29 Mart 2009 tarihindeki yerel seçimlerle Kuşadası"ndaki soygun ve vurgun döneminin sona erdiğini söyleyen Kuşadası Belediye Başkanı M. Esat Altungün, “ Denetim komisyonu raporunu fırsat bilip bize çamur atmaya kalkanın alnını karışlarım” dedi.
Kuşadası Belediye Başkanı M. Esat Altungün, “ 5393 sayılı yasanın 14 ve 15. maddeleri belediyelerin hangi iş ve hizmetleri yürütebileceğini açıkça belirtmektedir. Göreve başladığım andan itibaren yasaların verdiği yetki ve sorumluluğun bilinci ile Kuşadası"na hizmet etmekteyim. Aynı şekilde yine 5393 sayılı yasanın 25. maddesinde de denetim komisyonunun görev ve sorumlulukları da belirtilmektedir. Denetim komisyonu belediyenin bir yıllık harcamalarını denetleyen bir organdır” dedi.
Görevde bulunduğum süre içerisinde hiçbir şekilde yasalara aykırı bir işlemin yapılması söz konusu değildir “ diyen Kuşadası Belediye Başkanı M. Esat Altungün, “ Denetim Komisyonunun söz konusu yasalar çerçevesinde hazırladığı rapor, meclis başkanlığına sunulması gerekirken bazı art niyetli kişiler tarafından süreç tamamlanmadan yasalara aykırı şekilde kamuoyuna sızdırılmaya çalışılmış ve suç işlenmiştir. Denetim Komisyonu meclis kararıyla beş belediye üyesinden oluşturulmuştur. Bu komisyon denetimin şeffaf ve usul eksikliklerini daha rahat belirlemek amacıyla iki kişiyi de denetmen olarak atamıştır. Komisyonun 5 kişiden oluşan meclis üyesinden dört üyenin CHP"li meclis üyesi olmasına rağmen benim de olurumla bu iki denetmenin atanması kararı alınmıştır. Bizlerin bu yaklaşımı bir yıllık dönemin incelenmesi konusunda ne kadar şeffaf ve samimi olduğumuzun açık bir göstergesidir. Raporda tespit edilen bazı usul hatalarının sanki yolsuzluk varmış gibi kamuoyuna yansıtılmasını ibretle izledim” dedi.
Bir yıllık görev döneminde uygulamalarla ve rakamlarla farklılığın net olarak ortaya çıktığını kaydeden Başkan Altungün, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tüm bunlar yapılırken denetim komisyonu raporunda sanki suç unsuru varmış, sanki belediye zarara uğratılmış gibi hedef saptırılması da son derece manidardır. Yıllarca Kuşadası"nın kanını emen zihniyetin perde arkasından yönlendirdiği bu art niyetli çalışmanın ardındaki gerçek, Kuşadası"ndaki rant kapılarının kapandığının açık bir göstergesidir. Yıllarca belediyeyi zarara uğratanlar, belediyenin sırtından geçinenlerin herkesi kendileriyle aynı kefeye koyma gayretlerini kabul etmemiz mümkün değildir. Kuşadası Belediyesi"nde tüm uygulamalar 5393 sayılı yasanın 14 ve 15. maddelerinde belirtildiği şekilde yerine getirilmektedir. Usul hataları nedeniyle ilgili birimler uyarılmış daha dikkatli ve hassas davranmaları talimatı bizzat tarafımdan verilmiştir. Ayrıca, denetim komisyonu raporunda denetmenler tarafından belirtilmeyen ve kamuoyuna da yanlış yansıtılan çok önemli ayrıntılar vardır. Söz konusu denetim komisyonu raporu iyice incelendiğinde kasıtlı olarak başkanlığım döneminde yapılmış gibi gösterilen harcamaların üçte ikilik bölümünün 2009 yılının Ocak, Şubat ve Mart ayları döneminde yapıldığı net olarak ortaya çıkacaktır. 2009 yılında benden önceki belediye başkanının görevde bulunduğu 3 aylık sürede yapılan harcamaların, benim görev yaptığım 9 aylık sürenin en az iki katı kadar olduğu görülmektedir. Akaryakıttan, yol çalışmalarına, kültür sanat etkinliklerinden sosyal işlere kadar belediyenin her alanda bir tasarruf altına alındığı, masrafların kısıldığı, belediyenin uğratıldığı zarardan nasıl kurtarıldığı 29 Mart 2009 tarihinden sonraki harcamalar incelendiğinde ve önceki dönemlerle kıyaslandığında net olarak ortaya çıkacaktır. Sadece 7 kalem alım satım işinde bir önceki belediye başkanı döneminde yapılan Ses Işık Düzeni, Çiçek alımı, Yemek, Araç kiralama, konser-etkinlik, iş makinesi kiralama ve akaryakıt alımlarında toplam 2 milyon TL tasarruf sağlanmıştır. Örnek vermek gerekirsek, 2008 yılında zamanın belediye başkanı döneminde 2 bin 228 TL olan akaryakıt alımları, 2009 yılında başkanlık yaptığım 9 aylık dönemde 856 bin 933 lira olarak gerçekleşmiştir. Sadece akaryakıt işinden bin 371 bin 853 lira tasarruf sağlanmıştır. Tüm bunların yanında belediyemizdeki harcamalarda tasarrufa gidilirken, aynı oranda da gelir bölümünde plajların işletilmesinde olduğu gibi önemli artışlar sağlanmıştır. Dürüstlük bizim ilkemizdir. Teslim aldığımızda batağa saplanan, ekonomik olarak iflas etmiş durumda bulunan belediye bütçesi disiplinli ve tasarrufu ön planda tutan uygulamalarla ayağa kalkmıştır. 29 Mart 2009 tarihinden itibaren belediyenin en küçük bir şekilde bile zarara uğratılması mümkün değildir“

İHA