MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Bahçeli, "Bir CHP milletvekilinin kalkıp Türk ordusuna satılmış demesi bize göre hesabı sorulması gereken şerefsizliktir kepazeliktir. Artık böyle bir noktaya gelinmiştir ki ismini saydıklarımın çatı ve çıkar örgütü haline gelen CHP bir milli güvenlik meselesine dönüşmüştür" dedi.

İşte Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar:

Kadın hakkı bir insan hakkıdır, bir iman hakikatidir. Kadınları hedef alan kaba, kırıcı ve kötü muamele insan haklarına aykırıdır. Kadınların yok sayıldığı, görmezden gelindiği, şiddete maruz bırakılan toplumların medeniyetinden bahsetmek mümkün değildir.

Son yıllarda artan kadın cinayetleri, istismar haberleri toplum bekasına karşı işlenmiş en büyük suç olarak değerlendirilmelidir.

Bizim atmamız gereken tarihi adımın ilk halkasında kadına yönelik şiddetin önüne geçilmesi yer almalıdır. Savunmasız bir insana canavarca bir hisle saldırmak vandallıktır. Hiçbir kadın şiddete müstehak değildir.

Türk kadınına 1932'de muhtarlık seçimine girme, 1934'te de milletvekili seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır. 8 Şubat 1935'te yapılan milletvekilliği genel seçiminde 17 kadın milletvekili TBMM'ye girmiştir.

Kadınlarımız her yerdedir, olmaya da devam edeceklerdir. Şiddetin kökü mutlaka kazınmalıdır. El birliği yaparak suça teşvik eden tüm kaynakları kurutmak şarttır. Kimin mağduriyeti varsa, kimin engeli varsa yanında olmalıyız, elinden tutmalıyız. Bir farkındalık günü olan 3 Aralık Dünya Engelliler Günü münasebetiyle her engelli kardeşimin görmek isteği haklar konusunda üzerimize düşeni yapacağımızın sözünü veriyoruz. Allah'ın izniyle engelleri birer birer aşacağız.

 MHP bütün engelli kardeşimizi bağrına basmaktadır. Engelli kardeşlerimizi sadece 3 Aralık'ta değil, yılın her günü hatırlayacağız.

CHP'nin yönetim kadrosu budur. CHP, Türkiye'ye cephe almış bir siyaset ayıbıdır. Bizim CHP'yle sorunumuz, Türkiye'yle sorunu olduğu içindir. Geçen hafta CHP'ye oy vermeyen öğretmenleri aşağılayan Kılıçdaroğlu'nun neresi demokrattır? CHP'nin kumaşını kesen kesmiş, tarlasını süren çoktan sürmüştür. CHP'ye oy veren kardeşlerimiz hayal kırıklığı içindedir. ABD'ye 'demokrasimize müdahale edin' çığırtkanlığı yapan CHP'nin neresi doğrudur?

'ORDU KATAR'A SATILDI' TARTIŞMASI

Bir CHP milletvekilinin kalkıp Türk ordusuna satılmış demesi bize göre hesabı sorulması gereken şerefsizliktir kepazeliktir.

Sınırımızda nöbetçi, gökyüzünde kartal, dilimizde peygamber ocağı, kahraman Türk askeri mi satılmıştır? Ordumuza satılmış demek bedelsiz satılmışlığın uşaklığının aleni beyanıdır. Askere düşmanlık, düşmana askerliktir. CHP'nin kaşımadığı, kanatmadığı, karıştırmadığı geriye ne kalmıştır?

 Türkiye Cumhuriyeti, meyhane devrimcilerin eline, emeline, heveslerine, hedeflerine terk edilemez.

Artık böyle bir noktaya gelinmiştir ki ismini saydıklarımın çatı ve çıkar örgütü haline gelen CHP bir milli güvenlik meselesine dönüşmüştür.

MUHSİN FAHRİZADE SUİKASTİ

İranlı Muhsin Fahrizade'nin silahlı saldırıda öldürülmesi, Kasım Süleymani suikastından sonra gerçekleşmiş en vahim cinayettir. ABD Dışişleri Bakanı Pompeo'nun seviyesiz İstanbul ziyaretinden sonra Kudüs'e gitmesi, bölgeyi provoke eder gibi tutum takınması, ardından Fahrizade cinayetinin gerçekleşmesi kuşkuludur.

FRANSA'YA TEPKİ

Fransa'nın geçmişinde kan vardır. Macron iş siyasette sıkıştıkça, Türk ve İslam düşmanlığının dozajını sürekli artırmaktadır. Türkiye hakkının, haklının yanındadır. Fransa'nın yanında olduğu da terör örgütleri, denizlerde yan kesicilik yapan korsanlardır.

Ermeni sevdası nükseden Fransa, her zaman olduğu gibi yanlış taraftadır. Fransa ister sevsin, ister sevmesin Dağlık Karabağ Azerbaycan toprağıdır, Karabağ Türk'tür, Karabağ ebediyen Türk toprağıdır.

İRİNİ HAREKATI TEPKİSİ

Türkiye'nin AB ile karşılıklı sıcak mesajlar verdiği bir dönemde, AB Liderler Zirvesi'ne sayılı günler kala Doğu Akdeniz'de vuku bulan müdahalenin açıklaması yoktur. Bize göre İrini Harekatı, Doğu Akdeniz'de kurulmuş mayınlı bir tuzaktır. Taraf ülkeler akıllarını başlarına devşirsinler. Dileğimiz AB Liderler Zirvesi'nde üye ülkelerin yaptırım yanlışına düşmemesidir.