Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milli Uzay Programı Tanıtım Toplantısı'nda konuşuyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle;

"Aziz milletim, kıymetli misafirler, hanımefendiler, beyefendiler sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum.

Bu akşam ülkemiz adına tarihi bir dönüm noktasına şahitlik etmek üzere bir araya gelmiş bulunuyoruz. Uzun süreli bir planlama ve çalışmanın ürünü olan Türkiye'nin ilk milli uzay programını az sonra tüm dünyaya ilan edeceğim. Bu program gerçekçi ama bir o kadar da rekabetçi hedefleri kapsayan içeriğiyle ülkemizin uzaydaki yol haritası olacaktır.

Küresel uzay yarışında ülkemizi üst liglere taşıyacak yol haritasının başarıyla hayata geçmesini diliyorum. Dile kolay, tam 18 yıldır Rabbim bize nice güzel hizmetler, yatırımlar, atılımlar vesilesiyle milletimizin huzuruna çıkmayı nasip etti. Bugün de evlatlarımız adına geleceğin Türkiye'si adına yine büyük bir projenin heyecanı ile karşınızda bulunuyorum.

Yüzyıllar boyunca yeryüzünde adaletin, ahlakın ve barışın öncülüğünü yapan medeniyetimizin gökyüzündeki yolculuğuna kapı aralıyoruz. Ülkemizin uzaydaki hak ve menfaatlerini nasıl koruyacağımızı gelecek 10 yılı nasıl şekillendireceğimizi birazdan açıklayacağız. Hedefler bir hayal ürünü değil. Havacılık ve uzay teknolojilerinde bugüne kadar başardıklarımızın bir üst noktaya taşınmasıdır.

Ülkemizin kozmik rekabetteki mücadelesi 1985'ten bu yana sürüyor. Mücadelenin asıl altyapısı son 18 yıldaki yatırımlarımızla oluşturduk. Bugün uzay çalışmalarında da insan kaynağı, tasarım, mühendislik kabiliyetleri açısından çok daha güçlü Türkiye var. Kendi uydularını geliştirebilen, test edebilen seviyeye çıkardık. 2012 yılında uzaya fırlattığımız istihbarat uyduğumuz Göktürk 2 bunun ilk örneklerinden biridir.

Dünyada uydu üretme kabiliyetine sahip sayılı ülkeler arasına girdik. Şimdi sırada Göktürk 2 var. Bu uydumuzun planlama çalışmalarına devam ediyoruz. TÜBİTAK Uzay tarafından geliştirilen yerli ve milli yüksek çözünürlüklü yer gözlem uydumuzu IMC'nin de entegrasyon işlemleri tamamlandı, testleri sürüyor. İnşallah 2022 yılında bu uydumuzu fırlatacağız.

Tüm kurumlarımızın görüntü ihtiyacını karşılayacak metre altı çözünürlükteki ilk milli gözlem uydumuz olacaktır. Gözlem uydularında kazandığımız tecrübe ile haberleşme uydularını da kendi imkanlarımızda üreterek 10 ülkeden biri olmakta kararlıyız. Geçtiğimiz ay başında başarılı şekilde uzaya fırlattığımız Türksat 5A uydusuyla uydularımızın sayısını 4'e yükselttik."

İnşallah ilk haberleşme uydumuz Türksat 6A'yı da uzaydaki yörüngesine yerleştireceğiz. Uydu teknolojilerinin alt bileşenleri, yazılımlarını üretmek noktasında yoğun çalışmalar içerisindeyiz. Uzay kamerası, yeni nesil yazılımları, itki motoru, yönlendirilebilir anten, tepki tekeri, yıldız izler, güneş algılayıcı gibi kritik alt sistemi özgür olarak geliştirip ürettik.

Türk mühendislerinin yerli yazılımları ile birlikte uydulardan elde ettiğimiz bilgilerin güvenliğini tamamen sağlamış olacağız. Ülkemizin uzay alanındaki kurumsal kapasitesine büyük önem veriyoruz. Kurduğumuz modern altyapılar sayesinde tüm imkanları sağlayabiliyoruz. TÜBİTAK Uzay, Sage, Delta, Aselsan, Roketsan, İTÜ başta olmak üzere birçok kuruluşumuzun altyapılarında önemli işler yürütülüyor.

Tasarım ve test Laboratuvarlarımız, uzaktan algılama merkezleri, optik sistemler araştırma, uygulama altyapıları her geçen gün daha etkin hale geliyor. Montaj, entegrasyon, test hizmetleri sağlayan uluslararası bir oyuncu konumdayız. Uzay sistemleri, entegrasyon, test merkezimiz 2015 yılından beri bu görevi yürütüyor.

Türkiye'nin ilk parçacık radyasyonu, ODTÜ Saçılmalı Demet Hattını 2019'da hizmete aldık. Şu anda en önemli eksiğimiz fırlatma konusu. Kendi roketlerimizi uzaya fırlatacak seviyeye henüz gelemedik ancak bu konuda da önemli adımlar attık. Mikro ve mini uyduların uzaya fırlatılması çalışmalarını yürütüyoruz. İlk yerli roketimiz 136 km. irtifaya çıkarak uzaya sınırını aşmış durumdadır. İnşallah bu merkezde daha ileri çalışmalara, başarılara imza atarak milli uzay programındaki hedeflerimize çok daha kolay ulaşacağız.

Uydu teknolojilerinin yanı sıra astronomik gözlem noktasında önemli altyapılara sahibiz. TÜBİTAK Ulusal Gözlemevi, 1,5 metre çapında bir teleskopu barındırıyor. Erzurum'da Karakaya tepeleri üzerinde gözlemevini inşa ediyoruz. Bu tesis tamamlandığında 4 metre çapında optik ve ilk kızılötesi teleskopunu devreye almış olacağız.

Sadece TÜBİTAK aracılığıyla uydu, uzay, fırlatma sistemleri, uzay ekipmanları, kamu ve akademi dünyasında 56 projeye 2.1 milyar lira kaynak sağladık. Uzay ve havacılık temalı ilk bilim merkezi olan Gökmen ve Uzay ve Havacılık Merkezi'ni 2020 yılında Bursa'da hizmete açtık.

Biz astronomi, matematik ve tıp gibi temel bilimlere öncülük etmiş, çığır açmış medeniyetin mirasçılarıyız. Türk ve Müslüman alimlerin asırlar önce yaptığı çalışmalar neticesinde bugün uzay çağını konuşabiliyoruz. Andromeda gök adasını ilk kez gözlemleyen El Sufi, yerçekimi fikrini Newton'dan 7 asır önce dile getiren El Biruni'dir."



Ayrıntılar gelecek...