İhanet nedir?
İhanet unutulur mu?
İhanet hazmedilebilir birşey mi?
Ah işte  o ihanet gecesi!
15 Temmuz...
Karanlığın en karanlık günü...
Hüznün en derin hali...
Vatansız yaşamanın,şerefle ölme karışısında hiç olduğu gece…

Unutmadık,Unutmayacağız

Akşam yemeğinden sonra sıcak mı çarptı bilmem uyuyakalmışım.22:00 civarı annemin telefonu ile uyandım,sözüm vardı yanına gidecektim.Telefona baktım ki  onlarca bildirim...Darbe oldu diye....Yok artık doğru değildir dedim.Hemen televizyonu açtım.
Gördüklerim karşısında şok ile birlikte tepeden tırnağa ihanetin sancısını hissettim.
Yayinlanan korsan bildiriyi canli olarak izledigim andan itibaren sabah 06:30 a kadar sokaklardaydım.Sadece tarih kitaplarının tozlu sayfasında yazılır sandığım destanı sokakta gördüm o gece.
Halka sıkılan mermiler,Meclis’e atılan bombalar hepimizin yüreğine atılan alev yumağıydı sanki.Öylesine içim yanıyordu.Mermiler kalbime sıkılıyor,ben yaralanıyorum,ülkem yara alıyordu.

Halbuki ne istilalar,ne saldırılar görmüştü canım Ülkem.Okul yıllarında okuduk,öğrettiler bize dostu düşmanı.Ama bu çok başkaydı,Boğaz’a gelen soysuzların yaptıkları boğazımızda düğümlendi.İhanetin tanımını bile bilmeyen çocuklardan tutun da milyonlarca vatandaş ihanetin en büyüğü ile tanış oldu o gece.
Elimde telefon sosyal medya,tv kanalları sokakta an be an takip ediyordum gelişmeleri.
Cumhurbaşkanımız konuşuyordu.
Bu bir fetocu darbe girişimi halkımızı meydanlara davet ediyorum dedi.Sesi güven veriyordu.Herşeyin kontrol altına alınacağına dair güçlü bir ses vardı ekranda.
10 dakika içinde sokaklar insan seli....Kuşadası barlarından çıkan alkol almış gençler ile camiden çıkan dedeleri  birlikte yürüyorlardı kararlı adımlarla.Onları yanyana getiren bu sevdayı ardı arkası kesilmeyen sela sesleri hızlandırdı.
Dünyayı teknoloji, para ve silahla yöneten Ey  Batılı  güçler gücünüz yeter mi bu millete kafa tutmaya...Milyon dolarlarınızı dağıtsanız kahramanlığı,vatan için ölmeyi,hürriyet ve erdemin nasıl bir şey olduğunu öğretebilir misiniz halkınıza...
Yıllardır saklı olan gözyaşlarım o anda süzüldü yanaklarımdan....Acıdan değil gururdan....
Bu ruh, bu asil ruh ülkemin dört bir yanında,meydanlarda aylarca devam etti...
O gün sağcı yoktu,solcu yoktu.
Zengin yoktu,fakir yoktu.
Ak Partili,CHP li, MHP li yoktu.
Tek vatan,tek bayrak,tek millet vardı.
Üzerimizde hain emelleri olan yapılanmalar,demokrasimize göz dikenler,bu milleti ayırmaya çalışanlar hesap edemedi bizi daha da birleştirdiklerini.
Demokrasi şehitlerimiz, Ömer Halisdemir,Erol Olçak,evladını evde bırakıp geleceği için canını veren 248 şehidimiz tarihin şerefli sayfalarına adlarını yazdırarak ölümsüzleştiler.Mekanları cennet olsun.Allah ülkem ve ülkem insanına böyle bir ihaneti  yaşatmasın bir daha.

Aydınpost ANDROID'de TIKLA YÜKLE!   Aydınpost APPSTORE'da TIKLA YÜKLE!