Ülkenin kuzeyindeki Simnan eyaletini ziyaretinde üniversite  öğrencileriyle bir araya gelen Ruhani, buradaki konuşmasında ABD ile 2015'te  yapılan nükleer anlaşmayı savundu.

ABD ile masaya oturmalarının ona güvendikleri anlamına gelmediğini  dile getiren Ruhani, İran'ın devrim lideri Ayetullah Ruhullah Humeyni zamanında  dönemin Dışişleri Bakanı'nın Irak'ın devrik lideri Saddam Hüseyin hükümetiyle 2  sene müzakere ettiğini hatırlattı.

Hiçbir zaman ABD'ye yüzde yüz güvenmediklerini belirten Ruhani,  yapılan anlaşmayı savunarak şunları söyledi:

"ABD ile nükleer müzakere doğruydu. İran'ın tüm makamları bunun  doğruluğunu teyit etti. Nükleer anlaşmanın faydalarını 2016 ve 2017 yıllarında  gördük. Bankacılık, gemicilik, petrol, petrokimya ve çelik sektörünün önü açıldı.  Nükleer anlaşmayla ülke 2 sene nefes aldı ve milyarlarca dolar sermaye girişi  oldu"

Anlaşmadan önce günde 1 milyon varil petrol ihraç ederken bunu 2  milyon 500 bin varile çıkardıklarını kaydeden Ruhani, "Ancak anlaşmanın  taraflarından biri çekildi ve biz de 2014-2015 öncesi şartlara geri döndük."  ifadelerini kullandı.

İran Cumhurbaşkanı, nükleer anlaşmadan önce dünyanın İran'ı  kınadığını, bugün ise ABD'ye karşı duruş sergilediğini dile getirdi.

Ruhani ayrıca, ABD'nin bu sene 8 defa doğrudan 3 kere de dolaylı  yoldan müzakere talebinde bulunduğunu aktardı ve "Müzakere taleplerini halkımızın  izzetini korumak için kabul etmedim." dedi.

İRAN'LA NÜKLEER ANLAŞMA

İran yönetimi ile P5 1 ülkeleri (ABD, Rusya, Çin, İngiltere, Fransa,  Almanya) ve Avrupa Birliği arasında yaklaşık üç yıl süren müzakerelerden sonra  Temmuz 2015'te nükleer programın sınırlandırılması konusunda anlaşmaya  varılmıştı.

ABD Başkanı Barack Obama döneminde imzalanan ve Kapsamlı Ortak Eylem  Planı olarak adlandırılan anlaşma, ABD'de Donald Trump'ın göreve gelmesiyle  tartışılır olmuştu.

ABD yönetimi, 8 Mayıs'ta nükleer anlaşmadan tek taraflı çekildiğini  duyurmuş ve İran'a yönelik yaptırımları aşamalı olarak geri getirmişti.

Washington, İran'ın balistik füze programını da kapsayan yeni bir  anlaşma isterken Tahran yönetimi, ülkenin füze programının stratejik ve savunma  amaçlı olduğunu ve müzakereye kapalı olduğunu ifade ediyor.