Adet döneminde kan kaybının hacmini ölçmek zordur. Bu yüzden doktorlar bir gösterge olarak ped değiştirme ve pıhtıların gelme sıklığına bakarlar. Bu sorun dolayısıyla sürekli olarak ped veya tamponu değiştirmek zorunda kalmak yaşam kalitesini düşürür ve stresi tetikler.

Bazı kadınlarda ise ağır adet kanaması günlük işlerin yapılmasına engel olur, ağrılı ve çok güçsüz hissettirir. Hatta bazen nefes darlığına varan belirtiler görülebilir. Fakat bunlardan daha önemlisi aşırı adet kanaması daha ciddi bir hastalığın belirtisi olabilir. Bazı durumlarda aşırı adet kanamasının nedeni anlaşılamaz. Fakat çeşitli faktörler bu duruma neden olur. Hastalığın nedenini saptamak daha etkili bir tedavi yöntemi belirlemek açısından önem taşır.

-Yumurtalıklarda işlev bozukluğu

-Rahim içi polipleri

-Endometriozis

-Kanser

-Miyomlar

-Spiral

-Hormonal bozukluklar

Kanama takibi ve doğru teşhis için öncelikle pelvik muayene yapılmalıdır. Teşhis aşamasında hastadan ultrason, kan testi, smear  ve pap testi bakılarak genel tanı oluşturulmalıdır.

Adet düzensizliğinin başlıca belirtileri 

-
Bir adet döngüsünün (bir reglin başlangıcından, sonraki reglin başlangıcına kadar geçen süre) 21 günden kısa, 35 günden az olması

-Reglin 2 günden az veya en fazla 7 günden fazla sürmesi

-Şiddetli kanama

-Ağrı, kramp veya kusma

-Sürekli yorgunluk

-Baş dönmesi

-Kansızlık

-Sık adet görme veya uzun bir süre hiç görmeme şeklinde bazı belirtiler verebilir.

Adet düzensizliği, kendi başına bir hastalık değildir, genellikle diğer hastalıkların önemli bir bulgusu olarak ortaya çıkar. Bu sebeple, adet düzensizliklerinin tedavisinde, bu duruma yol açan tıbbi durumun giderilmesi veya düzenlenmesi öncelik alınır.

Adet düzensizliği hormonların oluşturduğu düzensizlik nedeniyle ortaya çıktığı tespit edilirse kişiye hormon düzenleyici ilaçlar verilerek adet düzensizliğinin tedavisi yapılır.

Şayet altta yatan polip gibi organik bir hastalık varsa histereskopi denilen aletle rahim içi incelenir ve gerekli görülen durumlarda patolojik bölge alınarak temizlenir.

Diğer kanama nedenleri arasında miyomlar bulunur. Miyomlar rahim içinde bulunan iyi huylu urlardır ve bu huylar genellikle bir belirti vermezler. Fakat bazı hastalarda rahmin iç dokusuna doğru baskı yaparak kanamaya neden olur.

Şiddetli kanamaya sebep olan miyomlar ise hastanın yaşına ve çocuk sahibi olup olmamasına göre sadece miyomların alınması veya nadir olarak rahmin tümünün alınması şeklinde tedavi edilir.

Ergenlik döneminde çok erken ya da geç yaşlarda adet görülmesi incelenmeli ve duruma göre tedavi edilmelidir.

İlaç tedavilerinin evde uygulanması söz konusu değildir. Öncelikle hastalığın kesinleştirilmesi gerekir ve sonra hastanın durumuna göre belirlenen ilaçlardan birisi seçilerek tedaviye başlanır.