Esad, babasının izinde. ‘Bu devam etsin’ diyemeyiz. Vicdani görevimizi yerine getireceğiz” dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Güney Afrika Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Motlanthe, başbaşa ve heyetler arası görüşmelerden sonra ortak bir basın toplantısı düzenledi.

Burada gazetecilerin sorularını cevaplayan Başbakan Erdoğan önemli mesajlar verdi. İşte Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:

Saldırılarda ciddi ölümler var

BM Güvenlik Konseyi’nde bir metin oylanacak. Doğrusu ben bu metni, Suriye ile ilgili önemli bir uyarı metni olarak görüyorum. Ve bu hafta sonu veya hafta başı ülkemize gelen Suriyeli, gelmiş olan Suriyeli kardeşlerimiz var. Bizde şu anda misafirler. Yaklaşık 7 bin 500 civarında...

Bizdeki şu anda hazırlanmış kamplarda kalıyorlar. Kendilerini ziyaret edeceğim, kendileriyle görüşeceğim, Türkiye olarak değerlendirmesini yapıp, bizler bir açıklamada bulunacağız. Zira Suriye’deki gelişmelere çok daha fazla seyirci kalamayız. Mağdur, mazlum, savunmasız insanlara karşı burada ciddi ölümler var. ‘Bunlar devam etsin’ diyemeyiz. Bunlara karşı bizler, insani ve vicdani görevimizi yerine getirmek durumundayız. Hatay kampını ziyaretten sonra değerlendirmemizi yapıp ondan sonra da açıklamalarımızı yapacağız.

Esad babasının yaptığını yapıyor

En keskin buradaki benim bu yorumdan öte bir şey artık, tespitimdir; güvenlik güçlerinin savunmasız insanlara karşı yapmış olduğu bu ölümlerin, bu saldırıların hiçbir insani açıklaması olamaz. Vicdani açıklaması olamaz. Bunları Sayın Esad ile çok konuştuk. demokrasiye geçiş süreciyle ilgili çok bu konuda görüşmelerimiz oldu. Aslında dostluğumuz, arkadaşlığımız çok çok ileri olan bir anlayışımız vardı. Ama biz, dostluğumuzu, arkadaşlığımızı ilkeler üzerinden sürdürmeliyiz. Eğer bu ilkeler çiğnenirse, bu ilkeler bir kenara bırakılırsa o zaman biz, dost olan arkadaşı da bir kenara bırakırız. Çünkü bizim için aslolan Suriye’nin halkıdır, Suriye’nin kendisidir. Orada, özgürlükler hiçe sayılmıştır. Yaklaşık 40 yıl olağanüstü hal orada vardı. Şu anda ‘olağanüstü hali kaldırdım’ diyor. ‘olağanüstü kaldırdım diyen bir cumhurbaşkanı Lazkiye şehrini denizden bombalıyor. Geçmişte, babasının Hama’da, Humus’ta yaptığı o zamanki ölümler, şimdi aynen bakıyorsunuz ki yeniden gündeme geliyor. Biz, bunları hiç beklemiyorduk. Ama ne yazık ki böyle bir gidiş, 910 kilometre sınırı olan bir Türkiye’yi ciddi manada üzmüştür, çünkü akrabalık bağlarımız var. Bu ifadelerimiz bir çıkar ilişkisine asla dayalı değildir. İnsani duygulardır, vicdani duygulardır.

İsrail dışında herkese uygulanıyor

BM Genel Kurulu’ndan yaptırım gücü olan kararların çıkması bazı ülkelere göre ne yazık ki değişiyor. Örneğin, İsrail’e bu tür yaptırımlar kararlar çıkmış olmasına rağmen uygulanmıyor.

İşte BM Güvenlik Konseyi 89 karar alıyor İsrail’e uygulanmıyor. Genel Kurul’dan 247 tane karar çıkıyor uygulanmıyor. Ama öbür taraftan İran’a, Sudan’a bu tür kararları uyguluyorlar, Filistin’e uyguluyorlar. Bunlar tabii ne yazık ki bizleri dünya barışı için adalet bekleyen bizleri üzüyor.

Temenni ederiz ki bunlar bu şekilde devam etmez. Suriye ile ilgili bir yaptırım noktasında bir tasarı oylanacak, bu bir uyarı nitelikli tasarı diye düşünüyoruz. Temenni ederiz ki buradan olumlu bir karar çıkar ve bu konuda da gerekli olan adımları hep birlikte atarız.

Kıbrıs konusu da gündeme geldi

Güney Afrika Cumhuriyeti’nin Afrika’da çok önemli bir yeri ve stratejik bir konumu bulunuyor.

BM Güvenlik Konseyinde geçici üye olarak görevde oluşu, bu süreç içindeki önemini giderek artırıyor. İnanıyorum ki birlikte yapabileceğimiz çok şeyler var. Gerek İsrail, Filistin konusunda, gerek Sudan’daki gelişmeler konusunda. Gerek Somali konusunda bütün bunları ile alma fırsatını bulduk, Kıbrıs’taki gelişmeleri değerlendirme fırsatını bulduk. Burada iki önemli anlaşmaya imzayı attık. Bu anlaşmalar dilerim ki en kısa zamanda yeni anlaşmaların da önünü açsın. Tabii özellikle en kısa zamanda karma ekonomik konsey toplantısını Türkiye’de yapmayı... İlgili bakan arkadaşlarımızın kararlaştırması suretiyle gerçekleştirmek istiyoruz.

SURİYE SINIRINDA TATBİKAT Genelkurmay Başkanlığı, Türk Silahlı Kuvvetlerinin 2011 yılı planlı tatbikatlarından olan ‘’Yıldırım-2011’’ seferberlik tatbikatı, Kara Kuvvetleri Komutanlığının İskenderun’daki 39’uncu Mekanize Piyade Tugay Komutanlığında yapılacağını açıkladı.

Açıklamada, 5-13 Ekim 2011 tarihleri arasındaki tatbikatta, seferberlik sisteminin denenmesi, tatbikata katılacak yedek personelin sefer görevlerine yönelik eğitilmesi, seferde kullanacağı silah, teçhizat, araç ve malzemeye intibakları, seferberlik ve savaş halinde bakanlıklar, kamu kurum ve kuruluşları ile silahlı kuvvetler arasında yürütülecek müşterek faaliyetlerin denenmesinin amaçlandığı belirtildi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi vakıftan böyle bir kredi almadı

DUFNER: KREDİ VERMİYORUZ

Almanya’da bazı gazeteler, Başbakan Erdoğan’ın Alman vakıflarının PKK’ya yardım etmesi ile ilgili açıklamalarına yer verdi. Tagesspiegel ve Süddeusche Zeitung gazeteleri “Erdoğan Berlin’i PKK’ya yardım etmekle suçluyor” başlığıyla verdikleri haberlerde Heinrich Böll Vakfı’ndan Ulrike Dufner’in, “Alman vakıfları prensip olarak kredi vermiyor. Alman vakıfları kredi veremez ve saydamdır” görüşlerine yer verdi.

EROĞLU: TERÖR ONLARI VURUR

Öte yandan Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Alman vakıflarının teröre destek verdiği iddialarıyla ilgili, “Bazı ülkeler teröre destek vermektedir. Bu desteklerin kesilmesi lazım. Eğer bu destek kesilmezse gün gelir, o terör kendilerini vurur. Alman vakıflarına parayı Alman Kalkınma Bankası’nın verdiği yönündeki iddialarla ilgili bir bilgim yok. ‘Bu parayı da en çok çevre kurumları kullanıyor’ şeklindeki iddialara gelince. Ben Çevre ve Orman Bakanı iken o şekilde bizim şeyimizde değildi. Belediyelerle birlikte görüşülüyordu. Bizim o konuda bir işimiz olmadı” diye konuştu.

TOPBAŞ: BİR ANLAŞMAMIZ YOK

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da, bir gazetecinin, “Türkiye Belediyeler Birliği’nin Alman Vakıfları ile anlaşmada olduğuyla ilgili haberler var’’ sorusuna, “Türkiye Belediyeler Birliği Başkanıyım. Akçeli anlaşmaları yok. Burada birtakım fonlar, kaynak edinmek şeklinde belediyemizin bir anlaşması yok. Benden önceki dönemde, bir eğitim çalışmasıyla ilgili çalışma yapılmış. Protokol çerçevesinde sadece eğitim finanse edilmiş. Aytaç Durak dönemini kastediyorum. Bizim böyle bir anlaşmamız, kredi aldığımız yok. CHP’nin bizi işaret etmesine çok üzüldüm” cevabı verdi.
star