Günlük yaşamımızda en sık gördüğümüz, duyduğumuz ve yaşadığımız sıkıntılardan biridir bel ağrısı. Hergün son derece normal bir yaşam alışkanlığıymışcasına belini tutarak, ovalayarak ortalıkta dolaşan birilerini daha sık görür olduk. Aslında algıda seçicilik ile eğer biz de bel ağrısı ile tanışmışsak etrafımızda bu sıkıntıyla mücadele eden kişileri daha kolaylıkla farkedebilir hale geliyoruz.

Peki neden bel ağrıları her geçen gün artıyor?

Hele hele gencecik bedenler neden bel ağrısıyla tanışıyor hayatlarının daha baharında oldukları halde?

Yanlış giden birşeyler var...

Nedir? Medeni hayatın getirdiği hareketsizlik nedeniyle yürüyüş yapıyorum sabahları erkenden sahilde diyor biri...Ama bel ağrılarımın artması bir yana, her yürüyüş sonrasında bacaklarımın önlerinde de ağrılar oluyor.. Veya diz ağrılarım da başladı diyor bir diğeri.

Hareket etmek diye basitce salık verdiğimiz aktivitede en kolay olan uygulama yürüyüş yapmak. Bazan spor adı altında bunu koşuya çeviriverenler, haftada bir halı saha maçı yapanlar da cabası. Ah yemek sonrasıya 40 dakika yat, ya kırk adım at diyen bir grup daha var ki, yemekten sonra yapılan egzersizle arabaya konan benzinin hemen yakılabilmesi gibi, içeriye giren gıdanın hemen enerjiyle harcanabileceğini düşünen ve bunu sağlık adına yaparken kalbini nasıl yorduğunu ve tansiyonnunu nasıl zorladığını bilmeyenlere deulaşmak istiyorum.

Belli kurallar içinde bir sıralama yapmak oldukça uzun olacaksa da ayrıntıları yorumlarda ekleme yaparak şekillendirmek üzere sabah kalktığımız andan itibaren belimize ve bedenimizdeki belli önemli noktalara nasıl zarar verdiğmize bir bakalım mı? Sabah kalktığımız an mı?

Hayır... Gece yatışımızdan itibaren...

Öncelikle NEFES ALMAYI bilmediğimizi kabulle başlayıp bu konuya mim koyuyorum ki özel bir makale onumuz olacaktır.

Yanlış nefes ile gücünü ve kontrolünü kaybettiğimiz diyaframımızın karın kaslarımızın güçlenmesi üzerine olabilecek desteğini kaybettiğimiz geçeğinden oluşan bir eksi skaladan başlayarak geceden itibaren ilerleyelim.

Öncelikle yatak seçimimizin ne kadar doğru olduğu veya olmadığı konusu var. Yastık kullanımımızın ne kadar ergonomimizi detekleyebildiği... Yatakta yüzükoyun yatıyorsak bel ağrılarını davet etmeye zaten başlamışızdır çünkübel lordozumuz, yüzükoyun yatış ile biraz daha çukurlaşacak ve omurlarımız arasındaki basınçartışı ağrılarımızı çağıracaktır. Çözüm yüzükoyun yatışlarda göbek deliğimizi kapatacak şekilde karnımızın altına bir yastık koymak olabilir. (Bu yazı güneşlenirken de yüzükoyun yatışımızda uygulamamız gereken bir püf noktasıdır)

Yan yatıyorsak, zayıf karın kasları, üstteki dizimizin yatağa doğru eğimi ile dönen pelvis ve günün stresi altında kasılmış olan omurgamız çamaşır sıkılır bir formda burulacaktır tam da bel omurları hizasından.. Çözüm bacak arasına alacağımız bir yastık ve çok göbekliysek karnımız ile yatak arasına sıkıştıracağımız katlanmış bir tişort olabilir.

Yataktan kalkarkenki dikkatsizlik ile yatar halden birden dikilmek... Çözüm önce yan dönüp, üstteki elden yatağa dayanarak destek alarak yavaşça kalkmaktır. Daha püf noktaları da var elbette. Dedim ya... Yorum kısmında görüşürüz:)

Yataktan kalktık... Galoş terlik misali dümdüz terlikleri ayağımıza giyip banyoya gittik... O şekilde bir terlik ile bel omurlarına binen yük eşliğinde lavaboya eğilip yüzümüzü yıkadık..Ve elbette gevşek karnımızın aşağı çektiği belimizle bir de aniden doğrulduk veya doğrulmaya çalıştık...

Sonra mutfağa gidip iki ayağımız üzerinde ve gene o terliklerle kahvaltımızı hazırladık.. İki ayak yanyana , aralık veya kapalı dururken ve zayıf karın kasları sözkonusu ise bir de dümdüz terlikler veya 5 cm den yüksek terlikler varsa ayaklarımızda, bel ağrımız biraz daha kendine ortam bulmaya başladı... Çözüm, ayak burnu ile toğuğu arasında minimum 2,5 cm maksimum 5 cm yükseklik farkı sağlayan ortopedik terlik giymek, ve ayakta uzun süreli duruşlarda dönüşümlü olarak tek ayağımızın altına yaklaşık 15-20 cm yüksekliğinde bir blok koymak.

Sonra giyindik ve gene yanlış ayakkabı muhtemelenseçmiş olarak ki bu anımlarda ya dümdüz bir babet ya da 5 cm den çok daha yüksek bir ayakkabı, erkeklerde ise spor bir ortamda çalışmaktalar ise yat ayakkabısı tarzında dümdüz yakkabılar, gençlerde ise moda olan bazı spor ayakkabılar olacaktır. Burada marka isim vermiyorum... Özelden yazışabiliriz.

Sonra otobüs olsun araba olsun dengeli olmayan bir vasıtaya biniş ve titreşimi desteklemesi mümkün olmayan bir yamuk oturuş olabilir mi?...

Yorumlarınızı alarak ilerlemek istiyrum ve yarın sabah konumuza kaldığımız yerden iş yerimizdeki duruşlardan devam edceğim... İnanılmaz ama gerçek bir yığın davetiye çıkardığımızı göreceksiniz bel ağrılarımıza ... Sırt ağrılarımıza.. Boyun ağrılarımıza... Siyatik ağrılarımıza... ve daha nicelerine... Eh bu kadar davete de icabet etmemek olmaz.. Onlar da gelip hayatımızın baş köşesine misafir oluveriyorlar..

Devam ediyoruz düzenli olarak... Yarın sabah görüşürüz..

Bekliyorum yorumlarınızı lütfen..

Sevgilerimle ve ağrısız günler dileklerimle.

JALE ÖZEN / MİLLİYET