DÜNYA ÇAPINDA PROJELER

“Bize durmak yakışmaz. Biz hep çalışıyoruz, çalıştık, çalışacağız... Yüksek hızlı trenlerimiz artık Pendik'te durmayacak, Küçükçekmece'ye kadar gelecek. Londra'dan yola çıkan bir tren bu hat ile Asya kıtasına geçecek. Oradan Kars-Tiflis-Bakü aracılığıyla Pekin'e kadar gidecek. Çünkü Türkiye dünya çapında projelere imza atan bir ülkedir. Çünkü Türkiye dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline gelmeyi hedeflemiş bir ülkedir.

Dün 2018 yılı büyüme rakamımız açıklandı. Değerli kardeşlerim 2018'in büyümesi 2.6. Devamlı bu istikrarı sürdürüyoruz, sürdüreceğiz. Özellikle 15 Temmuz sonrası üzerimize öyle geldiler ki, tarih bugünleri yazdığında gelecek nesiller yaşadıklarımızı daha iyi anlayacaklar. Geçtiğimiz ağustos ayında doğrudan ekonomimize yönelik döviz, faiz, enflasyon şer üçgeninde bir saldırıya daha maruz kaldık. Bu saldırıyı da aldığımız tedbirlerle kısa sürede bertaraf ettik. Bir eksi büyüme oldu ama ortalama 2.6.

MERKEZ BANKASI REZERVİ

Bunlarla beraber aynı dönemde bir ara 80 milyar dolar sınırına kadar gerileyen Merkez Bankası rezervimizi de yeniden 100 milyar doların üzerine çıkarttık. Uluslararası doğrudan yatırımlar 13.2 milyar doları buldu. Cari açığımız bir önceki yılın yarısının bile altına düştü. 21.6 milyar dolara indi. Enerji ve altın gibi zaten elimizde olmayan iki kalemi çıkarttığımızda geçen yıl cari hesabımız 24 milyar dolara yakın fazla verdi. Hem bu yılın hem de bundan sonraki yılların büyüme rakamlarının öngörülenlerin çok üzerinde çıkacağına inanıyorum.

IMF'YE SİZ GİTTİNİZ, SİZ

Her sıkıntıda ülkemize IMF'yi adres gösterenlere, CHP'ye sesleniyorum. Ne diyor; 'Bunlar şimdi IMF'ye gider'. IMF'ye siz gittiniz siz. Biz geldiğimizde IMF'yi kucağımızda bulduk. CHP sizin tarihiniz borçlarla dolu. Kulluk, kölelikle dolu. Bizde böyle bir şey yok. Biz dik durduk. Bugünlere öyle geldik.

İHA İÇİN RİCADA BULUNUYORDUM

Görüldüğü gibi ne yaparlarsa yapsınlar Türkiye'ye ne siyasette, ne ekonomide ne de savunmada diz çöktüremiyorlar. Geldiğimizde milli savunmada yerlilik oranı yüzde 20'ydi. Şimdi yüzde 65. İnsansız hava aracı almak için ben ABD başkanlarına ricada bulunuyordum ama 'Kongre müsaade etmiyor' diyorlardı. Ne oldu. Şimdi insansız hava aracını biz üretiyor muyuz, silahlı insansız hava aracını biz üretiyor muyuz? Şimdi üçüncü perde geliyor. Daha büyüğünü de biz üreteceğiz inşallah.

ÖMRÜMÜZÜ BU ŞEHRE VAKFETTİK

Biz bu şehir için 40 yıldır gece-gündüz çalıştık, çalışıyoruz. Ömrümüzü bu şehre vakfettik. İnşallah bu şehirde doğmak da, yaşamak da, hatta ölmek de mutluluk sebebidir. Rabbime bana bu şehirde doğma, ona hizmet etme, onunla birlikte yol yürüme imkânı verdiği için sonsuz hamd ediyorum.”

BU İTTİFAKTA KİMLER YOK Kİ

CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan, dün konuşmalarında başta CHP olmak üzere millet ittifakında yer alan partilere şu sözlerle yüklendi:

YENİ FİGÜRANLARLA SAHNEYE ÇIKTILAR

“31 Mart seçimleri için Türkiye genelinde yeni bir oyun oynanıyor. 24 Haziran seçimlerinde birçok oyun denediler. Başarılı olamadılar. Şimdi yeni figüranlar ekleyerek, tekrar sahneye çıktılar. 24 Haziran öncesinde, milletvekili borsasıyla kurulan yıkım ittifakını, bu seçimde biraz daha genişlettiler. Baktılar 3 kafadar, AK Parti ve cumhur ittifakının bileğini bükemiyor, 31 Mart'ın arifesinde ittifaka yeni ortaklar, yeni üyeler buldular. Bu ittifakta kimler yok ki, bölücü örgütün güdümündeki parti var. 'Devletiniz teröristtir' diyen il başkanları var. İmralı'daki bebek katilinin heykelini dikmeye niyetlenen gafiller var. PKK paçavraları önünde poz verenler var. Bay Kemal Almanya'ya terör örgütünün paçavrasıyla poz veren kadınla poz verdi.

Cumhuriyet mitinglerinde darbe çağrısı yapan cuntacılar var. Bu şehrin duvarlarına, 'Zulüm 1453'te başladı' yazan çapulcular var. İstanbul'un göbeğinde Ezan-ı Muhammedi'yi ıslıklayan edepsizler var. Benim bayrağımı yakanlarla bunlar el ele kol kola dolaşıyor. Kim o? Bay Kemal. Kim o? CHP. Kim o? Buranın belediye başkanı. Şimdi İstanbul'a büyükşehir belediye başkan adayı olmuş. Bunlar sirk cambazı, sirk.

TAVŞAN ORTAKTAN SES ÇIKMIYOR

CHP, sözde İYİ Parti, HDP, cumhur ittifakının karşısındalar. Bu adam, Sezai Temelli denilen 'temelsiz' adam, Kürt de değil. Ama benim Kürt kardeşlerimi istismar ediyor. Bay Kemal'in vitrindeki ortağı, yani tavşan ortağı da sözde İYİ Parti ama asıl ortağı, asıl gözbebeği Kandil'in güdümündeki parti. İttifakın kimi hedef alacağına, kime saldıracağına, hangi ilde kime oy vereceğine, meclis üyesi adaylarının kim olacağına onlar karar veriyor.

CHP'nin adaylarının olduğu listelerde HDP'nin adayı var mı? Var. Gizli saklı bunlar oraya sızdırıldı. İYİ Parti'nin olduğu yerde yok mu? Var. Kime yutturuyorsunuz. Bir aydır eşbaşkanlar, Türkiye'nin toprak bütünlüğünü yok sayıyor. Ama ne tavşan ortak ne de CHP gıkını çıkarmıyor. Her gün bize saldıran tavşan ortaktan ses çıkmıyor. CHP'nin belediye başkan adayları Kuran-ı Kerim'le, cuma salasıyla dalga geçiyor. Bize her gün iftira atan tavşan ortak tepki göstermiyor.

BAY TEMEL KİMİ UYUTUYORSUN

Hanımefendi, hem 'milliyim' diyeceksin hem benim bayrağımı yakanlarla beraber olacaksın. Bay Temel ben böyleyim, şöyleyim diyeceksin. Bayrağımızı yakanlarla beraber olacaksın. Bir de yalan söyleyeceksin. Biz hiçbir ittifakın içerisinde yokuz. Kimi uyutuyorsun kimi? Sen öyle söylerken senin Adıyaman'daki adayın farklı söylüyor.”

BİNALİ BEY ÜLKEMİZİN MARKASIDIR

ERDOĞAN, Beylikdüzü'ndeki mitinginde 31 Mart'ta ilçede yeni bir zafer beklediğini söyledi: “İstanbul'un Büyükşehir belediye başkan adayı, buranın eski ilçe belediye başkanıymış. Bize işin ehli lazım. Dikkat edin İstanbul'a belediye başkanı seçiyoruz. Sıradan bir yer değil. Maalesef son 5 senede ilçemiz her ne kadar kamu yatırımları, büyükşehir noktasında gereken hizmeti alsa da ilçe belediyesinde sınıfta kaldı. İstanbul'un diğer ilçeleri birbiriyle yarışırken, Beylikdüzü ne yazık ki irtifa kaybetti. (AK Parti olarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na Binali Yıldırım'ı aday gösterdiklerini hatırlatarak) Rastgele değil. İstanbul'a büyükşehir belediye başkanı olduğum zaman, benim deniz otobüslerimde genel müdürümdü. Daha sonra parlamentoya geçince Binali Bey'le beraber, o da milletvekili olarak yanımdaydı. Ne yaptık? Ulaştırma Bakanı. Daha sonra Başbakan, daha sonra TBMM Başkanı yaptık. Şimdi de İstanbul'a o kadar önem veriyoruz ki İstanbul'a büyükşehir belediye başkan adayı yaptık. İstiyorum ki İstanbul kendisine layık, böyle bir belediye başkanı ile ben de Ankara'da Cumhurbaşkanı olarak 4.5 senedir işbaşındayım, 5 sene de onlar burada. Binali Bey ve öbür tarafta Mustafa Necati Işık kardeşim, hep beraber, hem dinamik, hem tecrübe el ele vereceğiz, Beylikdüzü'nü de İstanbul'u da uçuracağız. Kendisi tecrübe demektir, hizmet demektir, yatırım demektir. Bu marka, muhabbet, samimiyet, özveri demektir. Binali Yıldırım her türlü zorluğa çözüm üretebilme iradesi demektir. Senelerdir beraber olduğumuz yol arkadaşlığı, dava arkadaşlığı yaptığımız Binali Bey, bugün eser siyasetinde ülkemizin markasıdır. Şu an buradan çıkan zatın, marka olarak nesi var? Hiç. İstanbul'a belediye başkanı seçeceğiz dikkat edin, Çatladıkapı'ya değil.”