Başkent Tahran'da gençler ve öğrencilerle bir araya gelen Ruhani,  ülkenin genel meseleleriyle ilgili değerlendirmelerde bulundu ve gençlerden  sahada daha aktif olmalarını istedi.

Ülkenin gelişme ve kalkınma yolunda ilerleyebilmesi için düşünce  birliğine ihtiyaç duyulduğunu anlatan Ruhani, bu konuda gençlerin daha önde  olması gerektiğini belirterek, "Kimse sandık başına gidip oy veriyoruz ancak  sorunlar çözülmüyor demesin. Sorunların yüzde yüz çözülmediği doğrudur ancak her  adımda yeni atılımlar gerçekleştirebiliriz. Anayasanın imkanlarından  yararlanmalıyız." ifadelerini kullandı.

Yeni neslin varlığı ve anayasanın kullanılmayan potansiyelinden  yararlanmanın sorunların çözüm yolu olduğunu vurgulayan Ruhani, şunları kaydetti:

"Anayasada birçok imkan bulunmaktadır ve 59. maddesine göre; kültürel,  dış siyaset ya da toplumsal bir meselede görüş ayrılığı olduğunda bunu halka  sunabiliriz. Bu ilkeye göre; milletvekilleri, Mecliste karar alıp görüş ayrılığı  bulunan konuyu halkoylamasına sunup sorunu çözebilirler."

İran Cumhurbaşkanı Ruhani, 11 Şubat 2018'de Tahran'da düzenlenen  devrimin yıl dönümü töreninde yaptığı konuşmada, ülkedeki ihtilaflı konular  hakkında referanduma gidilebileceğini söylemişti. Ruhani'nin açıklaması ülkedeki  muhafazakâr kesimlerin tepkisini çekmişti.

Anayasayı Koruyucular Konseyi Sözcüsü Abbas Ali Kedhodayi, sosyal  medya hesabından Ruhani'nin açıklamasına tepki göstererek, "Cumhurbaşkanının  uzmanlık alanı olmayabilir ama herkes tarafından bilinen 59. maddenin üzerinde  tartışılacak bir şey yoktur. 59. madde yasama, yürütme ve yargının tercihi  alanındadır. Cumhurbaşkanı belki bunu, başka bir maddeyle karıştırmış olabilir."  ifadelerini kullanmıştı.

Ülkenin lideri Ali Hamaney'e yakınlığıyla bilinen Keyhan gazetesinin  müdürü Hüseyin Şeriatmedari ise Ruhani'nin referandum açıklamasının "halka  ihanet" olduğunu öne sürmüştü.

Öte yandan Nobel Barış Ödülü sahibi Şirin İbadi'nin de aralarında  olduğu İranlı 15 siyasi ve sivil aktivist,  yaptıkları açıklamada, ülkenin  yönetim sisteminin belirlenmesi amacıyla Birleşmiş Milletler gözetiminde  referandum yapılması çağrısında bulunmuştu.