Toprağın önce un gibi yoğurulması, daha sonra şekil verilerek odun ateşinde pişirilmesine kadar çok sayıda aşamadan geçen toprak kap işçiliği, teknolojiye direnen, meslekler arasında yerini koruyor.
Hatay'ın Yayladağı ilçesinde, 50 yıldan bu yana toprak kap üretimi yapan Fahriye Şaşak (58), eskiden köylerinde herkesin bu mesleği yaptığını, ancak teknoloji ürünü mutfak gereçleri çıktıkça meslektaşları para kazanamadığı için bu mesleğin son temsilcilerinin sayısının parmakla sayılacak kadar az olduğunu söyledi.
Toprak tencerelerin her toprakla yapılmadığını, bu nedenle 10 kilometre uzaklıkta bulunan bir köyden özel olarak toprak getirdiklerini anlatan Şaşak, şunları kaydetti:
''Toprağı sadece kuru olması nedeniyle yaz aylarında çuvallara doldurup sırtımızda taşıyarak evimize getiriyoruz. Daha sonra bunu eleyerek en güzel yerlerini ayırıyoruz. Kap olmaya en uygun olan toprağı, önce su ilave ederek elimiz ve ayaklarımızla yoğuruyoruz. Ardından tepsi, tandır ve tabak şekilleri vererek bunları bir hafta gölgede bekletiyoruz. Gölgede kuruttuğumuz toprağı odun ateşinde pişirerek satışa sunuyoruz.''
Mesleğin inceliklerini çocukluğundan itibaren anne ve babasından öğrendiğini belirten Şaşak, evlendikten sonra da aile bütçesine katkı için eşine toprak işçiliğinde yardımcı olmaya çalıştığını kaydetti
''ÇOK PARA KAZANMADIK AMA KİMSEYE DE MUHTAÇ OLMADIK''
Toprak işçiliğini dokuz çocuğu, torunları ve gelinlerine de öğretmeye çalışan Şaşak, ''Toprak sayesinde yıllardır hem evimizin geçimini sağladık, hem de çocuklarımı bu meslek sayesinde evlendirdim. Toprak hiçbir zaman bizi yarı yolda bırakmadı. Yıllardır işlediğimiz toprak sayesinde büyük paralar kazanmadık ama hiç kimseye de muhtaç olmadık. Benden sonra bu mesleği çocuklarımın ve torunlarımın sürdürmesini istiyorum. Çünkü, bu tadı her nesil tatmalı. Bu kaptan bir kez yemek yiyen, teflon, krom ve alüminyum kaplarla arasındaki farkı anlar' dedi.
Günde ortalama 30 toprak kap yaptıklarını ve bunların tanesini 5 ile 10 lira arasında değişen fiyatlara sattıklarını vurgulayan Şaşak, ''Ancak, en iyi müşterilerimizi damak tadına önem verenler oluşturuyor. Çünkü, toprak kapta pişen yemeğin lezzeti diğerleriyle mukayese bile edilmez. Bu farkı ancak tadan bilir. Diğer meslektaşlarından ayrıcalıklı olmak isteyen lokantacılar da en iyi müşterilerimiz arasında yer alıyorlar'' diye konuştu.
Şaşak, başta kuru fasulye ve güveç olmak üzere toprak kapta pişen yemeklerin daha lezzetli olmasının yanı sıra yemeği de daha uzun süre sıcak tuttuğunu söyledi.