Türkiye ve ABD’nin üst düzey diplomatik, askeri ve istihbarat yetkilileri, dün Dışişleri Bakanlığı’nda gün boyu süren bir toplantı yaparak, Suriye için “En kötü gün” ve “En iyi gün” senaryolarında atılacak adımları belirledi. Clinton’ın bu ay gerçekleştirdiği İstanbul ziyaretinde gündeme gelen, Türkiye ile ABD arasındaki Operasyonel Mekanizma’nın ilk toplantısı dün Ankara’da yapıldı. Türkiye’den Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi Ünal Çeviköz ile ABD’den Büyükelçi Elizabeth Jones’un başkanlığı altında, iki ülkenin diplomatik, askeri ve istihbarat yetkilileri, dün gün boyu Dışişleri Bakanlığı’nda Suriye mesaisi yaptı.

Geçiş hükümetine destek planı

Toplantıda, Suriye’deki akan kanın ne pahasına olursa olsun durdurulması temel amaç olarak belirlenirken, uluslararası ambargoya rağmen sivil katliamlarını sürdüren Esed’e karşı, gerektiğinde askeri operasyonları da kapsayan ‘Cesur Adımlar’ atılması da kararlaştırıldı. Toplantıda, “En iyi gün” ve “En kötü gün” senaryoları belirlenerek, bu durumlarda şu politikaların izlenmesi gündeme geldi: Suriye için “En iyi gün” senaryosu, Esed’ın istifa ederek, iktidardan çekilmesi olarak ifade edildi. “Suriye’nin geleceğini, Suriye halkının kendisinin belirleyeceği” ve tüm kesimlerin eşit vatandaşlık haklarından yararlanmasının öneminde uzlaşılan toplantıda, Esed sonrası demokratik bir “Geçici Geçiş Hükümeti”nin kurulması ve demokrasiye giden yolda, Geçiş hükümetine verilecek destek ve mesajlar da belirlendi.

PKK için Barzani ile görüşülecek

Görüşmenin önemli bir bölümünü ise, Türkiye sınırına yuvalanan PKK terör örgütü oluşturdu. ‘İşbirliğinin artırılması’ ve iki ülke arasında gerekirse PYD’ye karşı da bir mekanizmanın kurulmasının da gündeme toplantıda, ABD tarafı, konuyu Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani ile de görüşeceklerini söyledi.

TAMPON BÖLGE VE ASKERİ SEÇENEK İHTİMALİ

Toplantıda, “En kötü gün senaryoları” da masaya yatırıldı. En kötü senaryo Esed’in Suriye muhalefetine karşı kimyasal silah kullanması ve Suriye’den başlayıp, tüm bölgeye yayılacak bir mezhep savaşı olarak belirlendi. Esed’in kimyasal veya biyolojik silah kullanması durumunda, Suriye’ye askeri yanıt verme seçeneği üzerinde beyin fırtınası yapıldı. Esed’in sivillere yönelik katliamlarını sürdürmesi, büyük göç dalgalarının oluşması, mevcut şiddetin mezhep savaşı haline dönüşmesi gibi durumlarda, iki ülke, asker ve istihbarat konusunda operasyonel planlamalara hız verme kararı aldı. Türkiye’nin, son ana kadar mesafeli yaklaştığı “Tampon Bölge” kararının çıkarılması için BM’ye başvurulmasından, uçuşa yasak bölge kararı hatta, askeri müdahaleye kadar her türlü seçenek masaya yatırıldı. Tahran Yönetimi’nin açık ve el altından verdiği desteğin kesilmesiyle, Esed’in iktidardan daha erken bir şekilde gitmesinin yolu açılacağı belirlendi.