AB Konseyi Başkanı Charles Michel ve AB Komisyonu Başkanı Ursula von  der Leyen, Kovid-19 nedeniyle video konferans yöntemiyle yapılan AB Liderler  Zirvesi'nin ardından basın toplantısı düzenledi.   Michel, "Bir kurtarma fonu kurulmasına yönelik çalışmakta uzlaştık.  Liderler, AB Komisyonunu ihtiyaçları değerlendirmek ve karşı karşıya kalınan  zorluklarla orantılı bir teklif hazırlamakla görevlendirdi." ifadesini kullandı.   Kurtarma fonunun, Avrupa'nın salgından en çok etkilenen sektörlerine  ve bölgelerine yetecek büyüklükte olması gerektiğini belirten Michel, AB'nin  2021-2027 yıllarına yönelik uzun dönem bütçesi ve kurtarma fonu üzerinde  çalışmaya yönelik güçlü bir siyasi irade olduğunu vurguladı.   Liderlerin, daha önce maliye bakanlarının üzerinde uzlaşı sağladığı  540 milyar avroluk paketi de desteklediklerine dikkati çeken Michel, bu paketin 1  Haziran'da faal hale gelmesini öngördüğünü söyledi.   Michel, 6 Mayıs'ta AB ve Batı Balkan ülkeleri liderleri arasında video  konferans yapılacağını sözlerine ekledi.   AB bütçesine bağlı bir kurtarma fonu   AB Komisyonu Başkanı von der Leyen de Kovid-19'un ekonomik etkilerine  karşı en iyi enstrümanın AB bütçesine bağlı bir kurtarma fonu olduğunu söyledi.   AB bütçesine yönelik yenilikçi finansal araçları araştıracağına işaret  eden von der Leyen, "AB Komisyonu, üye ülkelerin teminatıyla fon toplamak için  bütçede artış yapılmasını önerecek." dedi.   Von der Leyen, söz konusu kurtarma fonunun kurulması için üye  ülkelerin AB bütçesine katkılarını artırması gerekeceğini anlattı.   Kurtarma fonunun, Avrupa'da trilyon avroluk yatırım harekete  geçirebileceğini vurgulayan von der Leyen, "Kurtarma programında, hibe ve  krediler arasında doğru denge sağlanmalı." değerlendirmesinde bulundu.   AB bütçesinin kurtarma fonuna açıkça bağlı olması gerektiğini belirten  von der Leyen, program detaylarını mayıs ortalarında açıklayacaklarını ifade  etti.   Von der Leyen, AB’nin kararlı ve ortak hareket etmemesi halinde üye  ülkeler arasındaki ayrışmanın artacağını kaydetti.   Özellikle İtalya, İspanya ve Fransa'nın aralarında bulunduğu ülkeler,  Kovid-19'un neden olduğu ekonomik hasarı gidermek üzere yeni uzun vadeli bir  finansal enstrümana ihtiyaç duyulduğu görüşünü taşıyor.