Bahçeşehir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Taner Berksoy, Türkiye ekonomisinin krizden en iyi çıkan ülkelerden biri olduğunu belirterek, ''Bu performansı devam ettirdiğiniz taktirde değişen risk haritasında Türkiye düşük riskli ülkeler arasına girer ve Cumhuriyet tarihinde bu kadar avantajlı bir dönem daha olmadı'' dedi.

Ege Genç İşadamları Derneği'nin (EGİAD) düzenlediği ''Türkiye Ekonomisinin Bugünü ve Geleceği'' konulu seminere Berksoy ve aynı üniversitenin öğretim üyesi Doç. Dr. Deniz Gökçe konuşmacı olarak katıldı.

Taner Berksoy, Türkiye'nin krizden büyük hasar almadan çıktığını ifade ederek, ''Krizin etkilerini 2009 yılının ikinci veya üçüncü çeyreğinde yapmış olsaydık perişan olmuş gibi bir görüntü ortaya çıkabilirdi. O dönemde en hızlı daralma bizde idi'' dedi.

En hızlı daralmanın yaşandığı dönemin ''kriz teğet geçecek'' açıklamalarının yapıldığı günlere denk geldiğini ifade eden Berksoy, şunları kaydetti:

''O tarihlerde Türkiye'de kriz üretecek hiçbir mekanizma, dinamik yoktu. Biz kredi batıracak bir sistemimiz yoktu. Aniden yüzde 14 daralma yaşandı. Oldukça hızlı bir daralma. Çünkü müthiş bir tüketim harcaması kasılması oldu ve Türkiye yatırım ortamını kaybetti. Yine de bu kriz bizde ne reel alanda ne de finans alanında kırılma yaptı. Öteki ekonomilere bakarsanız reel sektörde belini doğrultamamış ülkeler var. Biz krizden en sağlıklı çıkan ülkelerden biriyiz.''

Dünyada da krizin öngörüldüğü gibi derin ve uzun süreli olmadığını ifade eden Berksoy, bunun nedenini bütün ülkelerin ''müthiş refleks göstermesine ve kamu maliyesinde muslukları açmasına'' bağladı.

Türkiye ekonomisinin krizden en iyi çıkan ülkelerden biri olduğuna işaret eden Taner Berksoy, ''Bu performansı devam ettirdiğiniz taktirde değişen risk haritasında Türkiye düşük riskli ülkeler arasına girer ve Cumhuriyet tarihinde bu kadar avantajlı bir dönem daha olmadı'' şeklinde konuştu.

-GÖKÇE: ''FİNANS KESİMİ KURTULDU''-

Bahçeşehir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Deniz Gökçe de Türkiye'nin yapısal, sosyal, ekonomik ve siyasi alanlarda uzun vadeli sorunlarının bulunduğunu belirtti. Gökçe, bu sorunların kırdan kente göç, politik ve etnik gerilim, gelir dağılımı bozukluğu, işsizlik sorunları, düşük tasarruf oranı, cari açık, sosyal güvenlik sistemi açığı, dışa enerji bağımlılığı, coğrafi konum nedeniyle büyük askeri bütçe, temel ve mesleki eğitim, verimlilik olduğunu söyledi.

Sorunların yanı sıra Türkiye'de pozitif gelişmeler olduğunu da ifade eden Gökçe, ''Bütçe açığı yüzde 4 oranının altında, net kamu borç stoku oranı yüzde 42, rekor sanayi üretimi büyÜme oranı, finans ve banka problemi yok'' dedi.

Türkiye'deki 2001 krizi ile 2008 yılındaki global krizin Türkiye'ye etkilerini karşılaştıran Gökçe, ''2001'de Türkiye'de finans kesimi battı. Son dönemde ise Türkiye'de kriz ilk defa finans kesiminden başlamadı ancak işsizlik önemli rakamlara geldi'' şeklinde konuştu.

Faiz artışının 2001 yılında yüzde 116 olduğunu, 200
8 yılında ise faiz artışının yüzde 6.2 olduğunu ifade eden Deniz Gökçe, ''Yine de son krizde Türkiye'nin müşterileri batınca ihracatçı da battı. Yalnız benim kanaatim krizin ardından finans kesiminin tamiratının ciddi biçimde yapılmış olduğu'' dedi.

Finans kesiminin kurtulduğunu söyleyen Gökçe, önümüzdeki dönem için korkuya gerek olmadığını ifade etti.

Deniz Gökçe, Avrupa Birliği ülkeleri toparlanınca Türkiye'nin ihracatının da artacağını dile getirdi.

A.A.