DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, medya kuruluşlarının temsilcileri ile partinin açılışı yapılan yeni genel merkez binasında bir araya geldi. Güçlendirilmiş parlamenter sisteme yönelik bir vizyon ortaya koyduklarını belirten Babacan, ittifaklar ve Cumhurbaşkanı adaylarının kim olacağı konusunda, A planlarının 2020-21'de yapılacak seçimlere yönelik projelerini anlatmak olduğunu, erken bir seçim olursa bir hafta 10 gün içinde kararlarını vereceklerini söyledi. Cumhurbaşkanı adaylığı için, "İddialıyız" diyen Babacan, diyaloga kapalı oldukları hiçbir partinin bulunmadığını söyledi. Ortaya koydukları ekonomik modelin, "Güçlü-sürdürülebilir ve kapsayıcı bir büyüme" olduğunu belirten Babacan, "Bizim öngördüğümüz model, dünyayı ve Türkiye'yi iyi bilen, Türkiye'nin şartlarına göre terziye diktirdiğiniz özel elbise gibi. Hiçbir ülkeyle kıyaslanmayacak özel dokunuşlar var" dedi.





DEVA Partisi'nin teşkilatlanması konusunda bilgi veren Babacan, 37 ilde kurucu başkanın belirlendiğini, bugün iki, önümüzdeki hafta da 15 il başkanının görevlendirmiş olacağını, kurulan 18 komisyonun kalan il başkanlarını ve ilçe başkanlarını belirledikten sonra kongre sürecine gireceklerini anlattı. Babacan, "İnsan insana temas bizim çok önemli. Bizi birleştiren en önemli duygu ortak bir Türkiye hayali, ortak bir Türkiye ideali" diye konuştu. Bu dönem, DEVA Partisi'nin kimlik inşası ve tanınırlığı üzerinde çalışacaklarını belirten Babacan şu mesajları verdi:

"GENÇLERDE ÜMİTSİZLİK VAR"

- Türkiye, pandemiye olağanüstü koşullarda yakalandı. Buna pandeminin bölgesel ve küresel koşulları eklendi. Üretim yavaşladı, kapasite kullanım oranları düştü; işsizlik arttı. Bir yıl öncesine göre istihdam 3.7 milyon düşmüş. Aile içi şiddet artmış durumda; özellikle kadınların iş aramaktan vazgeçmesi söz konusu. Gençlerin istihdamında büyük kayıp var. Ümitsizlik söz konusu. Yeni alanları oluşturmak gerekiyor. Yatırım için güven ve istikrar gerekiyor. Bu olmadan hayal. Hukuk güvenliği, demokrasi, insan hakları konusunda bir standart olacak ki yatırımcılar güvenli görüp Türkiye'ye yatırım yapsınlar. Türkiye, karanlık bir tünele girmiş durumda. Tünelin ucunda ışık görünmüyor. Mevcut yönetim çözüm üretemiyor. Ciddi bir sıkışmışlık var. Milli-dini hassasiyetler ön plana çıkarılarak, açık sinir uçlarına dokunarak iletişimi sürdürme yaklaşımı var. Lafla peynir gemisinin yürümesi mümkün değil.



AYASOFYA'NIN İBADETE AÇILMASI

- Ümit ediyorum ki yöneticiler, bu kararın içerideki ve dışarıdaki yansımalarını hesap ederek bu kararı almışlardır. Hayırlı olsun. Ortak bir kültür mirası olan eserin, hem fiziki şartlarının hem de tarihi öneminin gözetilmesi gerekiyor. İnsanlığın bir kültür mirası olduğunu gözeterek adımlar atılmalı. Bugünkü yöneticilerin dün yaptıkları ile bugün yaptıkları arasındaki tutarsızlığı da görmek lazım. Türkiye'de şartlar zor; İnsanımız daha kötüsünden korkuyor. Yönetime destek verdiği için ya da ümitli olduğu için değil. Biz, insanımıza ışık, ümit vermek, daha iyisini gerçekleştirmek için ümit vermek istiyoruz. Değişimin olacağı günleri bekliyoruz.

İTTİFAKLAR VE CUMHURBAŞKANI ADAYI

- Biz, güçlendirilmiş parlamenter sistemden yanayız. İdealimizdeki sistemin alt yapısını oluşturup topluma onun taahhüdünü vereceğiz. Uzmanlardan oluşan bir heyet kurduk. Anayasa çalışması için taahhüt verdik. Er ya da geç bitecek bu yönetim. Yeni Türkiye'yi konuşmamız lazım. Projeleri konuşmamız lazım. Yoksa hangi partiyle ne ittifak yapacaksınız, bunun için çok erken. Daha çok proje anlatmamız lazım. A planımız, 2020-2021'de seçim olacağı yönünde. Daha erken seçim olursa bir hafta-10 gün içinde hazırlanırız; adayımızı belirleriz. Partiler arası diyalogumuz var. Diyaloga kapalı olduğumuz hiçbir parti yok. B planı olarak, erken seçim kararı alındığı zaman oturulur konuşulur. Herhalde orada iddialı bir duruş gerekir.



EKONOMİDE YENİ YAKLAŞIM

- Türkiye'nin önündeki en önemli meseleleri; özgürlük, insanların kendini hür hissetmesi lazım. Katmak değer, inovasyon, üretim gerekir. Gençler boğulma hissi yaşadıklarını söylüyorlar. Hukuk devletinin olması gerekir, eğitim sisteminin düzgün işlemesi gerekir. Yatırım, üretim, ihracat olmalı. Bunu inşa edecek ekonomik program olması lazım. Ekonomi iki kanatlı kuş gibi; insan gücünüz ve sermayeniz olacak. Finansman olmayınca dönmez. Yalnız borç alarak değil, sermayenizin olması lazım. Devlet ve şirket borçları hızla büyüyor. Kalıcı finansmana ihtiyaç var. Güçlü-sürdürülebilir ve kapsayıcı büyüme gerekir. Bizim öngördüğümüz model; dünyayı, Türkiye'yi iyi bilen, Türkiye'nin şartlarına göre terziye diktirdiğiniz özel elbise gibi. Hiçbir ülkeyle kıyaslanmayacak özel dokunuşlar var. Dışarıda ve içeride çok iyi iktisatçılarımız var. Görüşerek, çalışarak en iyisini yaparız. Burada mütevazı olmayız, en iddialı olduğumuz alandır.



"Z KUŞAĞI, Y KUŞAĞI KARAMSAR"

- Sosyal medya çalışmalarımızın hem Y, hem de Z kuşağı tarafından dikkatle takip edildiğini görüyoruz. O kuşakta da ülkemizle ilgili ciddi bir karamsarlık söz konusu.

- (Can Akın Çağlar'ın İBB'ye genel sekreter olarak atanması) İyi bir profesyonel yöneticidir. İBB'de aldığı görevi basından öğrendim. Hollandalı bir şirketin CEO'suydu. Profesyonel yöneticidir ve fark edilerek o göreve getirildi. Ziraat Bankası'ndaki göreviyle ilgili konu, titiz şekilde incelendi. Bu atama, o dönemle ilgili bir sıkıntı olmadığının teyididir.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ

- Ne olursa olsun uluslararası yükümlülük neyse bunun gereğinin yerine getirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Yönetmelikteki imzanın çekilmesi konusunun, kaybolan, eriyen halk desteğini dar bir kesime seslenerek, desteğin devamlılığını sağlayarak bir var oluş mücadelesi olarak görüyorum. İmzayı çekecekseniz bunun toplumsal bir mutabakat arayışıyla yapılması lazım. Ben yaptım oldu, diye yapılmaması lazım.



SOSYAL MEDYA

- Güvenlik ve suç kriterleriyle bu düzenlemenin getirileceği söyleniyor. Sosyal medya hizmeti veren kuruluşların tamamı özellikle terörle mücadele, çocukların korunması, hakaret konusunda ilgili makamlarla işbirliği içinde zaten. Ne yapılmak isteniyorsa önce bunun amacı açık ve net şekilde ortaya konulmalı. Temel ilkelerde zaten işbirliği olur. Sopayla, yaptırım gücüyle bu düzenlemeyi yapmak, istenilen sonucu doğurmaz. DEVA Partisi olarak, bizim özellikle sosyal medyada görünürlüğü sağlamamızdan sonra gelmesi büyük bir soru işareti. Teknoloji ile savaşamazsınız. Bu ülkenin gençlerini, karşınıza alıp bu ülkenin gençleriyle savaşamazsınız. Teknolojiyi, gençleri yanınıza alıp mücadele etmelisiniz. Aksi beyhude bir çabadır. Umarım farkına varırlar. Atılacak her adım bu ülkenin gençlerine karşı atılmış bir adım olacaktır.



BAROLAR YASASI

- Geçen hafta yaşananlar, baro başkanlarına yapılanlar üzdü bizi. Meslek kuruluşlarının nisbi temsille yönetilmesi son derece önemli. Tekli ya da çoklu yapı olur, bu konularda çok kısıtlayıcı olmamak lazım. Burada ise ana motivasyon, baroların emir altında hareket edebileceği örgütler haline getirilmesi. Motivasyon kaynağı, sivil örgütleri kontrol altına almak ve yönetmek. Bu yanlış...

KÜRT POLİTİKALARI VE HDP İLE İLİŞKİ

- Mesele temel insan hakları ve özgürlükler ise tek bir vatandaşımızın temel hak ve özgürlük talebini oylamaya tabi tutamazsınız. Bize, her kesimden olduğu gibi Kürt vatandaşlarımızdan da büyük bir teveccüh var. İki seçenek arasındaki sıkışmışlığı aşmak için bizi çok önemli bir destek kapısı olarak görüyorlar. Meclis'te temsil edilen bir parti iseler, bizim onlarla diyalogumuz olur. Biz, bu kutuplaştırıcı, ayrıştırıcı siyasete karşıyız. Bir dönem, "Bi taraf olan bertaraf olur" diye bir söz vardı. İnsanları taraf olmaya zorluyor. Ortada suç unsuru varsa bu, bağımsız yargının görevidir. Siyaset böyle bir hüküm veremez. Bütün siyasi partilerle kanalımız açık olacak.