Tüketici Hakları Derneği (THD) Aydın Şube Başkanı Ümit Kutbay yaptığı basın açıklaması ile elektrik zammını tepki gösterdi. Yaşam için ekmek su kadar elzem bir tüketim malzemesi olan elektriğe yapılan zammın geri çekilmesini isteyen Kutbay, "Yetkililer ilgililerden yapamadıkları tahsilatları gariban ve dürüst vatandaşlardan çıkarmak istiyor" dedi.
Zammın bir diğer nedeninin ülke olarak kendi öz kaynaklarımızı kullanamamamız ve enerjide dışa bağımlılıktan geçtiğini kaydeden THD Aydın Şube Başkanı Ümit Kutbay, "Kendi yerli kaynaklarımız kullanılmazken elektriğin yüzde 45"i ithal doğalgaz ile üretilmektedir. Doğalgazın tamamı ise ithal edilmektedir. Petrol fiyatları arttıkça doğalgaz fiyatları da artmaktadır. Doğalgaz fiyatları arttıkça elektrik fiyatları da artmaktadır. Alım garantili, ayrıcalıklı, imtiyazlı, elektrik santrallerinin Yap-İşlet-Devret, Yap-İşlet, İşletme Hakkı Devri uygulamalarının elektrik üretimindeki payı giderek artmaktadır. Bunun sonucunda da “ya al ya öde” anlaşmalarıyla alım garantili, ayrıcalıklı özel elektrik kuruluşlarından çok yüksek fiyatlarla elektrik alınmaktadır. Örnek vermek gerekirse; kamu kuruluşlarının elindeki tüm doğalgaz, kömür ve hidrolik santrallerden elde edilen 1kwh elektriğin ortalama maliyeti 3,25 cent/kwh dolayında iken özel sektörden alınan 1 kwh elektriğin ortalama birim fiyatı ise 9,3 cent/kwh dolayındadır. Yani, özel sektörden üç kat daha yüksek fiyatla elektrik alınmaktadır. Eski adıyla TEK diye adlandırılan Türkiye Elektrik Kurumunun 30 genel müdürlüğe bölünmesi elektrik fiyatlarına ek maliyet getirmektedir. BOTAŞ"ın tahsil edemediği yüksek miktardaki alacakları elektrik fiyatlarına yansıtılmaktadır. Kaldı ki BOTAŞ"ın tahsil edemediği borçlar nedeniyle doğal gaza zam yapılmak zorunda kalınmıştır. Doğalgaza yapılan zam da elektrik fiyatlarına yansıtılmaktadır. Hükümet tarafından, belediyelerin silinen milyarlarca dolar olan borçlarının da elektrik fiyatlarına yansıtıldığı bilinmektedir. Elektrikteki kayıp ve kaçakların 1,2 milyar dolayındaki yıllık maliyeti elektrik fiyatlarına yansıtılmaktadır. Elektrikteki yüzde 18 KDV ve diğer kesintiler elektrik fiyatlarını yükselten bir başka etmendir. Sokak aydınlatmalarının elektrik bedellerinin belediyeler tarafından ödenmemesi ortalama yıllık 500 milyon YTL"nin tüketiciye yansıtılmasına neden olmaktadır. EPDK Kanununa göre elektriğin ucuza tüketicilere sunulması gerekirken tam tersi uygulamaya gidilmektedir" dedi.
Elektriğin ucuzlatılabilmesi için kademeli olarak doğal gaz bağımlılığından kurtularak kendi doğal kaynaklarımıza yönelmemiz gerektiğini kaydeden Kutbay, açıklamasının devamında "Çünkü yerli linyit kaynaklarımızın ortalama yüzde 60"ı, hidrolik kaynaklarımızın yüzde 70"i, rüzgar ve jeotermal potansiyelin ise neredeyse tamamı kullanılmamaktadır. Diğer taraftan, 30 parçaya bölünen TEK eski konumuna getirilirse maliyetler daha da düşecektir. “Ya al ya öde” anlaşmalı, ayrıcalıklı “Yap-işlet-devret”, “yap-işlet”, “işletme hakkı devri” gibi imtiyaz verilerek gerçekleştirilen özelleştirmelere son verildiğinde elektrik fiyatları en az yarı yarıya inebilecektir. Elektrikten alınan KDV yüzde 18"den yüzde 1"e indirildiğinde elektrik fiyatları daha da ucuzlayacaktır. Elektrikteki kayıp kaçakların indirilmesine yönelik teknik, idari ve sosyal önlemlerin alınması elektrik fiyatlarının yüzde 10 dolayında ucuzlamasına katkı sağlayabilecektir" ifadelerine yer verdi.