Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü"ne bağlı İstanbul Basma Yazı ve Resimleri Derleme Müdürlüğü"nde şoke eden bir hırsızlık olayı yaşandı. Tüm matbaalardan henüz piyasaya çıkmadan gönderilen binlerce kitap ve süreli yayını arşivlemesi gereken kurumun çalışanlarının, kitap ve yayınları piyasada sattıkları ortaya çıktı.
Hırsızlık olayı, bazı çalışanlardan şüphelenen kurum çalışanlarının değişik noktalara gizli kamera yerleştirmesiyle tespit edildi. Hırsızlığın görüntüleri ve şikâyet dilekçesinin bakanlığa gönderilmesinin ardından Teftiş Kurulu Başkanlığı soruşturma başlattı. Kitapların, henüz piyasaya sürülmeden korsan tezgahlarına bu şekilde düştüğü tahmin ediliyor.
Türk ulusunun kültürel varlığını oluşturan fikir ve sanat ürünlerinin, en etkin ve sağlıklı bir biçimde toplumun bilgi ve yararına sunulmasını ve ulusal kültür birikiminin gelecek kuşaklara aktarılmasını sağlamak üzere derlenmesini gerçekleştirmek amacıyla kurulan Basma Yazı ve Resimleri Derleme Müdürlüğü, her matbaadan bastığı eserlerle ilgili kitap ya da süreli yayınları topluyor.
2741 sayılı yasa kapsamında kurulan müdürlüğün, toplanan eserleri devlet arşivlerine girmesi için Ankara Adnan Ötüken, TBMM, Ankara Milli, Beyazıt Devlet, İstanbul Üniversitesi Merkez ve İzmir Milli kütüphanelerine göndermesi gerekiyor. 

"Yayınlar ulaşmadı"
Buraya kadar normal görünen prosedür, kütüphanelerden gelen, yayınların kendilerine ulaşmadığı yönündeki şikâyetler üzerine kurumda şüphe yarattı. Gece gündüz yapılan takip sonrasında kitapları dışarı çıkaranlar tespit edilemeyince, binanın içinde değişik noktalara gizli kameralar yerleştirildi. İki ay süren takibin sonucunda Derleme Müdürlüğü Şefi Ekrem Yıldırım ile kurumda hizmetli olarak çalışan Nuri Deriş"in gece yarısı kitapları çalıp arabayla götürdükleri tespit edildi. 
Gizli kamera görüntülerinde şef Yıldırım"ın poşetlere koyarak kurumdan çıkardığı yayınları, özel aracına yüklediği görüldü. Bunun üzerine hırsızlık anının görüntüleri bakanlığa gönderildi. Bakanlığın Teftiş Kurulu Başkanlığı ise hemen soruşturma başlattı.
Her matbaanın ve yayınevinin bastığı eseri göndermediğini iddia eden Derleme Müdürlüğü çalışanlarının, yönetmeliğin 5. maddesi c fıkrasında belirtilen, “Derleme yükümlülüğünü yerine getirmeyenler hakkında gerekli işlemlerin yapılması için durumu ilgili makamlara bildirmek” görevini suiistimal ettikleri belirlendi. Matbaalardan gelen kitap ve dergilerin geriye dönük kayıt listeleri ise bulunamıyor.



"Yıllardır süren bir olay"
Metin Celal (Türkiye Yayıncılar Birliği Genel Sekreteri): “Milli ve Beyazıt Devlet kütüphanelerinde derlenmesi gereken kitapların olmadığını biliyorduk. Bu arada kitaplar nereye gidiyordu merak ediyorduk. Yayınevlerinin kitapları gönderdiğini ve bunları Derleme Müdürlüğü"nün teslim aldığını biliyoruz ama arada kitaplar kayboluyordu. Kanıt olmadığı için yazılı şikâyette bulunmadık ama çok dillendirdik. Bu uzun yıllardır süren bir olay. Korsana da verilmesi mümkün ama korsanların matbaadaki çıraklardan satın aldığını tahmin ediyoruz. Ama burada da korsana verilmesi mümkün.”