Dicle Üniversitesi Hastanesi ile Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Türkiye’deki 64 organ nakil merkezi arasına katıldı.

Akdeniz Üniversitesi’nde organ nakli üzerine eğitim gören doktorlar, Diyarbakır’da ilk böbrek naklini yaptı. Yasemin Karakeçi adlı anne, Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yapılan ameliyatla böbreğini 13 yaşındaki oğlu Azad'a verdi.

Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Organ Nakli Bilgilendirme Paneli yapıldı. Panele konuşmacı olarak Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Yusuf Yağmur, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Organ Nakil Entstitüsü Müdürü Doç. Dr. Ayhan Dinçkan, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Hüseyin Koçak ve Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Ramazan Danış konuşmacı olarak katıldı.

Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin de Sağlık Bakanlığı’ndan böbrek nakli yapabilme sertifikasını aldığını ifade eden Yağmur, bunun da ülkede sağlık alanında değişimlerin göstergesi olduğunu dile getirdi. Sağlık Bakanlığı tarafından organ nakline uygun bir hastane olarak görüldüklerini kaydeden Yağmur, "Çok ciddi bir operasyonu hastanede başlatacağız. Bir yıllık sürede bu çalışma başlayacak. Karaciğer naklini düşünüyoruz. En iyi diyaliz merkezlerinden birine sahibiz hastane olarak. Şu anda bizde 120 hasta diyaliz tedavisi görüyor. İlk etapta kendi hastalarımıza organ nakli yapmayı planlıyoruz." şeklinde konuştu.

Bu hastalara böbrek nakli yapmayı planladıklarını ifade eden Yağmur, Diyarbakır’a komşu ülkelerden de hasta almayı hedeflediklerini kaydetti.

Bu hastanenin, Ortadoğu’ya hizmet vermesi gerektiğini hatırlatan Yağmur, bölgede sağlık alanındaki yatırımların kendilerini motive ettiğini dile getirdi. Sağlık turizmini Diyarbakır’da da canlı tutmak istediklerini söyleyen Yağmur, Irak'ın en büyük potansiyel olarak durduğunu vurguladı.

Türkiye’de 64 organ nakil merkezi olduğunu belirten Akdeniz Üniversitesi Organ Nakil Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Ayhan Dinçkan ise Diyarbakır’da Dicle Üniversitesi Hastanesi ile Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin de bunlara eklendiğini anlattı.

"ORGAN NAKLİ BİR ÇARESİZLİK TEDAVİSİDİR"

Organ naklinin, organ yetmezliği yaşayan vatandaşlarda çaresizlik tedavisi olduğunu anlatan Dinçkan, insanların kendilerindeki organın en iyisi olduğunu hatırlattı. Organların işlevsiz hale gelmesine neden olan çeşitli hastalıkların olduğunu kaydeden Dinçkan, "Bu hastalıklar hayatın belli bir döneminde kendini belli ediyor. Dolayısıyla bu hastalıkların belirtileri ortaya çıktığında hekimlere gitmekten çekinmemek lazım. Bugün herkes sigortalı, artık hastaların hekimlere gitmesi gerekiyor. İlk etapta hastalıkla ilgili uzmanların tedavisinin yapılması gerekiyor." dedi.

"ORGAN NAKLİNDE SINIFTA KALDIK"

Gelişmiş toplumlarda beyin ölümü gerçekleşmiş insanların organlarının nakledildiğini anlatan Dinçkan, Türkiye olarak, organ naklinde sınıfta kalındığını ifade etti. Beyin ölümü gerçekleşen vatandaşlardan organ nakledemediklerini aktaran Dinçkan, organ bulamayınca yaşayan vatandaşlardan organ talep ettiklerini ve bunun yanlılş olduğunu hatırlattı.

Geçen sene hem Dicle Üniversitesi hem de Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden nefrologlar ve cerrahi uzmanların kendilerinden eğitim gördüğünü dile getiren Dinçkan, cerrah ve nefrologların Diyarbakır’daki ilk nakillerini yaptığını söyledi.

Oğluna böbreğini veren Yasemin Karakeçi ise 13 yaşındaki Azad isimli oğluyla birlikte artık yemek yiyebildiğini belirtti. Organ nakliyle ilgili insanların böbreklerini vermekten çekinmemesi gerektiğine vurgu yapan Karakeçi, beyin ölümü gerçekleşen insanların böbreklerinin toprakta çürümesi yerine organ nakli yapılarak insanlara verilmesi gerektiğine dikkat çekti. Oğluna böbreğini verdiğinden beri evde birlikte yemek yediklerini hatırlatan Karakeçi, diyalize bağlı olarak insanların tedavi edilmesinin çok zor olduğunu kaydetti.