Bu ülkede yaşayan her vatandaş, devletin resmi kurumlarının açıkladığı bilgi ve verilere güvenmek ister. Bu aynı zamanda vatandaşın da hakkıdır.

1982 Anayasası’nın 26.maddesi, “Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. Bu hürriyet resmi makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini de kapsar.” hükmünü içermektedir.

Bilgi edinme hakkı ile ilgili esas düzenleme 9 Ekim 2003 günü kabul edilen 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu’dur. Bu Kanun’un amacı 1.maddesinde, demokratik ve saydam (şeffaf) yönetimin gereği olan eşitlik, tarafsızlık ve açıklık ilkelerine uygun olarak kişilerin bilgi edinme hakkını kullanmalarına ilişkin esas ve usulleri düzenlemek olarak ifade edilmiştir.

Kanunun 2.maddesinde ise kanunun “kamu kurum ve kuruluşları” ile “kamu kurumu niteliğindeki meslek kurulularının” etkinliklerini kapsadığı belirtilmektedir.

Bilgi Edinme Hakkı Kanunu’nun 4.maddesi “Herkes bilgi edinme hakkına sahiptir.” hükmünü içermektedir.

Herkes Anayasa ve Bilgi Edinme Hakkı Kanunu hükümleri uyarınca doğru olarak bilgilenme hakkında sahiptir.

Son yıllarda devletin kurumlarının açıkladığı veriler, muhatapları tarafından şüpheyle karşılanmaya ve eleştirilmeye başlandı.

Merkez Bankası'nın yayınladığı veriler hakkında akademisyenler ve ekonomistler şüphelerini ifade etti. Sonuçta net rezervlerin negatif olduğu ve yaklaşık 128 milyar doların kamu bankaları kullanılarak satıldığı anlaşıldı.

2020 yılı başından beri dünyaya saran Covid-19 vaka sayılarında da aynı sorun yaşandı. Sağlık Bakanlığının açıkladığı vakıa sayıları gerçeği yansıtmadığı ortaya çıktı. Türk Tabipleri Birliği’nin yoğun baskıları sonucu, korona vakalarında dünyada üst sıralarda olduğumuz fark edildi. Vefat sayıları hakkında ise, Büyükşehir Belediyelerinin açıkladığı ölüm sayıları dikkate alındığında ciddi şüpheler halen devam ediyor.

Türkiye, Çinli Sinovac şirketinden CoronaVac adlı COVID 19 aşısını satın aldı. CoronaVac adlı aşının Türkiye’deki Faz 3 çalışmasına ait sonuçlar erkenden açıklandı. 3. faz sonuçlarının açıklanması ile aşı tartışmaları başladı.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) koronavirüs ya da resmi adıyla Sars-Cov-2'ya karşı üretilecek aşılara onay vermek için etkililik oranlarının en az yüzde 50 olması gerektiğine karar vermişti. CoronaVac bu oranın çok az üzerine çıkarak onayı aldı. Fakat aşının Türkiye, Endonezya ve Brezilya'daki deneylerinde sonuçlar farklı çıktı. Türkiye'de Aralık ayında yapılan denemelerin geçici ilk sonuçlarında aşının yüzde 91.25 etkili olduğu açıklandı. Endonezya'da yapılan denemelerde etkililik oranının yüzde 65,3 çıktığı açıklandı [1]. Brezilya'da yapılan klinik deneylerde yüzde 50.4 oranında etkili olduğu görüldüğü açıklandı [2].

CoronaVac adlı COVID 19 aşısı ile ilgili açıklanan klinik deney sonuçları kafaları karıştırdı.

Aşının önleyici etkisi ile ilgili olarak hangisi doğru?

Türkiye’nin açıkladığı yüzde 91.25 mi, Endonezya'nın açıkladığı yüzde 65,3 mü, yoksa Brezilya'nın açıkladığı yüzde 50.4 oranı mı doğru?

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) tarafından açıklanan oranlar ise ayrı bir tartışma konusu.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) temel görevi, ülkenin ihtiyaç duyduğu alanlarda, veri ve bilgilerin, derlenmesini, gerekli istatistiklerin üretilmesini, yayımlanmasını ve dağıtımını yapmaktır. TÜİK bireylerden, hanelerden, işyerlerinden araştırmalar ve sayımlar yoluyla veri toplar. Topladığı verileri analiz eder ve istatistiki bilgi haline dönüştürür.

Peki TÜİK tarafından açıklanan bilgiler neden şüphe yaratıyor?

Türkiye İstatistik Kurumu'nun eski başkanları arasında yer alan Birol Aydemir 12.12.2020 tarihinde, gündeme ilişkin TV5'te önemli açıklamalarda bulundu.

Aydemir, başkanlığı boyunca kendisine Gelir İdaresi'nden veri gelmediğini belirterek; verilerin açıklanmadan önce eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'a gönderildiğini öne sürdü. Aydemir, “O zamanki Maliye Bakanlığı Müsteşarı, bu konuya engel oldu. O zamanki müsteşar şimdiki Merkez Bankası Başkanı” şeklinde beyanda bulundu.

Birol Aydemir, "TÜİK'in enflasyon, istihdam, büyüme gibi alanlarda yayınladığı verilerin artık çok şüpheli ve tartışmalı olduğu konusunda hemfikirim” ifadelerini kullanması ise son derece ilginçtir.

Aydemir, istatistik kurumunun bağımsızlığının, Merkez Bankası'nın bağımsızlığından bile önemli olduğunu belirterek  “Eğer siz, verileri doğru bir şekilde toplayıp, doğru bir şekilde istatistik üretip, bunu bağımsız, tarafsız bir şekilde yayınlayamıyorsanız, o zaman sizin alacağınız kararların, uygulayacağınız politikaların doğru olma ihtimali de yok; çünkü veriye dayalı bir politika üretmeniz lâzım. Eğer enflasyon verisini düşük gösteriyorsanız; gerçek enflasyon, sizin gösterdiğinizden daha yüksekse, o zaman sizin uygulayacağınız para-maliye politikaları doğru olabilir mi? Mümkün mü bu? Ben bunu söylerken, TÜİK bağımsızlığını kaybetmiş midir? Evet, kesinlikle kaybetmiştir. Merkez Bankası da kaybetmiştir, TÜİK de kaybetmiştir, BDDK da kaybetmiştir, EPDK da kaybetmiştir, SPK da kaybetmiştir. Türkiye’de hiçbir bağımsız kurum kalmamıştır. Bu çok net. Bu böyle biline. İstatistik Kurumunun bağımsızlığı neden önemlidir? Çünkü İstatistik Kurumu, aynı zamanda hükümetin icraatını ölçüyor. Enflasyon verisi, büyüme verisi, sanayi üretimi verisi, istihdam verisi neyi ölçtü? Kimin performansı bu? Ekonomi performansı. Peki, ekonomiyi kim yönetiyor? İktidar yönetiyor. İktidarın performansını ölçen, İstatistik Kurumu. İstatistik Kurumunuz, eğer bağımsız olmazsa nasıl ölçer? Nasıl tarafsız bir şekilde davranabilir?[3]

Sonuç olarak, devletin kurumlarının açıkladığı bilgilerin şüpheyle sorgulanması her açıdan büyük bir güven sorunudur. Bu hem devlet işleyişi, hem de bireylerin Anayasa ve yasalardan kaynaklanan haklarını kullanması açısından hak ihlallerine ve problemlere neden olacaktır.

 

[1] https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-55162850

[2] https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-55645418

[3] https://www.yenicaggazetesi.com.tr/turkiye-istatistik-kurumu-eski-baskani-birol-aydemirden-tuik-verileri-ile-ilgili-fla-321808h.htm