Gelişmelerden anında haberdar olmak için Google News'te Aydınpost'a abone olun

Aydınpost'a Google News'te abone olun






Formula 1 bu hafta yeni kıta Amerika’da, COTA pistinde. Şampiyonluk ve üçüncülük mücadelesinin kızıştığı bu dönemde pisti yakından tanıyalım istiyorum.

Bu haftaki yarışla en çok dikkat edilmesi gereken nokta, sıralamanın ve yarışın başlama saati. Sıralamalar cumartesi günü saat gece 00:00’da, yarış ise pazar günü saat 22:00’da. Yani uykusuz kalacağımız bir hafta sonuna doğru yelken açıyoruz.

140.000 biletin tamamı satıldı. Sanırım ABD’liler de bizim gibi heyecan dozunun yüksek olacağı bir hafta sonu bekliyor.

Pistin Karakteri

Pistin uzunluğu 5.513 metre, ideal uzunluğa yakın. 9 sağ, 11 sol olmak üzere toplam 20 tane viraj var. Virajların dağılımı da son derece dengeli.



Virajların yapısı itibarıyla pist çok teknik ve her arabaya, her pilota hitap eden yönleri var. Sezonun en ilginç virajlarından biri ilk viraj. Yokuş yukarı tırmanırken yaklaşılan ilk virajı görmek imkânsız. Bu kör virajda apeksi ve ideal çizgiyi yakalamanın zorluğu dışında pistin aşırı dalgalı olması da frenlemeyi zorlaştırıyor.

Üçüncü, dördüncü, beşinci ve altıncı virajdan oluşan kombinasyon çok güzel. Tüm takvimde en çok sevdiğim virajlardan olan İngiltere’deki Maggotts ve Becketts virajlarının bir benzeri. Burada birbirini takip eden yüksek süratte yön değişimleri var. Mevcut arabalarla keyifli olduğu kadar pilotun ritim tutması çok önemli, aksi taktirde büyük zaman kayıpları yaşanması muhtemel.

Diğer bir önemli viraj dokuzuncu viraj. Dokuzuncu virajdan çıkıştaki kerb’ler yarattıkları titreşimle arabaları zorluyor. Burada Michael Masi’den bir pist limiti (track limits) kararı görebiliriz.

Pistin en ilginç virajlarından biri de İstanbul Park’taki ünlü 8. virajı andıran 16 – 17 – 18.’nci virajlardan oluşan kombinasyon. Bu kombinasyon aynı İstanbul gibi dört apeksli bir viraj sunuyor. Bu uzun sağ viraj boyunca arabanın ağırlık merkezi sol tarafta olacak ve sol lastikler zorlanacak.

Bazı virajlardaki sosis kerb’ler de pilotların işini zorlaştıran parametrelerden. Bu yüksek kerb’lerin sıklıkla kullanılması dayanıklılık sorunlarına ve zaman kayıplarına neden oluyor.

Pistin tam gaz geçilme oranı %75’e yakın. Motor gücünün önemli olduğu bir pist. Özellikle ilk viraja yaklaşırken tırmanılan eğimde güçlü motorlar avantajlı olacaktır. Hem start anında hem de yarışın genelinde.

İki tane DRS bölgesi var. İlki start düzlüğünde, ikincisi de arka düzlükte. Bolca geçiş göreceğimiz bir yarış olacak. Yanlış hatırlamıyorsam 2019’daki yarışıta 57 geçiş izlemiştik ki bu rakam oldukça yüksek.

Pit yolu çok uzun ve pit sırasındaki zaman kaybı çok. Bu nedenle pilotların tek piti tercih edebileceğini düşünüyorum. Elbette farklı stratejiler olacaktır.

Lastikler

Pirelli buraya C2, C3 ve C4 hamurları getirdi. Her üç sektördeki yanal yükler nedeniyle lastiklerin yıpranmasını bekleyebiliriz. Özellikle sağ virajların zorlayıcı olması nedeniyle sol lastiklerin biraz daha fazla yıpranması bizleri şaşırtmamalı.

Yumuşak lastiklerin yarış için seçenek olmasını beklemiyorum. Orta hamur ve sert hamurdan oluşan tek pit stop stratejisiyle yarışın tamamlanacağını düşünüyorum. Tek belirsizlik beklenen yüksek hava sıcaklıkları. Beklendiği gibi yüksek hava sıcaklıları olursa lastik aşınması artar ve çift pit stop bir opsiyon haline gelir.

Bu hafta sonu lastiklerle ilgili en ilginç durum lastik basınçları. Sezonun en düşük lastik basınçlarını burada göreceğiz. Önler 21,5, arkalar 19 PSI basınca sahip olacak. Bu durum yol tutuşu olumlu etkileyecektir. Aynı zamanda lastik ısıtma sorunu olan takımlara da yardımcı olacaktır.

Zeminin büyük bölümü yeni asfaltlandığı için biraz kaygan olacaktır. Sanırım onu dengelemek için bu basınçlar seçildi.

Ayarlar

Ayar yakalamanın zor olduğu pistlerden biri Austin. Çünkü hem uzun düzlükler var hem de her çeşitten viraj. Biraz yüksek yere basma kuvveti ilk sektördeki yön değişimlerinde ve son sektördeki son dört virajda çok yardım edecektir. Ama aynı zamanda ilk iki sektördeki düzlüklerde zaman kaybına neden olacaktır. Dolayısıyla bıçak sırtı bir durum.

Öte yandan düşük lastik basınçları sayesinde daha iyi yol tutuş yakalanacağı için biraz daha küçük ve/veya yatay ayarlanmış kanatlar görebiliriz.

Kerb’ler genel olarak alçak. Fakat apekslerin ve viraj çıkışındaki kerb’lerin çoğunda sosis kerb’ler var. Pilotlar zaman zaman sosis kerb’leri de kullandıkları için çok sert süspansiyon ayarı yapılması zor.

Bu yüksek kerb’lerin gereğinden sık kullanılmasıysa dayanıklılık sorunlarına ve zaman kayıplarına neden oluyor. Sosis kerb’lere ek olarak dalgalı asfalt da süspansiyon ayarı konusunda takımları zorlayabilir. Pistin bir kısmı zemin dalgalarının engellenmesi için yeniden asfaltlandı. Yeni asfaltın zemini düzeltip düzeltmediğini ve süspansiyonların nasıl ayarlanması gerektiğini ilk antrenmanlarda anlayabileceğiz. Eğer zemin dalgaları devam ederse süspansiyonların biraz yüksek ve yumuşak ayarlanmaları gerekiyor.

İşte bu süspansiyon ayarı Red Bull’u biraz daha zorlayabilir. Red Bull’un, araç tasarım konseptinden maksimumu alabilmesi için arabanın burnunun yere çok yakın olması gerekiyor. Arabanın biraz yüksek ayarlanması gereken yerlerde zorlandıklarını gözlemledim. Bakalım burada da durum böyle mi olacak?

Favoriler

Favorinin kim olduğu konusunda her iki takımın yöneticilerinin de kafaları karışık. Horner, “Mercedes’in biraz daha güçlü olmasını bekliyoruz.” derken bence haklı. Mercedes’in son yarışlardaki ivmesi burada da güçlü olacaklarını gösteriyor. İlk iki sektördeki iki uzun düzlük ve hızlı virajlar Mercedes’in uzmanlık alanı. Üçüncü sektörse biraz daha Red Bull’a hitap ediyor.

Fakat çok da karamsar olmamak lazım. Geçen yarıştan sonra yaptığım değerlendirmede, Mercedes’in iyi olmasından ziyade Red Bull’un ayarları bulamadığına değinmiştim. O nedenle burada biraz daha iyi bir Red Bull görebiliriz. Ama yukarıda da belirttiğim gibi eğer araçlar biraz yüksek ayarlanırsa, Red Bull için bir handikap olabilir. Bekleyip göreceğiz.

Red Bull için umutlu olmamız gereken diğer konu son güncellemelerden bugüne kadar maksimumu alamamış olmaları. Eğer geçtiğimiz süreçte güncelleme paketini daha iyi anladılarsa, daha iyi bir tempo yakalayabilirler.

McLaren – Ferrari savaşında da benzer bir durum görebiliriz. İlk iki sektör biraz daha McLaren’a hitap ederken, son sektör Ferrari’ye daha uygun. Bence Ferrari’nin hibrit kazanımlarını burada daha net görebileceğiz. Türkiye’de start düzlüğü kısa olduğu için elektriksel gücü gerçek anlamda sadece arka düzlükte çağırabildiler. Burada bir tur içinde üç noktada MGU-K kullanılacak. Gerçek gelişmeyi burada göreceğiz. Ben de heyecanla bekliyorum. Sık sık Ferrari’nin arka ışıklarını takip ediyor olacağım. Böylece Ferrari’nin ne zaman pil şarj etme moduna geçtiğini, ne zaman gücü çağırdığını anlayabileceğiz.

Alpine’in zor bir hafta sonu geçirmesini bekliyorum. Alpha Tauri’nin, Alpine’in önünde olmasını beklememiz lazım. Bu pistte Alpha Tauri’ye yüksek motor gücü yardım edecektir. Aston Martin ise burada Alpine’i aynı nedenle, motor gücü nedeniyle biraz daha zorlayabilir.

Williams ve Alfa Romeo sekizincilik için çekişirken Haas kendi evinde yine son sırada olacaktır (Eğer büyük bir güncelleme paketi getirirlerse iş değişir. Ama getireceklerini sanmıyorum.)

Fırat KESKİN