Atalay, ezan sesine Rumca şarkıların karıştığı konusuyla ilgili basına yaptığı açıklamada, camilerdeki frekans sorununun yeni olmadığını, daha önceki yıllarda da benzer olaylar yaşandığını ifade ederek, şunları söyledi: 
''Aslında bu çok anormal birşey de değil. Çünkü belli bir frekans aralığından yayın yaptığımız için bu frekanstan başkaları da yayın yapabilirler. Bizim bu konudaki en büyük sıkıntımız ülkemizin uluslararası alanda tanınıyor olmamasından kaynaklanıyor. Frekansa başkaları girebilir ve yayın yapabilir. Uluslararası bir korumanız yoksa, kabullenmişliğiniz yoksa bir başkasının bu frekanstan yayın yapmasını engelleyebilecek gücünüz yoktur demektir.'' 
 
Frekans girişlerinin, özellikle Rum tarafı ile sınıra yakın camilerde, Lefkoşa'da Selimiye ve Arapahmet Camileri'nde yaşandığını anlatan Atalay, buna karşı gerekli teknolojik önlemlerin alındığını kaydetti. 
 
Ezan okunmaya başladığı anda frekansta Rumca müzik yayınının da başladığını, bunun Rum tarafından kasti yapıldığı yönünde şüpheleri bulunduğunu dile getiren Atalay, ülke çapındaki camilerde benzeri sorunlar yaşadıklarını, ancak yaptıkları çalışmalar ve Türkiye ile temaslarıyla bunları çözdüklerini belirtti. 
 
Atalay, ancak Selimiye ve Arabahmet gibi sınıra yakın camilerde, ezanın okunduğu telsiz frekansına müzik karışması sorununun yakın zamana kadar sürdüğünü söyledi. 
 
Bunlara karşı teknik önlemler aldıklarını ve 2-3 gündür yayınların daha iyi olduğunu anlatan Atalay, frekans sorununda en büyük sıkıntının ülkenin uluslararası tanınmışlığının olmamasından kaynaklandığını kaydetti. 
 
Ezanla birlikte Rumca müzik
''Bu olaya yüzde yüz kasıtlıdır diyemiyoruz'' ifadesini kullanan Atalay, daha önce, Türkiye'den de frekans karışması olduğunu ve o hattaki tüm camilere aynı sesin gittiğini, bunun düzeltildiğini, burada kasıt olmadığını anlattı. 
 
Rum tarafından karışan frekansların böyle olmadığına, frekans karışımının belli camilerde olduğuna işaret eden Atalay, ''bunun bir yayın değil de kasıtlı bir karıştırma olabileceğinden şüphelendiklerini'' söyledi. 
 
Atalay, genel frekans karışması olsa, Lefkoşa'da aynı hatta bulunan camilerde de aynı sesin çıkması gerektiğini kaydetti. 
 
Atalay, merkezi ses sistemlerinin, tüm camilerde sesi kullanma açısından, ezanı düzgün okuyabilecek personel olmamasından dolayı kurulduğunu, uzun vadede gerekli eğitimleri vererek, uygun personeli yetiştirerek merkezi ezan yayınından çıkma projeleri bulunduğunu anlattı. 
 
Ses donanımları konusunda da sıkıntı yaşadıklarını, mevcut sistemin insan sesini aktarmaya müsait olmadığını, hazırladıkları projeyle, 3-4 yıl içerisinde bu sistemi yenileyeceklerini kaydeden Atalay, amaçlarının düzgün ezan sesi yayınlamak olduğunu vurguladı. 
 
Atalay, söz konusu Lefkoşa'daki 2-3 camideki frekans sorununun yeniden başlaması halinde bu camileri merkezi sistemden çıkartarak, ezanı imamlara okutmayı planladıklarını ifade ederek, ''Önce teknoloji yoluyla deneyeceğiz'' dedi. 
 
İnternet üzerinden ezan yayını yapmak konusunda değerlendirmelerinin sürdüğünü de belirten Atalay, ezan okuyacak din görevlilerinin ses eğitimi için de bu konuda uzman enstitülerle işbirliği programı hazırladıklarını söyledi. 
 
Atalay, KKTC genelinde 185 cami olduğunu, 15 kadar camide imam bulunmadığını da sözlerine ekledi.