Bu yıl "Hakikat Askıda: Post-truth Çağında Sanat" temasıyla, TG Expo tarafından ikincisi düzenlenen fuar, 22 Aralık'a kadar İstanbul Hilton Kongre ve Sergi Merkezi'nde sanatseverlerle buluşacak.

TG Expo'nun Proje Direktörü Gökhan Büyükataman, fuarın açılışında, ABD ve Asya ülkeleri dışında yükselen sanat pazarının Türkiye'de de oluşmasından dolayı heyecanlı olduklarını, fuarın bu yılki temasının "post-truth" olarak seçilmesini son derece değerli bulduklarını söyledi.

İstanbul Art Show'un Sanat Direktörü Yalın Alpay da fuarın temasına değinerek, "Modernizmin artık 1960'lardan sonra yavaş yavaş erozyona uğraması ve 1980'lerde ciddi bir şekilde kırılması, sosyal, siyasi ve ekonomik hayatı nasıl etkiliyorsa, sanatta da ciddi bir kırılma yarattı. Biz buna modern sanatın ardından gelen çağdaş sanat diyoruz." diye konuştu.

"Fuarlar sadece şeffaf bir sanat pazarı değil"

Alpay, post-truth kavramının siyasi hayatın yanı sıra resim sanatına oldukça etki ettiğine işaret ederek, şöyle devam etti: "Bu anlamda bu yıl fuarda bu konuyu konuşulabilir kılmak istedik. Çünkü fuarlar sadece şeffaf bir sanat pazarı değil. Aynı zamanda konuşmaların yapıldığı, sanatçıların birbirini tanıdığı, küratörlerin, yazarların yani sanat dünyasının tüm aktörlerinin bir araya geldiği birbiriyle sıkı bir fikir alışverişinde bulunabildikleri bir program."
Fuarın "post-truth" odasını hazırlayan sanatçı Mercan Dede de sanatın geniş kitlelere yayılması konusunda hassas olduğunu dile getirerek, böyle bir organizasyonun parçası olmaktan dolayı mutlu olduğunu belirtti.

Mercan Dede, hayatta ve sanatta samimiyete önem verdiğinin altını çizerek, şu değerlendirmelerde bulundu: "Samimi olmayan bir sanat benim çok ilgimi çekmiyor. Çünkü zeki insanlar çalışarak, işin formülünü öğrenerek, belli modaları, trendleri takip ederek bir şeyler yaratabilirler. Ama gönülden gelen şey sizi gönülden çarpabilir. Bu resim için de müzik için de böyledir. O yüzden hayatta samimi olarak da, bunun hayata doğal yansımasına inanan bir insanım. Bu noktada da hakikatin askıda olduğu bir dönem beni çok çekiyor."

"Sanatın bir neferiyim"

Açılış sırasında ayrıca Mercan Dede, kendisini bir ışık Devrim Erbil'i ise bir güneş olarak tanımlayarak, Erbil'e bir ney hediye etti.

İstanbul Art Show için 40 parçalık özel bir eser hazırlayan Devrim Erbil ise hediye takdimi sırasında, "Her zaman her yerde ben sanatın bir neferiyim diyorum. Sanat için çaba gösteren, onun için uğraşan, eğitimci, müzeci ve ressam olarak... Çünkü benim zamanımda küratörler, sanat yöneticileri falan yoktu. Her işi bize yüklüyorlardı. Mimar Sinan Üniversitesinde 50 yıl kaldım. Bütün bunları severek yaptım. Hala da severek yapıyorum." diye konuştu.