Düzenlenen basın toplantısında sağlık çalışanlarına özverili çalışmaları için müteşekkir olduklarını ifade eden TÜRKBESD Başkanı Dinçer, "Covid-19un yurt dışındaki ana pazarımız olan Avrupayı ciddi şekilde etkilemesi nedeniyle yılın ilk 9 ayında ihracatta yüzde 6.0 daralma meydana geldi" dedi.

Dinçer, TÜRKBESDe üye firmaların, Covid-19 ile değişen tüketici davranışları ve alışkanlıklarını anlamak üzere 2000 kişi ile yaptırdıkları araştırmanın sonuçlarını da paylaştı. Dinçer, araştırma ile ilgili şu bilgileri aktardı:

"Katılımcıların yüzde 55i Covid-19 öncesi internetten alışveriş yapmadığını söyledi. Covid-19 öncesi online alışveriş yapmayan bu kesimin yüzde 76sı pandemi ile birlikte internetten alışveriş yapmaya başlamış. Tüketicinin hala beyaz eşya alışverişini yetkili bayiden yapmayı tercih etmesi de araştırmadan çıkan bir diğer önemli sonuç. Pandemi döneminde alışveriş yapan tüketicilerimizin yüzde 68i beyaz eşyasını yetkili bayiden aldığını ifade ediyor.

Dinçer, Türkiyenin en büyük ticaret ortağı olan İngilterenin Brexit süreci nedeniyle sektörün ihracatının olumsuz etkilenme riskiyle karşı karşıya bulunduğunu aktararak alınması gereken adımları şöyle ifade etti:

Ülkemiz ile Birleşik Krallık arasında halen görüşmeleri süren Serbest Ticaret Anlaşmasının bir an önce sonuçlandırılması önem taşıyor. Eğer gümrük vergisi ödenmesi söz konusu olursa İngiltereye ihracatımız düşecektir. Türkiyenin Gümrük Birliğine dahil bir ülke olarak, bu müzakerelerden bağımsız şekilde STA görüşmelerini tamamlaması da mümkün değildir. İngilterenin bazı ürün gruplarında küresel gümrük vergisini sıfırlaması Çin menşeli ürünleri maliyet açısından avantajlı duruma getirmektedir. Serbest Ticaret Anlaşmasının gecikme riskine karşı destekleyici mekanizmalar oluşturulmasına yönelik acilen hazırlıklara başlanmasını önemli görüyoruz. STA olsun ya da olmasın geçiş sürecinde gümrük süreçleri, ek sertifikasyonlar gibi çıkacak ek maliyetler için teşvik sistemleri geliştirilmesine ihtiyaç bulunmaktadır.

Beyaz Eşya sektörünün en önemli ham madde girdilerinden birinin yassı çelik olduğunu vurgulayan TÜRKBESD Yönetim Kurulu üyesi Mehmet Yavuz, "Zorunlu olarak ithal edilen yassı çelik üzerindeki ek vergilerin kaldırılması sektörün uluslararası rekabetçiliğini korumak açısından zaruridir. Türkiye, 2019 yılında 5.4 milyar dolar yassı çelik ihracatı gerçekleştirmiştir. Türkiyede yeterli miktarda, kalitede ve çeşitlilikte yassı çelik üretimi gerçekleştirilememektedir. Korumacı önlemler yerine yerli yassı çelik üreticilerine; üretim maliyetleri, girdiler ve üretim teknolojileri gibi alanlarda rekabet güçlerini artıracak desteklerin artırılması faydalı olacaktır" diye ekledi.

Basın toplantısında söz alan TÜRKBESD Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Özkadı da, Avrupa Birliğinin 2050 yılında karbon nötr kıta olma hedefi doğrultusunda açıkladığı AB Yeşil Mutabakatının sektörü yakından ilgilendirdiğine dikkat çekti.

Mutabakatın alt düzenlemelerinden en çok tartışılan konunun sınırda karbon düzenlemesi olduğunu belirten Özkadı, AB ile Gümrük Birliği ilişkimiz dikkate alındığında bu süreci bir fırsat olarak değerlendirebilmemiz için atılması gereken adımları doğru ve zamanında tespit etmemiz önem taşıyor. Sektörümüz Enerji etiketi ve eko-tasarım gereksinimlerini AB düzenlemeleri doğrultusunda gerçekleştirmektedir. AB ile eş seviyede çevre regülasyonlarına uygun olarak faaliyet gösteren sektörümüzün Yeşil Mutabakat altındaki düzenlemelerde Avrupadaki rakipleri ile eşit muamele görmesi gerekiyor dedi.

TÜRKBESD Yönetim Kurulu Üyesi Bahar Birsen ise basın toplantısında pandemi ile birlikte Ar-Ge ve Tasarım Merkezleri için uzaktan çalışma düzenlemelerinin hayata geçirilmesine ihtiyaç duyulduğuna değindi ve "Ar-Ge ve Tasarım merkezleri için belli oranlar içerisinde uzaktan çalışmanın önünün açılmasını öngören ’Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifini’ memnuniyetle karşıladığımızı belirtmek isteriz" dedi.