Diyabet, kontrol altına alınmadığında vücutta hemen her organı etkileyen ve ömür boyu süren kronik hastalıklara zemin hazırlıyor. Ancak erken tanı ve bilinçli davranmakla uzun ve sağlıklı bir ömür sürmek mümkün. Acıbadem Adana Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Şebnem Aktaran, erken tanı sayesinde diyabet hastalığının gelişimini yavaşlatarak, diyabetliye kaliteli bir yaşam sunulabileceğini bildirdi.

Diyabette erken tanı konulması ve tedaviye erken dönemde başlanıp kan şekerinin kontrol altına alınması daha sonra gelişebilecek rahatsızlıkları önlediğine dikkat çeken Doç. Dr. Şebnem Aktaran, hastalığın adını herkesin bildiğini ancak diyabet hastalarının dahi bu konuda yeterince bilgili olmadığını söyledi.

Doç. Dr. Aktaran, en önemli ve yaygın halk sağlığı sorunlarından biri olan diyabete karşı hastaların ve hasta yakınlarının bilinçlendirilmesi amacıyla Acıbadem Adana Hastanesi tarafından Diyabet Okulu düzenlendiğini de hatırlattı. Doç. Aktaran, 31 Mart'ta Diyabet Okulunun saat 10.00 – 13.00 arasında olacağını bildirdi.

TÜRKİYE'DE 2 MİLYON 850 BİN DİYABETLİ VAR

Uluslararası Diyabet Federasyonu (IDF)'nun verilerine göre dünyada 200 milyona yakın diyabetlinin bulunduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Şebnem Aktaran, "Bu sayının 2025 yılında 336 milyona ulaşacağı düşünülüyor. Ülkemizde de yakın zamanda yapılan TURDEP çalışmasında 2 milyon 850 bin diyabetli olduğu ve yaklaşık 2 milyon 650 bin kişinin de ileriki yıllarda diyabetli olacağı tahmin ediliyor." diye konuştu.

Hemen herkeste, her yaşta diyabet teşhisi edilebildiğine dikkat çeken Acıbadem Adana Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Aktaran, özellikle ailede diyabet öyküsü olması, şişmanlık, bel çevresi genişliği, kanda yağ oranının yüksek olması, kalp damar hastalığının varlığı, stres altında yaşamanın diyabet gelişimi için risk oluşturduğuna dikkat çekti.

DİYABET KONTROL ALTINA ALINMAZSA, ORGAN HASARINA YOL AÇAR

"Diyabet evreleri olan bir hastalık" diyen Doç Dr. Şebnem Aktaran şöyle devam etti; "Evreler sırasıyla risk grubu, gizli diyabet, aşikar diyabet ve diğer organların etkilenmesi (komplikasyonlar) olarak birbirini takip ediyor. Bu nedenle erken dönemde tanı konarak tedaviye başlanması ve kan şekerinin kontrol altına alınması hastalığın gelişimini yavaşlatarak diyabetliye kaliteli bir yaşam sunuyor. Öte yandan diyabette kan şekeri düzeyinin uzun süre yüksek kalması damarları ve sinirleri etkileyerek zaman içerisinde körlüğe, kalp ve damar hastalıklarına, inmeye (felç), böbrek yetmezliğine ve sinir sisteminde hasara yol açabiliyor. Aynı şekilde gebelik döneminde de kontrol altına alınamayan diyabet, anne ve bebek sağlığı açısından sorunlara neden olabiliyor."