Gazeteci Ahmet Sever'in kitabına 4 ayrı dava açıldı. Dava süreci, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Teknoloji ve Sanayi Bakanı Mustafa Varank, AK Parti Tekirdağ Milletvekili ve TBMM Başkanvekili Mustafa Şentop'un Sever'in kitabında geçen bazı ifadeleri gerekçe göstererek avukatları aracılığıya suç duyurusunda bulunmaları üzerine başladı. Erdoğan ve Varank "hakaret" iddiasıyla suç duyurusu yaparken, Şentop hakaretin yanı sıra tazminat konusunda da şikâyette bulundu.

T24'ün aldığı bilgiye göre, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Sever hakkında "Kamu görevlisi ve Cumhurbaşkanı'na hakaret" iddiasıyla soruşturma başlattı. Başsavcılığın, "şüpheli" sıfatıyla ifade vermeye davet ettiği Sever, ifadelerini yazılı olarak gönderdi. Sever'in ifadelerinin ardından Mustafa Varank'ın bir, Mustafa Şentop'un işte iki şikâyeti doğrultusunda üç dava açıldı. Cumhurbaşanı Erdoğan'ın, avukatı aracılığıyla yaptığı şikâyet konusunda açılacak dava için de mevzuat uyarınca Adalet Bakanlığı'na izin başvurusu yapıldı.

Varank ve Şentop'un davalarının ilk duruşmasının 21 Mart 2019'da yapılacağı öğrenildi.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN DİLEKÇESİ

Erdoğan'ın avukatı Ahmet Özel'in savcılığa verdiği dilekçede, Destek Yayınları'ndan mayıs ayında yayımlanan kitapta geçen şu ifadelerin "Cumhurbaşkanı'na hakarete delil sayıldığı" öne sürüldü:

"Kitapları bombadan daha tehlikeli gören bir iktidar daha doğrusu tek adam vardı karşımızda", "Erdoğan'ın geleceğe dönük söylemi artık kalmadı", "Bir dediği bir dediğini tutmuyor devamlı kendisiyle çelişiyor", "Her şey bir kişinin doymak bilmeyen güç ve yetki açlığına kurban edildi. İlk dönemde büyük emeklerle biriktirilen krediler ve sermaye tek adam tarafından adım adım hoyratça harcandı", "Recep Tayyip Erdoğan'ın iktidar kalmasını sağlamak amacıyla bir sistem kuruldu. Herkesi sindirmek, korkutma, yıldırmak ve susturmak için kurulan bu sistemin her yerde hafiyetleri zaptiyeleri var", "Yola birlikte çıktıktan sonra Erdoğan davayı bırakıp başka yollara sapmış olamaz mı? Erdoğan hiç ihanet etmez mi? Yola birlikte çıkmış insanların zaman içinde Erdoğan tarafından kenara çekilmeye zorlanmış tasfiye edilmiş yani ihanete uğramış olabileceği o mahallede niçin hiç akla gelmez?"

VARANK VE ŞENTOP'UN ŞİKAYETİ

Teknoloji ve Sanayi Bakanı Mustafa Varank'ın da avukatlığını üstlenen Özel, savcılığa verdiği dilekçede, kitapta geçen "Varank benim susturulmam için aracıdan başka bir şey değildi", "Mustafa Varank ile Sümeyye Erdoğan'ın arasındaki ses kaydı da bunu hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde doğrular nitelikte" gibi ifadelerin "kamu görevlesine hakaret sayıldığı" iddia edildi.

AK Partili Mustafa Şentop'un avukatı aracılığıyla "kamu görevlisine hakaret" iddiasıyla yaptığı 2 ayrı suç duyurusunda, kitapta geçen ifadelerin gerçeği yansıtmadığı savunularak 50 bin liralık maddi tazminat da talep edildi.

Şentop'un avukatı, suçlamalara delil olarak Sever'in, T24'te 20 Mayıs 2018 tarihinde "Ahmet Hakan, seni ben bile kurtaramam" başlıklı yazı ile Sever'in, "İçimde Kalmasın / Tanıklığımdır" kitabını gösterdi.