Türk vatandaşlarına uygulanan vizenin Avrupa Birliği'ne katılım süreci bakımından olmazsa olmaz nitelikteki toplumlar arası kaynaşmaya engel olduğunu ifade eden Bağış, "Türk malları Avrupa'da rahatça dolaşırken bu malların sahipleri rahatça dolaşamamaktadır. Brezilya gibi Türkiye'nin 3 katı büyüklüğünde bir ülkeye, ya da Belize gibi Avrupa Birliği ile hiç bir ilgisi olmayan ülkeye vize muafiyeti tanınırken, aday ülke olan Türkiye'ye vize uygulanması bir çifte standarttır" şeklinde konuştu.

Bağış, son on yılda Türkiye'nin Avrupa'nın en büyük 6'ncı ekonomisi olduğunu belirterek, "Siz bizim Avrupa Birliği'ne girmemize yardımcı olun biz de size ekonominizi nasıl düzelteceğinizi öğretelim" dedi.

Bağış, şunları kaydetti:

"Türkiye, ortaklık statüsünden kaynaklanan pek çok hakka sahiptir. Biz Avrupa Birliği'ne beklentilerimizi çok net bir şekilde ortaya koyduk. Biz vize kolaylığı değil, vize muafiyeti istiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının, Avrupa ülkelerine vizesiz gidebilmesi en doğal haklarıdır. Müzakere eden başka hiçbir ülkenin vatandaşı vize almak zorunda değildir. Bugün vatandaşlarımıza bu haksız ve mantıksız vizeler uygulanmaktadır. Biz şu anda vize muafiyeti istiyoruz."

Kıbrıs konusuna da değinen Bağış, sorunun Avrupa Birliği'ne tam üyelik için ön şart olmadığını belirterek, Türk tarafının sorunun çözümü için yoğun çaba harcamasına karşın Rum tarafının çözüm için istekli davranmadığını dile getirdi.

Bağış, Avrupa Birliği üyesi bir ülkenin ticari uçağı ya da gemisinin KKTC'ye gelmesi halinde Türkiye'nin de Rum kesimine limanlarını açacağını söyledi.

Türkiye'nin Avrupa Birliği hariç bütün Avrupa organizasyonlarına tam üye olduğunu anlatan Bağış, "Avrupa Birliği'nde olmamız gerekir. Ortak bir geçmişi paylaştık, ortak bir geleceği de paylaşacağımıza inanıyorum" dedi.