Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı binası önünde çadır kurup çocuklarının geri gelmesini bekleyen ailelerin eylemi devam ediyor. PKK'lılar tarafından çocuklarının kaçırıldığını ileri süren ailelerin, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı binası önünde 20 Mayıs tarihinden beri oturma eylemini sürdürüyor. Çocuklarını geri isteyen annelerin gözyaşları ise dinmiyor. Van'ın Muradiye ilçesinden dün akşam saatlerinde Diyarbakır'a oturma eylemine katılmak için gelen Süreyya Toklar, çocuğunun okula giderken servis aracından kaçırıldığını söyledi.

 

"OĞLUM SARA HASTASI, DAĞDA YAŞAYAMAZ"

On gün süresince çocuğunu dört bir tarafta aradığını belirten 14 yaşındaki Vedat Toklar'ın annesi Süreyya Toklar, "Benim oğlum sara hastası, benim oğlum dağda yaşayamaz, karanlıkta yapamaz. Oğlum yedi yıl tedavi gördü. Daha bizden ne istiyorlar. Bütün yetkililere sesleniyorum. Cumhurbaşkanı, Başbakan, Abdullah Öcalan'a, BDP'ye bütün yetkililere sesleniyorum. Bize yardım edin, analar ağlamasın, yürekleri yanmasın. Biz üç aydır ağlıyoruz. Üç aydır yüreğimiz yanıyor. Bizlere yazık değil mi, bu bizim en doğal hakkımız. Onlar bizim çocuklarımız, haklarımız. Oğlum karanlıkta yatamaz, nefes alamaz. Benim oğlumu bana geri versinler. Oğlumun bana ihtiyacı var. Elektrikler gitti mi anne anne diye bağırırdı benim çocuğum. Benim oğlum dağda yaşayamaz. Allah rızası için benim oğlumu bana versinler. Bütün yetkililere sesleniyorum bu analardan ne istiyorsunuz. 14 yaşındaki bir çocuk size dağda ne yapabilir. O eve geldiğinde ekmeği için ağlardı. O kendi başına bir bardak su içemezdi. Bunu bize niye yapıyorsunuz. Ne istiyorsunuz bizden. Bunların annelere ihtiyacı var. Ben Efemi istiyorum, ben onsuz yaşayamam. Evladımı bana versinler. 3 aydır biz perişan olmuşuz. Biz yanmışız. Oğlumu zorla götürdüler. Benim oğlum daha 14 yaşında kendi başına daha Muradiye dışına çıkmış bir çocuk bile değil. Arabaya binerken bile benim oğlum ağlıyormuş. Benim oğlum hiçbir yere gidemez. Cebinde beş kuruş parası yoktu. O nasıl evden kaçabilir, gidebilir. Benim oğlumu götürdüler'' dedi.
 

"KIZIMIN SINAVLARI BAŞLAYACAK ONU BANA GETİRİN"

17 yaşındaki Leyla Güneş'in annesi İffet Güneş, kızının evden çıkarken PKK'lılar tarafından kaçırıldığını iddia etti. Kızının henüz lise son sınıf öğrencisi olduğunu belirten anne Güneş, "Kızımın sınavları başlayacak. Kızımı getirsinler Allah rızası için, Peygamber sevdası için kızımı geri getirsinler. Kimseden kızımdan başka hiçbir şey istemiyorum. Kızım benim arkadaşımdı, canımdı. Arkadaşımı PKK'lılar kaçırdı. Tek bir kızım vardı. Kızımı ve barışın gelmesini istiyorum. Kızım dağda yapamaz. Elimdeki kalemin sahibini istiyorum. Kızımın sınavları var. Herkes sınavlara giriyor gidin kızımı getirin. Sınavlarına girsin. Kızımın tüm arkadaşları sınava giriyor. Her gün ağlıyorum, sizden rica ediyorum, yalvarıyorum arkadaşımı, kızımı sizden istiyorum'' diye konuştu. Elindeki kağıt ve defterle dolaşan anne Güneş, artık dayanacak gücünün kalmadığını, bu yüzden tüm yetkililerden biran evvel harekete geçmesini istedi.
 

"OĞLUMU, BENİ BU ÇİLEDEN KURTARMASI İÇİN OKUTTUM"

40 gün önce oğlunun evden kaçırıldığını ve kendisinden bir daha haber alamadıklarını dile getiren 19 yaşındaki Sedat Bozoğlu'nun annesi Lütfiye Bozoğlu, biran önce barışın gelmesini istedi. Annelerin her gün ağladığını anlatan Bozoğlu, "Anaların nasıl ağladığını görmüyorlar mı? Tüm anneler ağlıyor, yazık günah değil mi bu annelere. Bunlar, annelerden ne istiyorlar. Biz çocuklarımızı dağa çıksınlar diye mi büyüttük. Oğlum dağa çıksın diye mi okuttum. Ben ne eziyetlerle, ne çilelerle, ne zahmetlerle oğlumu büyütüp bu dereceye getirdim. Çocukların yaşına büyük küçük demeyin ben oğlumu istiyorum. Hepsini getirsinler biz barış istiyoruz. 40 gündür ben evde yatamıyorum. Gece gündüz ağlıyorum. Bizim evde huzur kalmadı aileler hep perişan halde. Benim oğlum 19 yaşında üzülüyor şimdi ağlıyordur. Ben onu hastanede uzun süre tedavi ettirdim. Ben oğlumu okuttum dedim ki oğlum okuyup adama olsun'' şeklinde konuştu. Oğlunun dağa çıkmasını istemediğini aktaran Bozoğlu, oğlunun kendisini çileden kurtarması için okuttuğunu sözlerine ekledi.