Koronavirüs nedeniyle üniversiteler geçtiğimiz mart ayından itibaren uzaktan eğitime geçmişti. Bu durum, ev ve yurt kiralayan öğrencileri zor durumda bırakmış, öğrenci kullanmadığı evi boşaltmak, ev sahipleri de sözleşme gereği kirasının ödenmesini istemişti. Taraflar arasında ciddi anlaşmazlık çıkmış, adeta bir ‘sözleşme krizi’ meydana gelmişti.

YÖK’ün tavsiye kararı doğrultusunda birçok üniversite, 2020-2021 öğretim yılının güz döneminde de uzaktan eğitim verecek. Üniversiteye bu yıl başlayanlar için sorun olmasa da geçmiş yıldan sözleşmesi devam eden öğrenciler aynı sorunla karşı karşıya. Öğrenciler ev sahiplerinin kolaylık sağlamasını beklerken, ev sahipleri de mağdur olduklarını belirtiyor.

Peki, salgın sürecinde ortaya çıkan bu anlaşmazlığın çözümü nedir? Uzmanlar yanıtladı. Gayrimenkul Hukuku Derneği Başkanı Avukat Ali Güvenç Kiraz, kira borcunun imkansız olmayan yani ödenmesi gereken bir borç olduğunu belirterek, “Kira sözleşmesi yapmış bir öğrenci, okul koronavirüs nedeniyle kapandıysa ‘kira bedelini ödemiyorum’ diyemez” dedi.

Ancak koronavirüsün ‘mücbir sebep’ olduğunu hatırlatan Kiraz, “Yani öngörülmeyen, öngörülmesi de mümkün olmayan bir durum ve kiracı bu duruma sebep olmuyor. Bu kapsamda kiracı Borçlar Kanunu’nun 138’inci maddesi gereğince mal sahibinden kiranın indirilmesini talep edebilir. İndirim kabul edilmezse mahkemeye giderek kiranın uyarlanmasını talep edebilir” diye konuştu.

Öğrencinin ödeme yapamadığı ya da mahkemeye gidemediği durumlarda sözleşmenin feshinin söz konusu olacağını anlatan Kiraz, fesih şartlarını şöyle anlattı: