Türkiye'de özgür ortamda demokratik siyaseti yürütmenin koşulları vardır’ gibi bir tespit yapıp, nasıl halka anlatacağız?” diye sordu. Baluken, "Oy hakkı, söz hakkı gasp edilmiş bir parti olarak bu pakete en güçlü şekilde ‘Hayır’ demek bizim hakkımızdır" dedi.Partisinin grup toplantısında konuşan Baluken, sözlerine HDP'nin tutuklu eş başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ı anarak başladı: "Bugün grup toplantımızı benim değil, cezaevlerinde rehin tutulan Selahattin Demirtaş'ın, Figen Yüksekdağ'ın yapması gerekiyordu."



Meclis'te olması gereken isimlerin cezaevinde olduğunu söyleyen Baluken, "Bir ülkede Meclis ile cezaevi arasındaki sınır silinmişse, demokrasi açısından geri dönülemez bir sorunun alarmı çalıyor demektir" dedi.

Baluken şunları söyledi: "Evet bir terör vardı, HDP'yi linç etmek isteyen pespayelik terörün ta kendisiydi. HDP'yi linç etmeye çalışan medyaya soruyorum; hakkımızdaki suçlamalarla ilgili tek bir gerçek kırıntısını topluma anlattınız mı? Hangi arkadaşımızın tek bir illegal örgütle bağlantısı iddianamelerde yer aldı mı? Hayır. İddianamelerin tamamı konuşmalarımızdır."

‘Hayır' demek bizim hakkımız'

HDP'li vekiller ve parti yöneticileri tutukluyken yapılacak referandumun adil olmadığını kaydeden Baluken yurttaşlara şöyle seslendi: "80 milyona sesleniyorum: Size dayatılan algı yönetimine inanmayın. Biz Meclis'te ne demişsek, sokakta da onu söyledik. Oy hakkı, söz hakkı gasp edilmiş bir parti olarak bu pakete en güçlü şekilde ‘Hayır' demek bizim hakkımızdır."

‘Her oy, sokağa çıkma yasaklarının, ablukalarının oylaması olacak'

Baluken şöyle devam etti: "Sandığa atılacak her oy, sokağa çıkma yasaklarını, ablukaları oylama olacak. Kentleri yakıp yıkan uygulamaların oylaması olacak. Bize en aykırı düşünenlerle de kardeşçe yaşamak istiyoruz. Tavrımızı farklı noktaya çekmek isteyenler kardeşlik duvarına çarpacak. HDP'ye terörist diyenler cepheyi genişleterek ‘Hayır' diyenleri terörist ilan etti. Toplumu seçime mi, savaşa mı götürüyorsunuz? ‘Evet' oyu vereceklerin de, ‘Hayır' oyu vereceklerin de birbirlerinin yüzüne bakacakları bir geleceği örmeye hepimizin ihtiyacı var."