İNGİLTERE’nin Avrupa Birliği’nden ayrılmasının (Brexit) önde gelen savunucularından ve yürüttüğü kampanyayla ülkenin şu an içinde bulunduğu krizin oluşmasında önemli rol oynayan isimler arasında yer alan eski Dışişleri Bakanı Boris Johnson, iktidardaki Muhafazakâr Parti’nin yeni lideri oldu. Johnson, parti üyelerinin yaptığı oylamada aldığı 92 bin oyla liderlik yarışındaki rakibi, Dışişleri Bakanı Jeremy Hunt’a (46 bin) açık fark attı. Bugün Başbakan Theresa May’in istifasını sunması ve Kraliçe 2’nci Elizabeth’in Johnson’ı başbakan olarak görevlendirmesi bekleniyor. Yüzde 66’lık oy oranı şu ana kadar işlediği Brexit versiyonunu hayata geçirme açısından müstakbel Başbakan Johnson’ın elini güçlendiriyor. Bununla birlikte Brexit için belirlenen tarih olan 31 Ekim’e yaklaşık yüz gün kala Johnson’ın işi ne içeride ne de AB karşısında kolay olacak.

CHURCHILL’İ ESİN ALIYOR

Ülke açısından kriz konusu halini alan Brexit’i zafere dönüştürme çabası içinde olan Johnson her ne kadar kendisine İngiltere’nin efsane başbakanlarından Winston Churchill’i örnek alsa ve ondan esinlenmeye çalışsa da açıklamaları ve davranışları “İngiltere’nin Trump’ı” yorumlarının öne çıkmasına neden oluyor. Provokasyonu sevmesi, gerçekleri saptırmaktan çekinmemesi, çoğu zaman yaptığı açıklamaların birbiriyle tutarlı olmaması ve tarzı Johnson’ın ABD Başkanı Donald Trump’la benzetilmesinde önemli role sahip. İkili oldukça da iyi anlaşıyor. Trump, Johnson’ı ilk kutlayan isimler arasında yer aldı.

BREXIT TAAHHÜDÜ

Sonuçların açıklanmasının ardından konuşan Johnson, “Kampanya sona erdi ve çalışma başlıyor. Brexit’i gerçekleştireceğiz” dedi. 31 Ekim’de nasıl olursa olsun Brexit’i gerçekleştirme taahhüdünde bulunan Johnson bir yandan partisi içinde bu yaklaşımı reddeden muhalefeti yanına çekmek diğer yandan da AB’yi ikna etmek için çalışmak durumunda. AB ile mevcut anlaşmayı hızlı şekilde yeniden müzakere niyetinde olan Johnson ile Brüksel’in frekansları hâlâ tutmuyor.

AB KARARLI

AB kanadı, Johnson’ın vaatlerinin aksine May ile aylarca müzakere edilerek oluşturulan ve 46 yıllık ilişkiyi sonlandıracak Çekilme Anlaşması’nı yeninden müzakereye açma niyetinde değil. AB’nin Brexit Müzakerecisi Michel Barnier, Johnson seçildikten sonra sosyal medyadan, “Göreve geldiğinde Çekilme Anlaşması’nın onaylanmasını kolaylaştırmak ve anlaşmalı Brexit’i sağlamak amacıyla Başbakan Johnson ile yapıcı şekilde çalışmak için sabırsızlanıyoruz” mesajı verdi.

ERDOĞAN'DAN KUTLAMA

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Twitter'daki paylaşımında, İngiltere'nin yeni Başbakanı Johnson'ı tebrik etti. Erdoğan, paylaşımında, "Birleşik Krallık'ın 77. Başbakanı olan Boris Johnson'ı tebrik ediyor, kendisine yeni görevinde başarılar diliyorum. Bu yeni dönemde Türkiye-Birleşik Krallık ilişkilerinin daha da gelişeceğine inanıyorum" ifadelerine yer verdi.



KÖKENLERİ ÇANKIRI’YA UZANIYOR

Osmanlı İmparatorluğu’nun son içişleri bakanı Ali Kemal’in torunu olan Stanley Johnson’ın oğlu. Tam adı Alexander Boris de Pfeffel Johnson. Ali Kemal’ın babası Hacı Ahmet Rıza Efendi, 1813’te Çankırı’nın Kalfat köyünde doğmuştu. Johnson, 1964’te New York’ta doğdu. Oxford Üniversitesi mezunu. 2001’de siyasete adım atmadan önce gazeteciydi. 2008-2016 yılları arasında Londra Belediye Başkanlığı yaptı.

2016’da Spectator dergisinin düzenlediği ‘Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret içerikli şiir yarışması’nda birinci oldu. Eylül 2016’da Türkiye’de Erdoğan ile görüştükten sonra özür dileyip dilemediği sorulunca konunun gündeme gelmediğini söyledi.

Türkiye’yi Tanıtım Platformu Kurucu Başkanı Mehmet Okumuş, bir tarafının Karadenizli olduğunu söyleyen Johnson’a “Sizi İngiltere’nin başbakanı olarak görmek istiyoruz, kemençeyi çalın, başbakan olun” demişti.

Çankırı’nın Orta ilçesine bağlı Kalfat köyü sakinleri Johnson’ın parti liderliğine seçilmesinden sonra büyük sevinç yaşadı. Köy muhtarı Bayram Tavukçu Johnson’u Kalfat’a davet ederken, bazı köy sakinleri sorunlarının çözülmesinde kendisinden yardım talep etti.

TÜRKİYE YALANI

Johnson, genelde Türkiye konusunda olumlu bir söyleme sahip. Ancak 2016’daki referandum sırasında Türkiye ve göç konusunu epey kullandı. Türk göçünün ülke için tehdit olduğu tezini işledi. Nisan 2016’da yaptığı bir açıklamada, “Son derece Türk yanlısıyım ancak 77 milyon Türk ahbabımın ve Türk kökenlilerin kontrol olmaksızın buraya gelmesini hayal bile edemiyorum” demişti.