Koronavirüsle ilgili son gelişmeler neler?

- Dünya Sağlık Örgütü, ismi daha sonra COVID-19 olarak değiştirilen Coronavirüs 2019 salgınıyla ilgili 30 Ocak 2020 tarihinde ‘Uluslararası halk sağlığı acil durumu’ ilan etti. Bu ilanın amacı, dünyanın bu salgınla mücadele için birlikte çalışması gerektiğini duyurmak. Tanımlar ve terminoloji bir yana, ülkelerle virüsün yayılmasını sınırlandırmak için hep birlikte çalışıyoruz. 26 Şubat itibariyle 38 ülkede COVID-19 vakasına rastlandı ama bu veri her saat değişebiliyor. Şu an tüm dünyada 81 bin 980 vaka var. Bunların 2 bin 762’si ölümle sonuçlandı. Çin’deki 78 bin 190 vakanın 2 bin 718’i ölümle sonuçlandı.

WHO, bugüne kadar salgınla mücadele için neler yaptı, hangi aşamadayız?

- Tüm dünyadaki ofislerimizde bilim insanlarıyla, klinisyenlerle, hastalık takibi yapanlarla, devletlerle, tedarik zinciri uzmanlarıyla, kamu ve özel sektörden paydaşlarla global, ulusal ve yerel seviyelerde ortak çalışıyor ve karantina ile hafifletme önlemleri için teknik destek sağlıyoruz. Ayrıca sağlık çalışanlarının korunmasına yönelik rehberler hazırlıyor, sağlık altyapısı zayıf ülkelere destek veriyoruz. Bugüne kadar 12 bin kilo malzeme Batı Pasifik, Güneydoğu Asya ve Afrika ülkelerine yollandı. Ayrıca hastalığın teşhisi için 250 bin kit dünya çapında 159 laboratuvara gönderildi. Virüsün aşısı ve tedavisinin bir an önce geliştirilmesi için tüm dünyadan 4 bin uzman bir araya getirildi. Ayrıca mevcut hastaların tedavisi için çalışan klinik uzmanlardan da an be an bilgi ve vaka paylaşımı yapılıyor. OpenWHO.org üzerinden COVID-19’un teşhisi, önlenmesi ve kontrolü için herkesin katkı sunduğu, eğitimler verdiğimiz online bir platformumuz var.



COVID-19 vakalarının yüzde 99’u Çin’de... Ancak başka ülkelerden de hızla artan ölüm vakaları duyuyoruz. İran’da 26 ölü var. Sınır ülkesi olarak Türkiye şu an güvenli mi?

- Riski görüş açımızda tutmamız gerekiyor. Vaka tespit edilmiş ülkelerin sınırlarında daha yüksek olsa da, risk sadece buralarla değil. Örneğin Brezilya, İtalya’dan okyanusla ayrılmış bir ülke ama hava taşımacılığıyla ülkeye gelen virüs ciddi bir risk oluşturabiliyor. Birbiriyle bu kadar bağlantılı dünyamızda virüsün vaka görülmüş bir ülkeden diğerine taşınması yalnızca an meselesi... Dünya Sağlık Örgütü ve Türkiye Sağlık Bakanlığı, şu an virüsün ‘kontrol altında tutulması’na hazırlıklar, teşhis, izolasyon tedavisi, temas takibi, toplumsal risk bilgilendirmesi konuları üzerine birlikte çalışıyor. Şu an Türkiye’de tespit edilmiş bir vaka bulunmuyor.

Virüsün yayılmasında ülkelerin coğrafi veya kültürel farklılıkları etki gösteriyor mu?

- Bunu şu an bilmiyoruz. Bildiğimiz; salgının etkisi, geldiği ülkenin hazırlığına ve karantina şartlarına bağlı... Ülkelerin coğrafi koşulları, nüfusları ve kültürel özelliklerinin virüse karşı acil müdahale planlarının oluşturulurken göz önüne alınıyor.

Türkiye’de her alandan her doktor kendi önerilerini söylüyor. Her doktordan duyduğumuz öneriyi dikkate almalı mıyız?

- Şu ana kadar COVID-19’a karşı herhangi bir ilacın veya geleneksel tedavinin işe yaradığına dair bir kanıt yok. Çoğu vaka hafif geçiyor ve semptomlara göre tedavi ediliyor. Bazı vakalarda hastalık ilerleyip ağırlaşıyor. Bu durumlarda oksijen ve ventilasyon gibi destekleyici tıbbi yöntemlerle müdahale ediliyor. Hastalığın tedavisi için klinik testler yapılmaya devam ediyor. Birçok firma aşı geliştirdiğine dair açıklamalarda bulunuyor ancak, aşının etkili olduğunun kanıtlanması için uzun süren test süreçlerinin tamamlanması gerekiyor. DSÖ, tüm üye ülkelerdeki Sağlık Bakanlıklarıyla doktorları ve diğer sağlık personelini eğitmek için çalışıyor. Halk olarak salgınla ilgili bilgileri Sağlık Bakanlığı, Dünya Sağlık Örgütü, AFAD gibi resmi kurumlardan ve onların onayladığı doktor ve profesyonellerden almalıyız.