Meksika Devlet Başkanı Andres Manuel Lopez Obrador,  ülkenin güneyindeki Guerrero eyaletinde 2014'te kaybolan 43 öğrenciyle ilgili  Hakikat Komisyonu kurulması için kararname imzaladı. 

BBC'nin haberine göre, temmuz ayında devlet başkanı olarak  seçilmesinin ardından yeni hükümetin, 2014'te kaybolan 43 öğrenciyle ilgili  soruşturmayı sürdürme sözünü veren Obrador, konuyu araştıracak bir Hakikat  Komisyonu kurulması için bir kararname imzaladığını duyurdu.

1 Aralık'ta yemin ederek görevine başlayan Obrador, bir etkinlikte  kayıp öğrencilerin ailelerine hitaben yaptığı konuşmada, "Bütün hükümet bu plana  yardım edecek. Bu üzücü ve acı veren durumda ya da herhangi bir diğerinde,  kimsenin dokunulmazlığı olmayacağı konusunda sizi temin ederim." dedi.

Obrador, ülkede "derin ve radikal" değişiklik yapma sözü verdi.

Meksika'da federal mahkeme, haziran ayında, bir hakikat komisyonunun  gözetiminde 43 öğrencinin kaybolmasıyla ilgili yeniden soruşturma yapılması  kararı vermişti.

İşkence iddiaları

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Ofisi, mart ayında öğrencilerin  kaybolmasıyla ilgili gözaltına alınan 129 kişinin 34'ünün işkence gördüğüne  ilişkin bir rapor yayımlamıştı.

Raporda, federal müfettişlerin şüphelilerden işkence yoluyla itiraf  aldığına işaret edilmiş ve bu itirafların geçersiz sayılması çağrısında  bulunulmuştu.

Hükümet yetkilileri ise söz konusu iddiaların soruşturulduğunu  kaydetmişti.

Guerrero'ya bağlı Iguala kentinde 26 Eylül 2014'te öğretmenlerin  çalışma koşullarını protesto eden öğrenciler ile polis arasında çıkan çatışmada,  polisin öğrencileri taşıyan araçlara ateş açması sonucu 6 kişi yaşamını yitirmiş,  25 kişi yaralanmıştı. Çatışmaların ardından 43 öğrenci, zorla araçlara  bindirilirken görülmüştü.

Hükümet, öğrencilerin polis tarafından uyuşturucu karteline teslim  edildiğini, kartel üyelerinin de öğrencileri öldürüp cesetlerini Cocula'daki çöp  alanında yaktığını açıklamıştı.

Amerika İnsan Hakları Komisyonu (IACHR) tarafından atanan uluslararası  uzmanlar ise hükümetin açıkladığı senaryonun doğru olamayacağını savunmuş ve  soruşturmada ciddi boşluklar olduğuna dikkati çekmişti.

Uzmanlar, insan bedenini küle çevirecek boyutta bir ateşin çöplükte yakılamayacağına işaret etmişti.