TBMM'de gündeme alınan çoklu baro düzenlemesine ilişkin yazılı bir basın açıklaması yapan Türkiye Barolar Birliği, milletvekillerine bir çağrıda bulundu. Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu adına düzenlenen açıklamaya Av. Hüseyin Özbek, Av. Asude Şenol, Av. Filiz Saraç'ın imza atmadı.

Yazılı açıklamada şu görüşlere yer verildi:



Ülkemizi, Milletimizi, yargının tarafsızlığını ve bağımsızlığını önemli ölçüde etkileyecek 1136 sayılı Avukatlık Yasası değişiklik teklifi TBMM Adalet Komisyonunda kabul edilerek TBMM Genel Kuruluna sunulmuştur. Bilindiği üzere bu yasa değişikliği teklifiyle; çoklu baro sistemine geçilmesi, Türkiye Barolar Birliği Genel Kurulu’nda Barolarımızı temsil edecek delege sayılarının değiştirilmesi getirilmektedir.

"ÜLKEMİZİN YARARINA VE CÜBBEMİZİN ONURUNA"

Anayasamıza, seçim sistemlerine ve hukukun temel ilkelerine aykırı olarak hazırlanan bu yasa değişikliği ile yapılmak istenen, mesleki bir ihtiyacın karşılanması, toplumsal bir yararın ve adaletin eksiksiz gerçekleşmesi değildir. Oysa ki, biz avukatlar, çağı yakalama yolunda yapılması gerekli ve zorunlu olan değişikliklerin meslek yasamızın temel felsefesine, ülkemizin yararına ve cübbemizin onuruna yakışır olmasını isteriz.

Bu değişiklik teklifi yargının kurucu unsuru bağımsız savunmayı temsil eden avukatların meslek örgütü baroların ve baroların çatı örgütü Türkiye Barolar Birliği’nin siyasallaşmasını ve ayrışmasını kaçınılmaz kılacak, Lozan’da 7 düvele karşı kazanılan ülkemizdeki hukuk birliğini tartışmaya açacak, bu da beraberinde kimilerinin özlemle beklediği ulus devlet tartışmalarını Türkiye gündemine taşıyacaktır.

"MEVCUT SİSTEMİ KARIŞTIRMAYA NEDEN OLACAK"

Görünürde somut hiçbir yararı olmayan, sadece mevcut sistemi karıştırmaya neden olacak çoklu baro sistemini zamansız bir dönemde ülke gündemine taşıma isteklerini kabul etmek mümkün değildir.

Sayın milletvekilleri:

- Yargının kurucu unsuru bağımsız savunmayı temsil eden avukatların meslek örgütleri baroların bölünmesine,
- Barolarımızın hukuktan uzaklaşıp siyasallaştırılmasına ve ayrıştırılmalarına,
- Mesleki birliğimizin ve beraberliğimizin bozulmasına,
- Anayasamızda temel ilke olarak benimsenen “temsilde adalet” ilkesinin göz ardı edilmesine,
- Ulus devlet tartışmalarına yol açılmasına,
- Hukuk birliğimizin zedelenmesine,
- Avukatın yargı önünde barosu ve siyasi görüşüyle ayrıştırılmasına dur diyeceğinize ve bu düzenlemenin TBMM Genel Kurulundan geri döneceğine, sayın milletvekillerimizden tarihin önemli bir dönüm noktasında milletin sesi olacağına inanıyoruz. Ve diyoruz ki; adalet bir gün herkese lazım olabilir.