Tüketici Sorunları Derneği'nin (TÜSODER) avukatı Rıdvan Yıldız, bankaların tüketicilerden aldığı hesap işletim ücretinin Danıştay kararıyla iptal edilmesiyle düzenlemenin yasal dayanağının kalmadığını söyledi. Danıştay kararlarının geriye de yürüdüğünü belirten Yıldız, "10 yıllık zamanaşımı süresi var. Tüketiciler bu süre zarfında ödedikleri hesap işletim ücretlerini bankalardan geri alabilirler" dedi. Yıldız, bankaların bu ücretleri geri vermemesi halinde tüketicilerin bulundukları illerdeki hakem heyetleri kanalıyla bu hakka kavuşabileceğini de sözlerine ekledi.

‘KAYITLAR VERİLMELİ'

Danıştay 15. Daire, TÜSODER'in açtığı dava sonucu, BDDK'nın 3 Ekim 2014'te çıkardığı yönetmelikteki bankaların hesap işletim ücreti almasını düzenleyen 13. maddesinin 1. fıkrası ve Ek-1 listede bulunan, "2.1. Hesap İşletim Ücreti" kısmını oybirliğiyle iptal etti. İptal kararıyla ilgili olarak davayı açan TÜSODER'in avukatı Rıdvan Yıldız, Milliyet'in sorularına şu yanıtları verdi:

"Bu noktadan sonra hesap işletim ücretinin yasal dayanağı kalmadı. Bu yönetmelik 3 Ekim 2014'te çıktı. Danıştay kararları geriye de yürür. Kanuna göre 10 yıllık zamanaşımı süresi var. Yönetmelikten önceye de yürür. Tüketiciler bu süre zarfında ödedikleri hesap işletim ücretlerini alabilirler. Bunun için tüketiciler bankalardan kayıtlarını isteyebilirler. Bankalar kayıtları vermek zorunda. Bu kayıtlarla bankalardan hesap işletim ücretlerini talep edebilirler. Ancak genellikle bankalar bunu yapmıyor. O zaman tüketicinin yapması gereken Tüketici Hakem Heyetleri'ne başvurmak. Çok basit bir dilekçe ile geriye dönük 10 yılda ödedikleri hesap işletim ücretlerini ikamet ettikleri yerlerdeki hakem heyetlerine banka kayıtlarını da ekleyerek talep edebilirler."

‘10 YILI ETKİLEMEZ'

Milliyet'ten Türker Karapınar'ın haberine göre; Danıştay kararında hesap işletim ücretinin; hesap sayısı, hesabın tutarı, hesaptaki işlem sayısı vb. hususlar dikkate alınmaksızın hesabın işletilmesinden kaynaklı bir ücret olarak, hesaba ilişkin muhasebe kayıtlarının yapılması, kontrolü ve sürdürülmesinden kaynaklanan masraflar olarak tanımlandığı belirtildi. Yıldız, BDDK'nın dava konusu yönetmelikteki hesap işletim ücretini, hesap sayısı, hesabın tutarı, hesaptaki işlem sayısı vb. hususları içerecek şekilde yeniden düzenlemesi halinde ne olacağı sorusuna, şu yanıtı verdi:

"Kararda bu kısmın yanısıra alınacak ücretin düzenlemede açıkça sebebinin gösterilmesi, ücret, komisyon ve masrafların haklı, makul ve belgeli olması gerektiğine de işaret ediliyor. Yani Danıştay, sen bir ücret alıyorsan bunun belgesini koyacaksın ve bunu da ispat edeceksin diyor. Yeni bir düzenleme çıkarsa, bu 10 yıllık geriye dönük olarak vermesi gereken hesap işletim ücretlerini etkilemez. Tüketiciler, iptal kararıyla bu hakka kavuştular. Yeni düzenleme tüketicileri geriye dönük olarak etkilemez."

‘MİLYARLAR' SÖZ KONUSU AMA İLGİ AZ

Danıştay kararı olmasına rağmen bankaların genellikle tüketicilerin hakem heyetlerine başvurmaları yolunu tercih ettiğini ve ücretleri hakem heyeti kararı olmadan ödemediklerini belirten Rıdvan Yıldız, sözlerine şöyle devam etti:

"Eskiden biliyorsunuz dosya masrafları da iptal edilmişti. Dosya masraflarını tüketicilerin yüzde 10'u geriye almış. Diğerleri başvurmamışlar. Bankaların hesap işletim ücretlerinden yılda yaklaşık 8, 10 milyar lira bir geliri var. 10 yıllık zamanaşımı ve yasal faizler dikkate alındığında bu miktar yaklaşık 100 milyar lirayı buluyor. Yani bankalar aslında tüketicilere bu kadar borçlu. Tüketiciler hakem heyetlerine başvursunun basit yaklaşımı da bu."

‘SİMSARLARA DİKKAT' UYARISI

Hesap işletim ücreti iadesi ile ilgili olarak ‘fırsatçılara dikkat' uyarısı geldi. Tüketici Başvuru Merkezi Derneği Genel Başkanı Avukat İbrahim Güllü, "Kart aidatının, kredi dosya masrafının geri alınmasını sağlamak için tüketicilere hizmet veriyormuş gibi gösterip tüketiciyi dolandıran fırsatçıların ortaya çıkması kuvvetle muhtemel. Savcılık soruşturmasında, kredi dosya masrafının iadesine yönelik dolandırıcılık yapanlardan sadece birisinin çağrı merkezine günde ortalama 2000 talep geldiği, 1200 net satışın gerçekleştiği ve 89 lira bedelle gönderilen boş dilekçe karşılığında her gün ortalama 106 bin, aylık 3 milyon lira hasılat sağlandığı ortaya çıkmıştı. Pirince giderken evdeki bulgurdan da olmayın. Bu fırsatçı ve dolandırıcılara itibar etmeyin" dedi.