İç güveyi dilimizde evlilikte kız evine giden damada denir. İç güveyliğinin birden çok nedeni olabilir.

Aile kızlarının evden ayrılmasına kıyamaz, kızı göndermek yerine damadı transfer eder.

Kızın ailesi varlıklı, evin tek evladı da bir tek kız ise o aile gelecekte servetlerini yönetecek bir içgüveyi almayı aklından geçirebilir.

Kız özürlüdür, kuracağı yuvayı yardım almadan devam ettirmesi zordur o nedenle aile kızlarına evliliği sonrasında da el tutmak için onu göndermek yerine bir iç güveysi almayı tercih edebilir.

Ya da kız, oğlan karşılıklı anlaşır nikâh sonrası aile birliğinin kız evinde devamına karar verebilirler.

Bunların hepsi mümkündür. Yadırganacak bir yanı olmayan evlilikte geçerli, geleneklerimize uygun bir olgudur.

Türk aile sisteminde damadın ayrı içgüveysinin ise ondan daha da ayrıcalıklı bir yeri vardır.

Kızın ailesi hürmet ve saygıda oğullarına göre damadı daha üstün tutar.

“Damattan ve devletten insan ahdini(öcünü) alamaz”, özlü sözü bir gerçeğin ifadesidir.

Normal damada verilen değer söz konusu iç güveysi olunca onur ve gururu incinmemesin diye bir kat daha artar.

Ümmet Akın’a iç güveysi benzetmem tam da budur, AK Parti’lilerin değer ve kıymette MHP’den fazla el üstünde tutmaları, sahiplenmeleridir.

Mitingde diğer adaylardan daha fazla alkış alması AK Partililerin eniştelerine sahiplendiğinin bir göstergesidir.

Rakiplerine kıyasla Efeler’de daha az tanınan Ümmet Akın’ın başarısı kendini tanıtmasına ve amacını gerçekleştirmek için de daha fazla insana dokunmasına bağlı olduğu bir gerçektir.

Bu bilinçle aday olmasından bu yana Ümmet Akın yoğun tempolu çalışmasıyla hem Efeler halkının kendini tanımasını sağladı hem de AK Partililerin gönlüne girdi.

Başarıdaki en önemli pay da Efeler’de ekibiyle eşlik etme yanında rehberlik görevi de yapan AK Parti İlçe Başkanı Çağatay Gülaştı ve yönetiminindir.

Merak edilense AK Parti’nin Ümmet Akın’a bu denli sahiplenmesine, başarısı için ter dökmesine rağmen MHP teşkilatlarının aynı gayreti niye göstermediğidir.

Ümmet Akın’a iç güveysi dedirten biraz da partisi tarafından bu terk edilmişlik görüntüsüdür.

Devlet Bahçeli seçimi bir beka meselesi olarak gördüğünü her fırsatta dile getiriyor ama “Hanım Ağa” düğünü organize için Ankara’dan henüz Aydın’a intikal edebilmiş değil.

Sayın Bahçeli’nin devamlı vurguladığı “beka meselesi” gerçekse “Hanım Ağa’nın” kayınvalide olmasının bir gereği Aydın’da düğün ekibine nezaret etmesi gerekmez mi?

Ayrıca Ankara’dan düğün idare etmenin hem kendisine hem partisine ne denli pahalıya malolduğu 24 Haziran’da görülmedi mi?

Bir an için farz edelim ki, Hanım Ağa Ankara’da ulvi politikalar üretmekle meşgul ve Aydın’daki düğüne ayıracak vakti yok.

Ya “Baş Sağdıç’a” ne demeli?

Düğünün coşkulu geçmesi için Baş Sağdıç ne tür bir çalışma ve gayret içinde bilen, duyan var mı?

Sonuçta sandıktan ne çıkar bu günden kestirmek mümkün değil ama 31 Martta ipi göğüsleyen Ümmet Akın olursa bu başarı “enişteler” sayesinde gerçekleşmiş olacaktır.

İyi biline…

Partilerin Meclis Üye listeleri

Belediye meclis üye listelerini partiler ilçe seçim kuruluna teslim etmekle (19 Şubat) adaylar için en fazla baş ağrıtan süreci geride bırakmış oldular.

Ancak her seçimde olduğu gibi bu seçimde de listeye alınan ya da alınmayan isimler üzerinden bir süre daha devam edecek olan parti içi çekişme yerini kısa sürede sakinliğe bırakacak ve artık herkes kimin kazanacağına odaklanacaktır.

Cumhur İttifakı (MHP) listesi, Millet ittifakına (CHP) göre bu anlamada daha az sorunsuz gözüküyor. DP listesinde de dikkat çeken bir zamanlar İYİ Parti İl başkanlığı yapan Betül Akçanal gibi sürpriz isimler var.

Aslına bakarsanız üye belirlemede partilerin çıkış noktaları ehliyet ve liyakat olmadığı için bunu bilen seçmen de oyunu kullanırken listede kimler var, yok pek dikkate almıyor.

Belirlemede yegâne ölçünün sadakat, biat, emre riayet, sözden çıkmama gibi niteliksizlik belirtisi özellikler olması meclis üyeliğine verilen değer ve kıymeti yok ediyor.

Listelere ilk bakışta gözüken o ki, adayın yakın çevresine prestij kazandırmak için meclis üyeliğinin mesela berberine, terzisine ulufe olarak dağıtılma geleneği bu seçimde de devam etmiş.

Her seçimde olduğu gibi bu dönemde de alanlarında bilgisiyle, tecrübesiyle katkı sunacak olanlar yok değil, değerli insanlar var.

Ancak meclisi şekillendiren zihniyetin amacı liyakatli insanların çoğunlukta olduğu bir meclis teşkili olmadığı için ehliyet ve liyakat sahiplerine pek ihtiyaç olmaz.

Partilerin hiçbirinin Efeler listesinde bir belediye meclisinde bulunması gerekli “şehir plancısının” olmayışı üye seçiminde başka kriterlerin arandığına en basitinden bariz bir örnektir.

O nedenle meclis listeleri seçmen gözünde seçimin kazanılmasına ya da kaybına da yol açmayacak bir öneme sahiptir.

 

Aydınpost ANDROID'de TIKLA YÜKLE!   Aydınpost APPSTORE'da TIKLA YÜKLE!