Camii, 1660 İstanbul yangını ve 1766 depreminde büyük hasarlar almış. Çöken kubbesi ve minaresi daha sonra yenilenmiştir. 1960’lı yıllarda onarım gören cami, en büyük onarımını 1990’lı yıllarda görmüştür.

Rüstem Paşa Camii Nerede ve Nasıl Gidilir?

Rüstem Paşa Camii, Marmara Bölgesindeki İstanbul’da bulunuyor. Avrupa yakasında Fatih İlçesi Tahtakale semtinde Hasırcılar Çarşısı içindedir.

Camii’ye belediye otobüsü, tramvay, metro gibi toplu taşıma araçlarıyla ve özel araçlarınızla rahatlıkla gidebilirsiniz. Belediye otobüsüyle gitmek isterseniz; 146B, 28T, 30D, 399C, 46C, 66, 74A, 9A, 99A hatlarından birini kullanabilirsiniz.

Marmaray ile gitmek isterseniz Sirkeci durağında inip, biraz yürüyorsunuz. Özel araçla gitmek isterseniz Eminönü güzergahını kullanıyorsunuz. Eminönü’ndeki otoparklardan birine aracınızı park edip, 5 dakikada camiye ulaşıyorsunuz.

Rüstem Paşa Camii Tarihi

Kanuni Sultan Suleyman’ın kızı Mihriman Sultanın kocası ve aynı zamanda da sadrazamı olan Damat Rüstem Paşa 1561 yılında vefat ediyor. Kanuni Sultan Süleyman hem damadı hem de sadrazamı olan Rüstem Paşa için bir cami yaptırılması fermanını veriyor.

Tarihi kayıtlarda caminin 1562’de bittiği belirtiliyor. Halbuki bu tarihte Mimar Sinan, cami için yer bakmaktadır. Caminin bugünkü yerinde Halil Efendi Mescidi (Kenise Mescidi) bulunuyormuş. Alan çukurda kaldığı için, alt kısma dükkanlar yapılarak, bir su basmanı oluşturulmuş.

Cami, tahmini olarak 1564’de tamamlandığı kabul ediliyor. Sade bir görünüme sahip olması, eleştiriler almasına neden olmuş. Bunun üzerine de Mimar Sinan, caminin içini İznik çinileriyle süsleyerek, dıştan sade ama içeriden muhteşem güzelliğe sahip bir cami ortaya çıkarmış.

Rüstem Paşa Camii Özellikleri

Camiye iki yandan merdivenlerle çıkılıyor. Dikdörtgen bir yapıya sahiptir. Merkezi kubbe sekiz desteklidir. Kubbe kemerlerle dört fil ayağına ve sütunlara oturuyor. Son cemaat yeri altı sütunlu ve beş kubbelidir. Önüne sonradan kemerler, sütunlar ve ahşap çatılı, saçaklı bir kısım eklenmiş.

Ahşap çatı avlunun büyük bir kısmını örtüyor. Çatı beş kubbeden oluşuyor ve altı adet sütun üstüne oturtulmuş. Caminin minaresi kesme taştan çokgen gövdeli, tek şerefeli ve kurşun külahlıdır. Caminin kuzeybatı köşesinde yer alıyor.

Caminin dışı ne kadar sade bir özelliğe sahip olsa da içi ayrı bir güzelliğe sahiptir. Caminin içi mavi ağırlıklı İznik çinileriyle süslenmiştir. Kubbe altına kadar her yer çinilerle kaplanmıştır. Özellikle lale motifli çiniler, Osmanlı çini sanatının en güzel örneklerini sergiliyor.

Rüstem Paşa Camii Hikayesi

Camii’nin yapılma emri 1561’de verilmiş, ancak bir yıl inşaat sahası araştırması yapılmıştır. En sonunda bugünkü Tahtakale’deki yerinde karar kılınmıştır. Alanın çukur olması nedeniyle altta dükkanlar yapılarak, camiye gelir sağlaması hedeflenmiş. Aynı zamanda da cami yükselerek, muhteşem bir boğaz manzarası kazanmıştır.

Mimar Sinan camiyi bitirdiğinde, caminin çok sade ve sıradan olduğu eleştirileri gelmiş. Bunun üzerine Mimar Sinan, caminin içini İznik çinileriyle kaplayarak, caminin muhteşem bir görünüme sahip olmasını sağlamış.

Rüstem Paşa Camii Mimarı Kimdir? Kim Yapmıştır?

Rüstem Paşa Camii’ni Mimar Sinan yapmıştır. Kanuni Sultan Süleyman’ın emriyle yapmıştır.