ERDOĞAN’A İHANET MESELESİ

Bir partiyi ya da lideri yok etmek istiyorsanız onu seven halkı ondan nefret eder hale getirmeniz gerekiyor.

Son 5 yıldır Ak Parti içerisinde mevkiini makamını kaybetmiş ya da Türkiye’nin gelişmesini hazmedemeyen birtakım odaklar belirli noktalardaki imkân ve yetkilerini zulüm aracı olarak kullanarak Ak Parti ve reise gönülden bağlı kimseleri Ak Partiye düşman hale getirmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Bunlarla ilgili birkaç örnek vermek istiyorum. Şöyle ki;

Geçen gün S.S. isimli bir kardeşimiz ziyaretime geldi. Kendisi Ak Parti delegesi ve ben artık Ak partili değilim diye söze başladı, oldukça öfkeliydi. Kendisine bir çay ikram edip sakinleştirdikten sonra konuyu anlatmasını istedim. Bana 2013 yılında evlendiği eşinin 2 ay boyunca bir mobilya mağazasında çalıştığını, sonra işten ayrıldığını, 2014 yılında ise eşiyle yaşadığı bazı sıkıntılar sebebi ile eşinden ayrıldığını, sonrasında başka bir bayanla evlenip 2 çocuk sahibi olduğunu, geçen ay kendi kurumu tarafından gelen bir yazıda hakkında soruşturma açıldığını, BOŞANDIĞI EŞİNİN SONRADAN HAKKINDA FETÖDEN DAVA AÇILAN ÇALIŞTIĞI FİRMASINDA 16 YIL ÖNCE 2 AY ÇALIŞTIĞI İÇİN SORUŞTURMA AÇILDIĞINI ÖĞRENİNCE BEYNİNDEN VURULMUŞA DÖNMÜŞ. Diyor ki; beni vatan hainliği ile suçlayanlar benim 17 yıldır Ak Partili olduğumu ve bu partiye hizmet ettiğimi bilmiyorlar mı? Sülalemde FETÖ’nün emaresi bile yokken, beni bu kadar akıl dışı bir olaydan dolayı nasıl sorumlu tutarlar.

              Ben de inanamadım başka bir şey olup olmadığını sorduğumda, bundan başka hiçbir şey olmadığını söyledi. Çok şaşırdım. Durum bu ise o zaman gerçekten insanları Ak Parti’ye ve reise karşı kışkırtmak için ciddi bir oyun oynanıyor demektir. Bunun ise sonu pek hayırlı değil. Bu tarz işlem ve eylemlerle vatandaş hakkında akla mantığa uymayan meseleler ile ilgili soruşturma açanlar bence bir gözden geçirilmeli ve asıl onların geçmişleri veya neye hizmet ettikleri araştırılmalı.

              Yine devlet kurumlarında İş ve İşçi Bulma Kurumu’ndan gönderilen bir takım personelin çalıştıkları kurumda görevlerini hakkıyla ifa etmedikleri ve bu konuda uyarıldıklarında siz bize karışamazsınız bizim arkamızda Ak Parti var demeleri ve bu sebeple de kurum idarecilerinin buna sessiz kaldığı bilgisi tarafımıza ulaşmış bulunmakta. Kurum amirlerine söyleyeceğim şudur; ekmeğe ihtiyacı olduğu için gelip de o ekmeğe ihanet edenin arkasında Ak Parti durmaz ve durmayacaktır. Duran biri varsa o zaten Ak Partili değil Ak Parti’nin düşmanıdır. Dolayısıyla bu konuda Genel Merkezin gerekeni yapacağından kimsenin kuşkusu olmasın.

ÇERÇİOĞLU-SAVAŞ MESELESİ

              Beyler bayanlar seçim bitti. 5 sene boyunca şehrimizi yönetecekler belirlendi. Bu saatten sonra kırmak, incitmek kimseye hiçbir şey kazandırmaz. Unutmayın ki hayatta her şey olabilirsiniz; milletvekili, bakan, belediye başkanı, başbakan, hatta cumhurbaşkanı.

              Size desem ki Türkiye’nin 4. veya 5. Cumhurbaşkanının adı neydi, çok eminim pek çoğunuz ya bilmeyecek ya da hatırlayamayacak. Dolayısıyla neymiş Türkiye’nin en büyük mevkisi olan Cumhurbaşkanlığı makamına erişmiş kişiler bile, elli sene sonra hatırlanamayabiliyor. Dolayısıyla eğer bu mevkiler size ölümsüzlük getirsin istiyorsanız o mevkilerde bulunduğunuz süre boyunca dikkat etmeniz gerekenler;

-Adil olun,

-İyi olun,

-Ben demeyin,

-Kindar olmayın,

-Size başkalarını kötüleyenlerin, sizi de başkalarına kötülediklerini unutmayın.

-Sadece kendi partinizin ya da parti üyelerinizin değil tüm şehrin veya memleketin başkanı veya vekili olun   

-Ehil insanların bilgi ve tecrübelerinden istifade edin, örneğin ben büyükşehir belediye başkanı olsaydım hangi projeleri hayata geçirecektiysem hepsini Özlem Başkan ile paylaşmaya hazırım. Zira önemli olan yaşadığımız şehrin ileriye gitmesi yapılacak işin altında ha Rıdvan yazmış ha Özlem yazmış ha CHP yazmış ha Ak Parti yazmış ne fark eder ki? Yeter ki yapılsın.

Bir cenazeye ya da düğüne giderken diyor muyuz bu hangi partiden?  Bu halkın sağduyulu iyi niyetli ve samimi insanlara ihtiyacı var. Özünde herkes insan, siyasetin insanları yıprattığı doğru, bir tarafta haksız olarak size saldıranlar, bir tarafta menfaatperestler, bir tarafta insanların sonu gelmeyen istekleri… Hakikaten kolay iş değil siyaset. Bu yüzden bizim de vatandaş olarak, kanaat önderleri olarak siyasetçileri eleştirip onları kötülemek yerine onların Kamu adına hareket ettiklerini, ailelerinden, kendi yaşantılarından, uykularından, çocuklarından vazgeçerek insanlara hizmet etmeye çalıştıklarını görmemiz ve işlerini kolaylaştırmamız gerekiyor.

Meclis toplantılarında gelen konularda x partisinden geliyorsa red edelim, y partisinden geliyorsa kabul edelim doğru bir yaklaşım değil. Kimden gelirse gelsin iyi ve doğru ise kabul edelim, kötü ve çirkin ise reddedelim.

Rabbim iyi ve doğru işlerinizde hepinizin, hepimizin yardımcısı olsun…

Aydınpost ANDROID'de TIKLA YÜKLE! Aydınpost APPSTORE'da TIKLA YÜKLE!