Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, GDO yönetmeliği konusundaki tartışmalar üzerine İstanbul'da gazetecilerle sohbet toplantısı düzenleyerek tartışmalara son noktayı koydu.
GDO'lu ürünlerin eski düzende beyan üzere getirildiğini söyledi. “Yasa çıkacak ama yasayı beklemeden önce geçici olarak ara çözüm sağla-nabilmesi için GDO yönetmeliğini çıkardıklarını vurgulayan Eker, TBMM'de yasanın çıkması konusunda gecikme yaşandığına dikkat çekerek, “Geçtiğimiz gün Meclis'te 7 saat hiçbir yasa çıkmadan öylesine oturduk” diye konuştu.

DENETİM İÇİN MEVZUAT GEREKİYORDU

Ulusal Biyogüvenlik Yasa Tasarısı'nın önümüzdeki aylarda çıkacağını, yönetmeliğin ise geçiş sürecindeki boşluğu dolduracağının altını çizen Eker, “Denetim yapabilmek için de bir mevzuat gerekiyordu. Aksi halde Türkiye'yi ticareti engelliyorlar diye Dünya Ticaret Örgütü gibi uluslararası mahkemelere taşıyorlardı” dedi.

Kanun taslağı hazırlanırken 100'e yakın kuruluşun görüşün alındığını, ayrıca Haziran ayında İstanbul'da gıdacılarla konuyu masaya yatırdığını ifade eden Eker, bu yönetmeliğin de zaten o yasanın bir özeti olduğunu anlattı. Bakan Eker, tarım, gıda, yem ve teknik ürünlerin hazırlanmasıyla ilgili yasa olmak üzere 4 kanuna dayandırılarak hazırlanan yönetmeliğin, kanun çıktıktan sonra yenilenerek tekrar çıkarılacağına dikkat çekti.

TÜRKİYE'DE GDO'LU ÜRÜN YOK

İçinde zerre oranda GDO olan ürünün artık içeri giremeyeceğini, yasaklandığını kaydeden Bakan Eker, GDO'lu ürünlere izin verilmesi konusuna da açıklık getirdi. “Türkiye'de hiç GDO'lu ürün yok” diyen Eker, “Birisi bir GDO'lu ürün getirmek isterse yasal olarak buna izin isterse o zaman gerekli işlemleri tamamlayarak izin alabilir. Ama bu gerekli işlemlerin 15 ayrı belgeye dayanması ve 91 kişilik kuruldan geçmesi gerekiyor. Bu kurul ise, getirilmesi istenen ürünü insan sağlığı, çevre sağlığı, hayvan sağlığı ve refahı, Türkiye'nin sosyo-ekonomik risklerini açısından inceler. Kuruldan da uygun görülürse kamuoyuna açıklanır, izin veri-lebilir” diye konuştu.

İzin almak neredeyse imkansız

Yönetmelik gereği 91 bilim adamından oluşan komisyonun kurulduğunu belirten Bakan Eker, bu kurulun 20 üniversiteden seçildiğini ve hepsinin akademisyenlerden oluştuğunu kaydetti. Yönetmelikte yer alan binde 9 oranı konusuna da açıklık getiren Bakan Eker, izin alınan üründe binde 9 oranında GDO olması halinde etiketsiz, bu oranın üzerinde olursa etiketli olması şartının getirildiğini belirtti. Bu ürünlerin neredeyse yasak çerçevesinde ele alındığına işaret eden Eker, sözlerini şöyle sürdürdü: “Burada fiili duruma bakacak olursak, 15 klasör ve sunulan diğer şartlar içerisinde GDO'lu ürün getirmek neredeyse imkansız. Şunu da belirtmek gerekiyor ki, Türkiye'de zerre kadar GDO'lu ürün yok, içerde yetiştirilmiyor.” Konunun ABD ile Avrupa Birliği arasında da tartışma konusu olduğuna değinen Eker, ABD'nin 'GDO'nun zararı net olarak belli değil ki, niye yasaklıyorsun' diye AB'yi genetiği değiştirilmiş organizmalar konusunda mahkemeye verdiğini hatırlattı. Eker, “Biz bunun için tebliğ çıkardık. Kanun çıkıncaya kadar boşluk dolsun diye” dedi.

Genlerle oynamaya karşıyım

Konuyla ilgili kişisel görüşünü de açıklayan Bakan Eker, GDO'lu ürün tüketmediğini söyledi. Eker, “Ben zaten felsefe olarak genlerle oynamayı uygun bulmuyorum, GDO'lu ürün tüketmiyorum. Tabiatın dengesinde bir hikmet vardır. Müdahale etmemek lazım” şeklinde konuştu. Cartagene Biyogüvenlik Protokolü'nü imzalamış ülkeyiz. Bu nedenle tamamen yasaklayamıyoruz. İspanya, Fransa, Almanya gibi bazı AB ülkeleri bizim sınırlarımızda risk ülkeler grubundadır. Bu ülkeler gdo üretiyor. 125 bin hektarda GDO'lu ürün üretiliyor.” Mısır, soya, pamuk ve kanola ürünlerinde GDO kullanıldığına işaret eden Eker, diğer ürünlerde ise henüz deneme aşamasında olduğunu dile getirdi.

AB'den ileri olduğumuz noktalar:


Bebek mamaları ve devam mamalarında GDO'lu ürünü yasakladık

Antibiyotiklere direnç gösteren geliştirilmiş genlerin ülkeye girişini engelledik

Dünyada GDO üretimi serbest olan 27 ülkeden yapılan ithalat denetime alındı./yeni şafak