Konya'nın Seydişehir Lisesi'nden iki öğrencinin TÜBİTAK için hazırladığı sosyoloji projesinde, kahvehaneye giden erkeklerin burada kendilerini daha huzurlu hissettiği ortaya çıktı.

TÜBİTAK Proje Yarışması'na Seydişehir Lisesi adına katılan öğrenciler Emine Gıynaş ve Derya Sarıkır, ''Erkeklerde Kahvehane Alışkanlığının Nedenleri ve Aile Kurumuna Verdiği Zararların İncelenmesi'' sosyoloji projesiyle dikkati çekti. Akdeniz Üniversitesi Yerleşkesi içindeki Olbia Kültür Salonu'nda projelerini sergileyen öğrencilerden Emine Gıynaş, gazetecilere yaptığı açıklamada, erkeklerin kahvehaneye gitme alışkanlığının aile kurumuna ve çocuklarına verdiği zararı incelemeyi amaçladıklarını söyledi.

Seydişehir Milli Eğitim Müdürlüğünün izniyle başladıkları projede, ilçedeki kahvehanelere giderek anket uyguladıklarını anlatan Gıynaş, araştırma çerçevesinde 104 erkek ve 98 kadına kahvehane alışkanlığına ilişkin sorular yönelttiklerini kaydetti.

Gıynaş, yaptıkları araştırmada Osmanlı İmparatorluğu döneminde kahvehanelerin kamusal yaşamın önemli bir kısmını oluşturduğunu vurguladı.

Araştırmalarında Osmanlı dönemindeki kahvehanelerin karşılıklı fikir alışverişinde bulunulan, bir çeşit eğitim kurumu gibi kullanıldığına değinen Emine Gıynaş, ''Kahvehane kültürü, Türk insanının günlük yaşamında önemli bir yer tutardı. Ancak günümüzde işsiz ve emekli kişilerin uğrak yeri haline geldi ve işlevsel olarak şekil değiştirdi. Artık kahvehaneler, işsizlerin, boş yere vakit harcayanların, emeklilerin, eşinden kurtulmak isteyen erkeklerin sığınma evleri haline geldi'' diye konuştu.

''KAHVEHANEYE AYRILAN ZAMAN AİLEDEN ÇALINIYOR''
Emine Gıynaş, ankete katılan erkeklerin yüzde 67,3'ünün kahvehaneye sık gittiğini bildirdiğini, yüzde 30,7'sinin de düzenli bir işi olmadığı için kahvehaneye gittiğini söylediğini belirtti.

Kahvehanelerin, erkeklerin aileleriyle olan ilişkilerini olumsuz etkilediğinin de ortaya çıktığını kaydeden Gıynaş, ankete katılan erkeklerin yüzde 69'unun kahvehaneye ayırdığı zamanı ailesinden çaldığının farkında olduğunu vurguladı.

Emine Gıynaş, ''Erkeklerin yüzde 41,3'ü kahvehaneye gittiği için eşiyle, yüzde 25,9'u ise çocuklarıyla tartışıyor. Erkeklerin yüzde 7,6'sı kahvehane yüzünden eşiyle ayrılık yaşamış. Ankete katılan erkeklerin yüzde 27,8'i ise kendini kahvehanede evden daha huzurlu hissediyor. Yani kahvehaneye giden her dört erkekten biri kahvehanede kendini daha huzurlu hissediyor'' dedi.

Ankete katılanların yüzde 9,6'sının daha önce suç işlediğini, yüzde 20,1'inin ise suç işlemesinde kahvehanedeki arkadaş çevresinin etkili olduğunu ifade ettiğini kaydeden Gıynaş, ankete katılanların yüzde 33,6'sının ise kahvehane ortamının suç oranını artırdığını düşündüğünü savundu.

''KAHVEHANEYE GİTSİN AMA ERKEN GELSİN''
Emine Gıynaş, eşleri kahvehaneye giden kadınlara da anket uyguladıklarını, kadınların yüzde 59,1'inin eşinin kahvehaneye gitmesinden rahatsız olduğunu söylediğini bildirdi.

Kadınların yüzde 94,8'inin eşinin kahvehaneye gitmeyip kendisiyle sohbet etmesini istediğini belirten Gıynaş, ''Ancak kadınlar temizlik yaparken eşlerinin evde olmasını istemiyor. Kadınların yüzde 70,4'ü temizlik yaparken eşinin kahvehaneye gitmesini istiyor. Ayrıca ankete katılan kadınların yüzde 45,9'u özellikle temizlik yapılırken eşinin ayakaltında dolaşmayıp kahvehaneye gitmesini tercih ediyor'' dedi.

Ankete katılan kadınların ifadelerindeki diğer bir çelişkinin de kahvehaneden dönüş zamanına ilişkin olduğuna değinen Emine Gıynaş, ankete katılan kadınların temizlik yaparken erkeklerin kahvehanede olmasını tercih etmesine rağmen, yüzde 67'3'ünün eşinin kahvehaneden geç geldiğini düşündüğünü söyledi.

Emine Gıynaş, kadınların yüzde 20,4'ünün eşinin yerinde olması halinde kahvehaneye gideceğini ifade ettiğini, yüzde 12,2'sinin ise kadınlara yönelik kahvehane açılmasını istediğini vurguladı.

Gazeteport