İstanbul'da özel bir firmada işçi olarak çalışırken, 15 Temmuz gecesi darbeci askerleri durdurmak için tankın üzerine çıkan Halil Algan'ın silahla vurulması sonucu omuriliği koptu. Yoğun bakım ünitesinde 45 gün kalan ve 5- 6 ay boyunca konuşamayan Algan, tekerlekli sandalyeye mahkum oldu.

Halen Ankara ve memleketi Mardin'deki hastanelerde tedavisi süren 2 çocuk babası Algan, darbe girişimi gecesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısı üzerine dışarı çıktığını söyledi. Algan, "Olay günü biz de herkes gibi sokaklara, caddelere çıktık. Tankın üstüne çıkmaya çalışırken sol tarıma ateş açılmasıyla yaralandım. Her zaman bu ülke için canımızı ortaya koyarız. Bu ülke için bir değil; bin defa gazi de oluruz, ölürüz de. Vatanımız için canımızın bir önemi yok" dedi.

'O GÜN ORADAKİ HERKES KAHRAMAN'

Eşi Melike Algan'ın desteğiyle tedavisinin sürdüğünü ifade eden Algan, 15 Temmuz gününden beri günyüzü görmediğini ifade ederek, şunları söyledi:
"İlk başta 45 gün yoğun bakımda kalmıştım. Hastaneden çıkınca bir deri bir kemik kalmıştım. 5- 6 ay boyunca konuşamadım. Hortumlar sayesinde yavaş yavaş kendime geldim. 2 yıl aradan sonra Ankara’daki hastaneden memleketime geldik. 3- 4 ay burada kalıyoruz tekrar Ankara’ya fizik tedavi görüyoruz. Orada iki ay fizik tedavi gördükten sonra kendime geliyorum. Şükürler olsun Allah'a. 3 yılımız hastanelerde geçti. O gün ben vuruldum diye 'kahraman' falan diyorlar bana ama ben kahraman değilim. O gün oradaki herkes kahraman. Ben tankın üstünde vuruldum, o yolda yürüyenler, beni hastaneye götürenler, meydana çıkanlar onların hepsi kahraman. Tek farkımız benim vurulmam oldu. Şehitlerimiz oldu, Allah'tan rahmet diliyoruz ve dualarımız onlarla. Bizim yanımızda da başımızda da öyle güzel insanlar olduktan sonra hiçbir problem olmaz ve olması da mümkün değil zaten. Onlar yaptıklarını görecekler, ne yaptılarsa cezasını görecekler. Kime güvenerek onlar o olayları yapıyorlar. Bunların temizleneceğini düşünüyorum ancak kurunun yanında yaş da yanmasın. Buna biraz daha dikkat edilsin."