Yasin Kundakçı (11), henüz 10 günlükken babasını 17 Ağustos 1999"daki Marmara depreminde kaybetti. Annesi ve ağabeyiyle birlikte İstanbul Beykoz"da yaşamaya başlayan Yasin, elişi yaparak evin geçimini sağlayan annesi Hatice Kundakçı"nın 2007"de “beyincik sarkması” hastalığına yakalanması nedeniyle bir kez daha yıkıldı.

Hastanede virüs kapıp felç olan talihsiz kadın, solunumunu sağlayan medikal aletle yaşamını sürdürmeye başladı.

Damara serum takmak için kullanılan ve 15 günde bir değiştirilmesi gereken “kanül” adı verilen iğnenin masrafını karşılayamayan Kundakçı"nın kardeşi, kaymakamlığa başvurdu.

MEKTUP VAR!

Devlet, cihazı ücretsiz verdi. Ancak 1 gün sonra boğazındaki kanülün parçalanmasıyla soluksuz kalan Kundakçı, Ocak 2010"da öldü. Sağlık Bakanlığı soruşturma başlattı. Cihaz toplatıldı; olayla ilgili CHP Milletvekili Atilla Kart da soru önergesi verdi. Bakanlık, Çin malı kanülün “ayıplı mal” olduğunu kabul etti. Yasin"in velayetini alan dayısı Ali Kundakçı ise Sağlık Bakanlığı"na 370 bin TL"lik, ürünü satan firmaya ise 350 bin TL"lik tazminat davası açtı.

2 hafta önce soğuk algınlığı nedeniyle Paşabahçe Devlet Hastanesi"ne götürülen Yasin"i burada bir sürpriz bekliyordu. Yasin"in muayenesi, yeşil kartının süresinin dolması nedeniyle yengesine taahhütname imzalatılarak yapıldı.

1 hafta sonra da hastaneden mektup geldi. Mektupta Yasin"in, yeşil kartının aktif olmaması nedeniyle 15.5 TL"lik muayene borcu olduğu belirtildi. Ayrıca paranın 27 Aralık"a kadar yatırılması istendi, aksi takdirde yasal işlem yapılacağı ifade edildi. (habertürk)