Hatay’ın merkez ilçesi Antakya’da 2 kadavra köpeği ve 100 kişilik ekiple kurtarma çalışmalarına katılan Özbek ekibin lideri üsteğmen Mukhameolor Sherzood, “50 yıllık saha deneyimim var ama 50 yılda gördüğüm en büyük felaketlerden biri ve en korkunç deprem” diyerek felaketin boyutunu gözler önüne serdi.

Özbekistan’dan 100 kişi, 2 kadavra köpeği ve 3 arama kurtarma aracıyla önceki gün destek için Hatay Antakya’ya geldi. Ekip liderleri Üsteğmen Mukhameolor Sherzood, bu kadar büyük bir felaket beklemediklerini belirterek, “50 yıllık saha deneyimim var ama 50 yılda gördüğüm en büyük felaketlerden biri ve en korkunç deprem” dedi. Gelir gelmez arama kurtarma çalışmalarına başlayan Sherzood ve ekibi, çalıştıkları ilk enkazdan 9 kişiyi sağ kurtardıklarını, 21 de cansız bedene ulaştıklarını söyledi.

Hızlı ve profesyoneller

Özbekistan ekibinin çalıştığı binanın enkazında yeğeni Volkan Çetin ile eşi ve ailesinin olduğunu söyleyen Halis Çetin, “İki saat öncesine kadar terk edilmiş şehir gibiydi.

Bir kişi bile enkaza gelip müdahale etmedi. Yakınlarımızın seslerini duyup ölümlerini izledik. Allah’tan bu ekip akşam üstü buraya geldi.

Geldikleri andan itibaren izliyoruz çok hızlı ve profesyonel çalışıyorlar. Kısa sürede 4 kişiye ulaşıldı” dedi.

Çok büyük bir afet

Libya’dan gelen 30’u dokton 89 kişilik ekip de, 4 kurtarma köpeği ile Antakya’da çalışmalarını sürdürüyor.

Arama kurtarma ekiplerinin başındaki Nunouriddin Sahbour, “Çok büyük bir affet, şok olduk. Böyle bir şeyle karşılaşacağımızı beklemiyorduk. Büyük üzüntü içindeyiz ve yanınızdayız” dedi.

KIZI, 2 TORUNU DAMADINDAN İYİ HABER BEKLEYEN ALİ BAYRAKTAR: CANLARIM ENKAZ ALTINDA

Büyük yıkımın yaşandığı Hatay ve ilçelerinde saatler ilerledikçe enkaz altında kalan yakınlarını bekleyenlerin umutları da azalıyor. Enkazların yanından bir an bile ayrılmayan insanlar, sevdiklerinin canlı çıkmasına dair umutlarını kaybediyorlar.

En azından cenazelerini alabilmek için enkaz başında nöbet tutuyorlar. Depremde iki ablasını, ağabeyini ve yeğenlerini kaybettiğini söyleyen 15 yaşındaki Emirhan Çinler, “Annemle babam hala enkazın altında. Ses duyulmuyor. İş makinelerinin gelip cenazelerini çıkarmalarını bekliyoruz” dedi. Günlerdir enkazın başında kız kardeşini ve onun eşini bekleyen İrfan Çilli de “Sağ çıkarılacaklarına dair umudum kalmadı artık. Günlerdir buradayız ama arama kurtarma yetersiz, ses yok deyip ayrıldılar.

Belki bu insanlar baygındı. Arama kurtarma yapılmıyor en azından cenazelerimizi tek parça alalım. Bunun için bekliyoruz” diye konuştu.

‘Çok can kurtardım’

Kızı, iki torunu ve damadının şu anda enkaz altında olduğunu söyleyen Ali Albayrak da enkazın başından ayrılamıyor. “Allah kimseye evlat acısı göstermesin” diyen Albayrak, “Kızım torunlarım ve damadım şu an enkaz altında. İlk gün bir torunumu çıkarttık ama hastaneye giderken yolda öldü.

1999 depremin 2 ay İzmit’te çalıştım, çok can kurtardım. Lütfen insanlar da bize yardım etsin cenazelerimizi alalım. Gözümün önünde çocuklarımız öldü ama bir şey yapamadık. Ellerimizle ne yapabiliriz ki, kimseyi suçlamıyorum çok fazla yıkım var hangi birine yetişsinler” dedi. Fırat Korkulu da yakınlarının cansız bedenlerinin çıkarılmasını beklediklerini söyleyerek, şunları dedi:

“Bina yerle bir oldu. Ses olmadığı için çalışmayı bıraktılar cenazeler için bekliyorum. Allah bu acıyı kimseye göstermesin. Çaresizlik çok zor biliyorduk içerdeler ama bir şey yapamadık, arama kurtarma çok geç geldi. Geldiğinde ses kontrolü yapılmış ve ses yok diye gittiler.”

Enkaz başında gözyaşlarını tutamayan Erdem Sevimli ise “Dört gündür kız kardeşim enkaz altında ve biz bir şey yapamıyoruz. Arama kurtarma bitti artık cenazesinin bulunması için çalışıyoruz. Kıyameti yaşadık. Allahım kimseye bu acıyı vermesin. Çok fazla ölü var. Tanıdığım her evde en az 2 ölü var. Sabır Allah’ım sabır demekten başka diyecek bir şey bulamıyorum” dedi.

Önce oğlu ve torunu dün kendisi...

Antakya Akevler Mahallesi’nde 5 katlı binanın 2. katında oturan 60 yaşındaki Celile Binicioğlu da 5 kişilik ailesiyle enkaz altında kaldı.

İki torunu ve oğlu geçen çarşamba çıkarılan Binicioğlu ise depremin 83. saatinde sağ olarak enkazdan çıkarıldı.

Enkaz başında bekleyen İbrahim Bozoğlan, “Bir tek gelinleri kaldı o da çıkarsa mucizemiz tam olur. Biz buraya teyzemin cenazesini almaya gelmiştik ama Allah onu ailesine bağışladı” dedi.

‘Aşkım, canım neredesin?’

Hatay Antakya’da bir kurtarma yürekleri ısıttı. Odabaşı Apartmanı’nı enkazında bir kadın sağ salim çıkartıldı. Kurtarılan kadının ilk isteği ismi Abdurrauf olduğu öğrenilen kocasının sesini duymak oldu. Ekipler Abdurrauf beyi telefonla aradı, eşi ile çocuklarının sağ olduğunu söyledi. Depremin 72. saatinde enkazda çıkarılmayı bekleyen kadının eşine “Aşkım, canım neredesin?” sorusu yöneltmesi büyük sevinç yaşattı.

Deprem, yangın ve su baskınını ardı ardına yaşayan Hatay’ın İskenderun ilçesinde arama kurtarma faaliyetleri zorlu şartlarda sürdürülüyor. Sokakları sular içinde kalan ilçede deprem sonrası İskenderun Limanı’nda konteyner deposunda çıkan yangın önceki gün kontrol altına alındı. Liman işletmecisi Limak, “Liman yetkilileri de tüm imkanlarını bölge halkı ve liman çalışanları için seferber etmiş durumdadır” açıklaması yaptı.