Avrupa'dan bir milyondan fazla katılımcının verilerine dayandırılarak  yürütülen çalışmada genetik etkenler nedeniyle uykusuzluk çekenlerde kalp ve  damar hastalıklarının daha sık görüldüğü tespit edildi.      İsveç'in başkenti Stockholm'de Karolinska Enstitüsü Kalp Damar ve  Beslenme Epidemiyolojisi Bölümünden ve araştırmanın yazarlarından Dr. Susanna  Larsson, uykusuzluğun altında yatan nedenlerin bulunarak tedavi edilmesinin  önemli olduğunu dile getirdi.   Larsson, özellikle uykusuzluğa genetik olarak yatkın kişilerde kalp  krizi geçirme riskinin yüzde 13, kalp rahatsızlığına yakalanma riskinin yüzde 16  ve inme riskinin yüzde 7 arttığını söyledi.   Oxford Üniversitesinden Michael Holmes, bu araştırmayla genetik olarak  uykusuzluğa yatkın olanlarla kalp hastalıkları arasında önemli bir ilişki  olduğunun öne sürülebileceğini ifade etti.   Çeşitli ülkelerde yapılan araştırmalar, erişkinlerin yüzde 30'unun son  12 ay içinde uykusuzluk sorunları yaşadığını gösteriyor.    Uzmanlar 18 ila 60 yaşındaki kişilerin günde en az 7 saat uyuması  gerektiğine işaret ediyor.   Araştırmanın sonuçları "Circulation" dergisinde yayımlandı.