Amerika'da finans piyasasının önemli isimlerinden olan ve bu krizi 2007 başında öngören Multilateral Funding International (MFI) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Köprülü ile konuştuk. Röportaj iki gün sürecek...

- Krizin bundan sonraki seyri nasıl olur?

Bundan sonra asıl problem Avrupa'da olacak. Oranın sorunları çok büyük. Bir de insanlar Avrupa'yı küçümsüyor. Ama neresinden baksanız 8 trilyon dolarlık bir ekonomi var, hemen hemen ABD'nin büyüklüğü ile aynı. Avrupa koskocaman bir ekonomik güç. Orası çok zor durumdayken ABD canlandı diye dünya ayağa kalkabilir mi? Ben çok endişeliyim o konuda.

Bir de FED bile "yavaş yavaş canlanma olacak, aşırı büyüme hızlarını yakalayamayız" diyor. Neden böyle diyor? Çünkü bu kriz büyük bir zenginlik kaybına neden oldu. ABD'de bile gayrimenkul ve menkul kıymetler piyasasını beraber düşündüğünüzde 12 trilyon dolara ulaşan bir kayıp var. Üstelik bu kayıp devam ediyor, belki de 20 trilyon dolar olacak. Dünyada ise 50 trilyon dolarlık bir kayıp var. Murat Köprülü, Amerika'da finans piyasasının önemli isimlerinden biri. Sahibi olduğu Multilateral Funding International (MFI) şirketi ile 20 yıldır hem yatırım danışmanlığı hem fon yönetimi hem de özellikle gelişmekte olan ülkelere yatırım yapıyor.

Ünlü Köprülü ailesinden gelen ve zamanında Turgut Özal'a da danışmanlık yapan Murat Köprülü, aynı zamanda Türk Amerikan Cemiyeti'nin de başkanı. Henüz 2007 yılının başında yaptığı açıklamalarla krizin geleceğini tahmin eden ve yatırımcıları balona karşı uyaran Köprülü ile bir süreliğine geldiği İstanbul'da piyasaları konuştuk.


- Ne olacak peki?

Bu kadar kayıptan sonra şirketler bilançolarını tamir etmek zorunda. O yüzden herkes tedbirli ve korkak oynayacak. Artık girişimciler bu kadar aşırı şekilde oyunlar oynayamayacak. Memleketler de zor durumda kalacak çünkü onlar teşvik paketleri ile fazla bir şekilde borçlandılar.

Büyüme hızları kısıtlı kalacak, artık öyle hızlı büyümeler beklememek lazım. Bu paketler ekonomileri biraz canlandırabilir ama aşırı bir iyileşme olmaz.

- Belli bir vadesi var mı bu söylediğinizin?

Bu kriz o kadar ağır ve derin ki; böyle birşeyden çıkış iki üç çeyrek değil iki üç senelik bir iş... Bir de ben halen Avrupa'da başka bombaların patlamasını bekliyorum.

- Ne gibi?

Mesela bankalarda halen devam eden problemler var. Bunlar şimdilik halının altına süpürülüyor. Firmalar tarafında da problemler var. ABD'de kriz etkisini azaltırken bunun Avrupa'ya geçmesinden endişe ediyorum.

IMF geçen gün Avrupa'nın büyüme tahminini eksi yüzde 2.5'tan eksi yüzde 5.5'a yükseltti. Ne demek yani? Hayatımda böyle tahminleri iki misline çıkarmak diye birşey görmedim ben. İnsanlar buna pek aldırmadı ama eski bir Dünya Bankası ekonomisti olarak bunu biz yapsaydık bize gülerlerdi. Böyle değişiklik mi olur? Bu da Avrupa'da müthiş sorunlar olduğunu gösteriyor.

ABD'ye bakmak bazen suni oluyor. Dow Jones yükselince burada İMKB yükseliyor. Bel bağlılığı gibi birşey oluştu ama bence doğru değil. Evet, en büyük ekonomi ABD biraz kendine gelirse psikolojik etkisi iyi olabilir fakat bu bölgedeki reel ekonomiler Avrupa'ya bağlı, ABD'ye değil. Biz Avrupa'da daha derin bir kriz bekliyoruz.

" Bu paketler ekonomileri biraz canlandırabilir ama aşırı bir iyileşme olmaz. "

- Kredi kanallarında hiç bir açılma yok mu?

Bear Stearn olayından beri kredi piyasaları çok tedirgin. Lehman'ın batışı ile de bu tedirginlik zirveye çıktı. Aralık-ocakta hafif iyileşti ama son zamanlarda tekrar bozulmaya başladı. Zaten o yüzden yeni önlemler alınıyor. Anladılar ki önceden aldıkları tedbirler yeterli olmadı.

Bir de şu var; tüm memleketler aşırı derece borçlanıyor, fakat bu sefer de 'yeteri talep olur mu?' korkusu gündeme geliyor. Mesela geçen hafta Çin Başbakanı Obama'ya yönelik, "Hazine bonolarına fazla güvenmeyin. Bizi rahatlatmanız gerekiyor" mesajı verdi. Bu ne demek? Çin rahatsızlanır ve ABD bonolarını satın almazsa bu sefer talep azalacak, faizler yükselecek ve ekonomi daha zor bir duruma düşecek. İşte o zaman da FED ortaya çıktı ve 'bonoları ben alıyorum' dedi.

Belki bir tane daha dip var ama ne kadar sert olacak onu kestiremiyorum.

Aslında para basmak ekonomide en yapılmayacak şey. Ama bunu şimdi ABD yapıyor. Onun sonucunda da euro bir anda 1.28'den 1.38'e fırladı, dolar düşüşe geçti. Ekonominin temel prensiplerinden biri: Fazla arz edersen, bu sefer fiyat düşer...

- Son dönemde yaşanan iyimserlik geçici mi?

Bence o kadar hevesli bir şekilde dip olarak görmek için erken. Belki bir tane daha dip var ama ne kadar sert olacak onu kestiremiyorum. Fakat şunu söyleyebilirim; krizin sonuna başından daha yakınız...

Eninde sonunda bir sonu olacak bu işin. Bir dip daha beklememe rağmen sermaye piyasalarında artık nakitten çıkıp biraz piyasaya girme vakti geldi diye düşünüyorum.

- Hem bir dip daha olur diyorsunuz hem de piyasaya girmeyi düşünüyorum diyorsunuz...

" Biz iyi kağıtlarda pozisyon almaya başladık. "

Gelinen noktada pozisyon almakta fayda olmaya başladı. İlk defa hayatımda çok güzel hisselerin çok ucuza geldiğini görüyorum. Son derece yetenekli firmalar çok ucuz fiyatlarda şu anda. Seçici olarak yavaş yavaş pozisyon alınabilir.

Bir de şöyle bakmak lazım: Bazı piyasalar yüzde 80 düştü. Bundan sonra bir yüzde 50 daha düşer mi? Hayır... Biz iyi kağıtlarda pozisyon almaya başladık.

Dünyanın her tarafında temettü oranları da yükselmeye başladı. Bono piyasalarından daha iyi temettü getirileri oluşmaya başladı. o zaman bir firmanın sermayesinde bir pozisyon almışınız, fiyatı aylarca hiç yükselmese bile cebinize temettü giriyor. Diğer taraftan bu firma da batıp sıfıra düşmeyecek... Böyle çok firma var. Bono piyasasından boşu boşuna faiz toplayacağıma sağlam bir şirketin hissedarı olayım ama bekleyeyim. Adam iki sene sonra büyümeye başlasın ama o iki senede de yüzde 8-10 temettü alayım. Bu önemli bir şans.

- Dolardaki harekete ne diyorsunuz?

Ben halen Avrupa'da başka bombaların patlamasını bekliyorum.

Dolar hem dünyadaki panik hareketlere hem de içeride IMF anlaşmasına yönelik tedirginliklerle geçtiğimiz haftalarda 1.80'in üzerine çıktı. Bir de dolar diğer para birimlerine karşı çok değer kazandı o dönemde, parite hareketi çok etkili oldu içeride.

- Ama sonra geriledi...

Fakat FED'in dopinginden sonra aşırı şekilde düşmesi gerekirken, 1.70'lerin altında çok fazla gitmiyor. Bence 1.55'lerde olmalıydı ama IMF endişesi doları biraz daha canlı tutuyor. Ayrıca MB'nin elinde de halen aşırı şekilde kullanabileceği bir faiz silahı var.

Eğer ekonomiyi ayakta tutabilmek için faizleri yeniden düşürmesi gerekirse bu sefer kura çok fena halde yansıyabilir. Faizdeki mevcut seviyeler çok kritik, oradaki denge iyice hassaslaştı artık. Hem IMF olmaz hem de faiz indirimi sürerse dolarda bir anda 2 liranın üzerini görürüz.


- IMF anlaşması olursa?

Biraz sakinleştirir ortalığı. Bir de yaz dönemine giriyoruz. Onun getireceği sezonsal iyileşmeler de olabilir.

- Kur için bir hedef verebilir misiniz?

Eğer hükümet IMF anlaşmasını imzalar ise pek bir hareket olmaz. Ama aksi halde lira iki yönden hızla değer kaybedebilir.

Hem IMF olmaz hem de Merkez Bankası faiz indirimine devam ederse bir anda 2 liranın üzerini görürüz. Diğer türlü de 1.5 liranın altına gelebiliriz. Ortası yok, denge çok hassas.

HÜRRİYET