‘Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’ ile birlikte sendikacılıkta yeni bir döneme girildiğini açıklayan Eğitim-Bir-Sen Aydın Şube Başkanı Süleyman Alkoç, “Söz konusu yasa kapsamında hükümetle yapılacak toplu sözleşme görüşmelerine önümüzdeki günlerde başlayacağız. Bu sürecin saat anlamında bile kısalığı kamu çalışanları için büyük önem arz etmektedir. Hükümet bu konuda elini çabuk tutmalıdır. Toplam 2,5 milyon çalışana ve 1,8 milyon emekli memura hitap eden toplu sözleşme görüşmelerinde eğitim-öğretim ve bilim hizmet kolunda 1 milyon memur bulunmaktadır. Eğitim-Bir-Sen, kamu çalışanlarının üçte ikisine hitap eden eğitim hizmet kolunun yetkili sendikası olarak toplu sözleşme masasındaki yerini alacaktır. Daha önce konfederasyonumuz Memur-Sen, kamu çalışanlarının genel taleplerini dile getirdi” diye konuştu.

Eğitim-Bir-Sen’nin de eğitim hizmet kolundaki çalışanların toplu sözleşme masasına taşıyacağı konuları kamuoyuyla paylaşacağını açıklayan Alkoç, “12 Eylül referandumu öncesi toplu sözleşmeyi anayasa değişikliği paketine koyduran, referanduma destek veren tek konfederasyon Memur-Sen’dir. Eğitim-Bir-Sen de, bu konuya verdiği destek ve yaptığı alan çalışmaları ile sendikacılık tarihine geçmiştir. ‘Eşit işe eşit ücret’ iddiasıyla çıkartılan 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname, eşitliği sağlamadığı gibi yeni adaletsizliklerin de kapısını aralamıştır. Söz konusu düzenlemeyle daire başkanı ve üstü kadrolarla alt kadrolarda bulunanların maaşları arasındaki makas iyice açılmıştır. Düzenlemeyle, hitap ettiğimiz kesimlerimiz arasında yer alan öğretmen ve öğretim elemanlarının ek ödemelerinde herhangi bir artış yapılmamıştır. Bu anlamda önemli bir mağduriyet oluşmuştur. Toplu sözleşme masasında bu mağduriyetlerin giderilmesi için mücadele vereceğiz” şeklinde konuştu.

EĞİTİM-BİR-SEN’İN TOPLU GÖRÜŞME TALEPLERİ

Eğitim-Bir-Sen’in toplu görüşme talepleri hakkında da bilgiler veren Alkoç, şunları söyledi: “Eğitim ve Öğretim Hizmetleri Sınıfına dâhil kadrolarda bulunan personelden; 2006/10344 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına ekli (IV) sayılı Cetvel’de yer alan yörelere sürekli görevle atananlara bu yörelerde fiilen çalıştıkları sürece ek gösterge dâhil en yüksek devlet memuru aylığının; 1. bölgede görev yapanlara yüzde 10’u, 2. bölgede görev yapanlara yüzde 20’si, 3. bölgede görev yapanlara yüzde 30’u, 4. bölgede görev yapanlara yüzde 40’ı, 5. bölgede görev yapanlara yüzde 50’si, 6. bölgede görev yapanlara yüzde 60’ı, 7. bölgede görev yapanlara yüzde 90’ı oranında ek tazminat ödenmelidir. En yakın il ve ilçe merkezine uzaklığı en az 10 km olan köy ve diğer yerleşim birimlerine sürekli görevle atanan ve buralarda fiilen görev yapanlara, Bakanlar Kurulu Kararına ekli sayılı Cetvel’de gösterilen il ve ilçelere bağlı köy ve diğer yerleşim birimlerinde yüzde 25, söz konusu cetvelde sayılmayan diğer il ve ilçelere bağlı köy ve diğer yerleşim birimlerinde yüzde 15 oranında ayrıca ek tazminat ödenmelidir. 18. Milli Eğitim Şurası’nda alınan karar gereği 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde Milli Eğitim Bakanlığı kadrolarında çalışan bütün eğitim çalışanlarına, ek gösterge dâhil en yüksek devlet memuru aylığının yüzde 250’si tutarında ikramiye ödenmelidir. Bakanlık denetçilerine ödenen makam ve görev tazminatları il eğitim denetmenlerine de ödenmelidir. Ders ücretlerinin belirlenmesine esas olan gösterge rakamı, 15 TL’ye çıkarılmalıdır. Ek ders ücretleri, damga vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesintiye tabi tutulmamalıdır. Üniversitelerde çalışan idari personele de geliştirme ödeneği verilmelidir. Kamu personelinin genelini ilgilendiren toplu sözleşme hükümleri ve 25. madde kapsamında, ücretlerinde en az yüzde 50 oranında bir artış sağlanmış olması kaydıyla 2914 sayılı Kanun’a tabi öğretim üyelerinden profesör kadrosunda bulunanlar haftada asgari 5, doçent kadrosunda bulunanlar haftada asgari 6, yardımcı doçent kadrosunda bulunanlar haftada asgari 7, öğretim görevlileri kadrosunda bulunanlar 10 ve okutmanlar kadrosunda bulunanlar ise 12 saat ders vermekle yükümlü tutularak söz konusu akademisyenlerin araştırma yapmalarına daha fazla imkan sağlanmalıdır. Yükseköğretim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü ve bağlı birimlerinde görev yapan personele, daha önce olduğu gibi ikramiye ödenmelidir”

aydinpost-facebook.20120414234532.jpg

aydinpost-twitter.jpg