Isparta'nın Gelendost ilçesinde üç yıl önce 9 yaşındaki bir kız çocuğuna cinsel tacizde bulunulması iddiasıyla Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada mahkeme heyetinin üçüncü kez çocuğun ruh sağlığının bozulup bozulmadığına yönelik rapor istemesi acılı babayı çileden çıkardı.

Yalvaç Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın son duruşmasında mahkeme heyeti, İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan alınan ilk raporda çocuğun beden ve ruh sağlığının bozulmadığının, 27 Mayıs 2009 tarihinde gelen ikinci raporda ise çocuğun beden ve ruh sağlığının bozulduğunun belirtildiğini, her iki raporda yaşanan farklı görüş nedeniyle İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan üçüncü bir rapor alınmasını ve duruşmanın da 12 Ocak 2011 tarihine ertelenmesini kararlaştırdı.

Karar, şimdi 11 yaşında olan kız çocuğu ile ailesinin tepkisine yol açtı. N.Y. isimli kızın babası İbrahim Y. AA muhabirine yaptığı açıklamada, üç yıl önceki sarkıntılıkla ilgili hukuk mücadelelerinin sürdüğünü ve mahkeme heyetinin verdiği karara göre de daha süreceğe benzediğini ifade etti. 2007 yılının Haziran ayında R.A'nın kızına elle tacizde bulunduğunu ve bunu öğrenir öğrenmez hukuki yollarla haklarını aramaya başladıklarını söyleyen İbrahim Y, ''Adalete sonsuz güveniyoruz ama bir an önce kararın çıkmasını bekliyoruz'' dedi.

İlçede çaycılık yaparak geçimini sağladığını ancak bu olaydan sonra işi bırakmak zorunda kaldığını anlatan İbrahim Y, üç yıldır kızının ve ailesinin ruh sağlığının bozulduğunu, maddi açıdan da sıkıntıya girdiklerini belirtti. Evlerini ve çaycılık yaptığı dükkanı satmak zorunda kaldığını ifade eden İbrahim Y, ilçede de huzurlarının kalmadığını kaydetti. Arkadaşlarının kendisiyle dalga geçtiği için kızının okula gitmek istemediğini söyleyen İbrahim Y, ''Mağdur olmaya devam ediyoruz, sanık ise sanki suçsuz gibi hayatını yaşıyor'' dedi.

Kızının bu olay yaşanmadan önce okuldan ''teşekkür'' belgesi getirdiğini ancak geçen sürenin ardından kızının en basit matematik işlemini bile yapamadığını ifade eden İbrahim Y, kızının her geçen gün gözünün önünde eriyip gittiğini söyledi. Yaşanan olumsuz gelişmelere rağmen bir de bayramdan önceki hafta görülen davada yeniden bir rapor alınması yönündeki kararın kendilerini daha da üzdüğünü söyleyen acılı baba, kızının bir kez daha Adli Tıp Kurumu'na gitmek istemediğini bildirdi. Kızının ruh sağlığının daha da bozulduğunu işaret eden baba, sözlerine şöyle devam etti:

''İlk rapor almaya gittiğimizde kızım bir heyetin yanına girdi, önce hangi dersi sevdiğini sormuşlar o da İngilizce demiş, sonra hangi yemeği sevdiğini sormuşlar o da patates kızartması demiş. Bu heyet kızıma (beden ve ruh sağlığı bozuk değildir) diye rapor verdi. Bu rapora itiraz ettik. İkinci kez bir rapor almamız istendi ve kızım aynı heyetin karşısına çıktı. Burada yine aynı sorularla karşılaştı, tek fark patates kızartmasını ketçaplı mı ketçapsız mı sevdiğini sormuşlar. Bu rapordan da (beden ve ruh sağlığı bozuktur) diye rapor çıktı. Şimdi ise mahkeme heyeti, iki raporda çelişki var gerekçesiyle üçüncü bir rapor alınmasını istedi. Üç yıldır hak arama mücadelemiz sürüyor. Şimdi yeniden rapor alma süreci başlayacak. Bu raporun çıkması da iki yılı bulur.''

A.A.